TÜDEF'in başkanlığında yılda iki kez yapılan toplantının adresi bu kez İznik oldu. 7 ilin dernek yöneticileri ile bir araya gelen TÜDEF başkanı ve yönetimi, tüketici sorunları ve haklarına yönelik iki yıllık yol haritası çizip, çözüm tekliflerini bakanlıklar ile paylaşacaklar.
Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) ve aynı zaman da Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz Koçal, "Türkiye'de tüketici politikalarının oluşturulmasında, tüketici hak ihlallerinde verilmesi gereken mücadelelerde yol haritasını çizeceğiz. Tüketici derneklerinin birliğini, bütünlüğünü ve kurumsallığını sağlamak önümüzde bir görev olarak duruyor. En önemli mesele, günümüzde tüketicilerin satın alma gücünün çok düştüğü. Evrensel temel ihtiyaçların karşılanmasında hakkı olduğu halede bunu sağlayamadığı ortada. Bu konuda kamu politikalarımızı oluşturacağız. Çünkü, açlık sınırı bin 919 TL. Askeri ücret bin 603 TL. Çok ciddi bir uçurum var. Enflasyon yüzde 24'ün üzerine çıkmış durumda. Burada emekçi çalışanların ücretlerini de aynı oranda yükseltilmesi gelen taleplerimizden bir tanesi. Yeterli gıda ile beslenemeyen tüketicinin sağlıklı yaşaması söz konusu olamaz. Tüketicinin sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi evrensel haklardan biridir. Bu konuda da mücadelemizi vereceğiz" dedi.
Türkiye'de çok ciddi tüketici sorunları olduğunun altını çizen Aziz Koçal, şöyle konuştu:
"Türkiye'de tüketici haklarını istismar eden kurum ve kuruluşlar var. Tüketici sorunlarında alternatif çözüm yolları bugün tartışılıyor. Ancak, tüketici derneklerini bir kenarda bırakıp, çözüm arayışına gitmek yanlış olur. Başarı sağlanması da mümkün olmaz. Tüketici dernekleri ile hareket edilmeli. Bunun önüne geçebilmenin de tek yolu var. Kendi özümüze dönüp üretimim yapmamız gerek. Yerel ürünlerimizi tüketmek için tüketicilerimizi yönlendirmeliyiz. İthal ürünlerden tüketicilerimizi mümkün olduğunca uzak tutmalıyız. Ulusal değerlerimizi ön plana çıkaran politikalar geliştirmek zorundayız."
Koçal, "Tükiye'de şöyle bir gelenek olmuş. Emek vermeden kar elde etmek gibi. Ortaya çıkan her sorundan bir kazanç peşinde koşma var. Dolar kurunun yükselmesiyle oradan nasıl nemalanırızın politikasını oluşturmaya çalışıyorlar. Marketlerde ne yazık ki denetim eksikliği var. Başta gramaj eksikliği, raf fiyatı ile kasa fiyatın da ki uyuşmazlık gibi istismarlar söz konusu. Öte yandan marketler de satılan gıdaların güvensizliği dikkat çekiyor. Tüketicinin veya derneklerin tahlilleri yaptırabileceği laboratuvar eksikleri var. Özel laboratuvarlar ciddi paralar alıyorlar. Yerel yönetimlerin bu konuda yararlanabilecek laboratuvarlar oluşturmalı. ÖTV ve KDV gibi vergiler tüketicinin sırtında bir kamburdur. Bugün vergi rekortmenlerine baktığınızda ya da büyük sermaye kesiminin ödediği vergilere baktığınızda, bir çoğu askeri ücretlinin ödediği verginin altında vergi beyan ediyor. Vergide bir adaletsizlik söz konusu. Bir denge oluşturulmalı. Vergilerin adaletli bir şekilde kazanca göre alınması gerekiyor. Gelire göre vergi sistemi oturtulmalı. Bunun için de esas politikalar oluşturulmalı" dedi.
