Ataseven, yaptığı açıklamada, federasyonda 2012 yılında göreve geldiklerinde halter camiasının durumunun iç açıcı olmadığını ifade etti.
O dönem 53 sporcunun doping sebebiyle yarışamaz durumda olduğunu anlatan Ataseven, büyükler kategorisinde müsabakalara katılabilecek sporcularının bulunmadığını dile getirdi.
Ataseven, dönemin Gençlik ve Spor Bakanlığı yetkililerinin, "dopinge sıfır tolerans" anlayışından hareketle sık sık toplantı ve seminerler düzenlediğini kaydederek, dopingin önlenmesi konusunda antrenör, sporcu ve velileri bilgilendirdiklerini hatırlattı.
Federasyona ayrılan bütçenin çoğunluğunu sporcu yetiştirmek için harcadıklarına değinen Ataseven, "Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi (TOHM) Projesi sonucu 2,5 yıl gibi kısa bir sürede Emrah Aydın, Avrupa şampiyonumuz oldu. Altyapıya çok önem verdik, bunun da sonuçlarını almaya başladık. Halterin çok önemli bir geleceği görülüyor" dedi.
Brezilya'nın Rio kentinde bu yaz yapılacak olimpiyat oyunlarında Türkiye'nin erkeklerde bir, kadınlarda 3 sporcuyla temsil edileceğini aktaran Ataseven, şöyle konuştu:
"Allah nasip ederse 2016 Rio Olimpiyat Oyunları'ndan iki madalya bekliyoruz. Biri altın, biri gümüş olan iki madalya bekliyoruz. Bu madalyaların ikisi de altın olursa çok daha mutlu oluruz. Halter, o eski karamsar tablodan iyi bir duruma doğru gidiyor. Halter sporunu eski başarılı günlerine döndürmek için çalışmalarımız sürüyor. Emrah Aydın bangır bangır geliyor. 19 yaşında Avrupa şampiyonu oldu. Ahmet var, kızlarımız var. Bir olumsuzluk, sakatlık olmazsa bunlar bizim gelecekteki yıldızlarımız olacak. İnşallah halter eski günlerine dönecek."
