Halk arasında topuk dikeni olarak bilinen hastalığın yaşlılar, obezler ve yüksek topuklu ayakkabı giyen kişilerde daha çok görüldüğü belirtildi.
Ege Liva Hastanesi hekimlerinden Op. Dr. Sadettin Saldıran, halk arasında topuk dikeni olarak bilinen hastalığın özellikle sabahları yataktan kalktıktan sonra görüldüğünü bu durumun da kişinin günlük hareketlerini kısıtlayarak, yaşam kalitesini düşürdüğünü söyleyerek "Topuk dikeni rahatsızlığı ayak taban kasının topuk kemiğine yapışma bölgesinde fazla zorlanma yüzünden meydana gelen yara ve yaralarının sürekli hale gelmesi sonucunda oluşur. Özellikle hanımların tercih ettiği yüksek topuklu ayakkabılar topuk dikenini tetikleyen unsurlardan biridir" dedi.
Özel Ege Liva Hastanesin’de topuk dikenine ağrısız, ilaçsız ve ameliyatsız çözüm uyguladıklarını belirten Op. Dr. Sadettin Saldıran hastaneye yeni alınan ESWT cihazı (Ekstrakorporal şok dalga tedavisi cihazı) ile şok dalga tedavisi uyguladıklarını söyledi. Op. Dr. Saldıran "Oluşturulan güçlü ses dalgalarının bir çanak ile vücudun istenilen bölgesine verilmesi ile gerçekleştirilen bir vücut dışı uygulaması veya tedavi sistemidir. Vücut dışında oluşturulan çok güçlü ses dalgalarının dokulara verilmesi ile uygulanır. Bu ses dalgaları ile uygulanan tedavi tenisçi-golfçu dirseği, omuzda fibromiyalji, topuk dikeni pseudoartroz (kaynamayan kırıklar) tedavisinde çok uzun süreden beri kullanılmaktadır. Hastaya ameliyatsız, kortizonsuz tedavi olanağı sağladığı için çağdaş bir tedavi ürünüdür. Elde edilen ses dalgaları çok yüksek enerjili dalgalar olup ultrasonik dalgalara oranla 10 misli yüksek enerjiyi uygulama alanına verebilir. Şok dalgalarla yapılan tedavi sert ve yumuşak dokularda da ayrı uygulanabilir. Başarı oranı yüzde 80-90 oranında olmaktadır.
Omuz tendinitlerinde yüzde 90 üzerinde olmaktadır. Omuz tendiniti topuk dikeni, tenisçi-golfçu dirseği, çeşitli tendopatilerde ve dizkapağı kalça tendopatilerinde kullanımı yoğun ve sonuçları çok iyidir" diyerek bu konularda şikayeti olanları kısa sürede sağlığına kavuşturduklarını belirtti.
Genelde 2-4 seans olarak kullanılan uygulamanın, baş ve boyun bölgesinde, hamile bayanlarda ve gelişmesini tamamlamamış çocuklarda, kalp pili kullananlarda kullanılmadığını ifade eden Ege Liva Hastanesi hekimlerinden Op. Dr. Sadettin Saldıran aynı sistemin sellülit, ciltte iyileşmeyen dirençli lezyon ve yaralar, nörolojide cerebral palsy, ürolojide böbrek taşı kırma işlemlerinde de kullanıldığını kaydetti