Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Mersin Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) ile Tarım İl Müdürlüğünün yürüttüğü İPARD 2. Aşama kapsamında hibe almaya hak kazanan 12 proje için Sözleşme İmza Töreni’ne katıldı.
Törenin açış konuşmasını yapan Milli Eğitim Bakanı İsmail Yılmaz, sözleşme imzalamaya hak kazananları tebrik ederek, "Gıda güvenliği için, göçü durdurmak için, kırsal kalkınma için mutlaka kırsalın desteklenmesi gerekir. Göçün sosyal maliyeti yapılacak destekten çok çok fazladır. Bugün imzalanan desteklerle yüzde 50-70 civarında hibe alınıyor. Eskiden böyle şeyleri konuşmak mümkün değildi ancak şimdi ’yap, destekle, üret, yanında ben varım’ diyor. Geçen yıl Türkiye son çeyrekte 7.4 büyüdü. 2017’nin tamamında yüzde 3 büyüdü, tarımın katma değeri ise yüzde 6. Yılmadan, yorulmadan, usanmadan, Türkiye’nin yarınını daha iyi yapmak için çalışan çiftçilerimizi tebrik ediyorum. Bizler de çiftçilerimizin her zaman yanındayız" ifadelerini kullandı.
"ESKİDEN VATANDAŞIMIZ DEVLET MEMURUNDAN KORKARDI"
Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ise 15 yıl önce kırsal kalkınma dendiğinde vatandaşların yüzde 90’ının ’bu ne anlama geliyor’ diye düşündüğünü ancak günümüzde çiftçiye, köylüye, KOBİ’lere büyük destekler verildiğini kaydetti.
Aş, iş, ekmek için çalışıp, proje üretenlere devletin ’gel fabrika yapalım, tesis kuralım. Biraz sen koy, biraz ben koyayım’ dediğini aktaran Bakan Elvan, "42 il arasında Mersin ilimiz başvuruda ikinci sırada. Ve bugünkü imzalanacak olan protokolden sonra aşağı yukarı 300 milyon liraya yakın bir yatırımın Mersin’e gerçekleştirilmiş olduğunu görüyoruz. TKDK yüzde 70 destek veriyor. 10 milyon liralık yatırım yapacaksınız, 7 milyonunu TKDK veriyor. Daha ne istiyorsunuz? Proje üreten kim varsa biz destek veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Bizim anlayışımız bu. 20 yıl 30 yıl geriye gidin. Bir iş adamımız, bir vatandaşımız devlet memurundan korkardı, çekinirdi. Odasına girmekten çekinirdi. Hizmet için ne gerekiyorsa ben de devletin memuru da ne gereğini yapacak" diye konuştu.
"MERSİN’DE YENİLİKÇİ TARIM POLİTİKALARI UYGULANACAK"
Bakan Elvan, Mersin’de sadece üretmenin yetmediğine değinerek, "Eğer ürettiğimiz şekilde satarsak, bir birimlik katma değer alırsak ama bunu işleyip sattığımız zaman belki 5 birimlik katma değer elde edeceğiz. Elde ettiğimiz ürünü işleyip katma değeri çok yüksek ürünlere dönüştürme ihtiyacımız var. Bu noktada Mersin’i inşallah Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız inovatif yani yenilikçi tarım politikalarının uygulanacağı pilot bir il olarak alacak ve bu noktada gerekli desteği bize verecektir. Katma değeri çok daha yüksek ürünleri bu şekilde elde etme şansına kavuşacağız" dedi.
"KIRSAL KALKINMA 15 YILDA ÖNEMLİ YERLERE GELDİ"
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba da, kırsal kalkınmanın AK Parti hükümetleri sayesinde 15 yılda önemli yerlere geldiğini kaydederek, "Geçen Afyon’daydım. TKDK’nın bir üyesinin iş yerini ziyarete gittim. Yanında kocası, 2 küçük çok güzel çocuk ve bir hanımefendi. Hanımefendi mantar üretiyor. Allah razı olsun, bu da genç çiftçi projemizdendi. ’30 bin lira aldım, işim öyle büyüdü ki ayda 5-6 bin lira para kazanıyorum’ diyor ve kocasının yanında hava atıyor. İnsan isterse yapar" dedi.
"VARLIKLARINIZI SATAR BİR PORSİYON KURU FASULYEYE DEĞİŞTİRİRSİNİZ"
Türkiye’nin önünün açık olduğunu ve AK Parti olarak halkın yanında olduklarını kaydeden Bakan Fakıbaba, "Bana deseler ki ’para mı? eğitim mi?’ diyeceğim şey eğitimdir. Ama Eğitim Bakanlığı mı yoksa Gıda Bakanlığı mı deseler yine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı derim. İnsanlar ayakkabısız olabilir, belki ceketi, kravatı da olmayabilir ama kahvaltı yapmak zorundadır. Öğle yemeğini, akşam yemeğini yiyecek. İnsanların açlığa dayanmak için belirli bir müddeti vardır. Tüm varlığınızı satar bir porsiyon kuru fasulyeye değişirsiniz. Bunu üreten fedakar çiftçi arkadaşlarım ve benim ailem. Onlara minnettarız" şeklinde konuştu.
"TARIMDA BÜYÜME YETERLİ DEĞİL, DAHA DA BÜYÜYECEĞİZ"
Ülkenin kalkınması için bakanlarla ve Başbakanla sürekli görüşme halinde olduklarını vurgulayan Bakan Fakıbaba şöyle devam etti:
"Artık öyle bir yere doğru gidiyor ki gıda, tarım ve hayvancılık gerçekten bu işi anadan babadan öğrenen çok değerli arkadaşlarımızın olduğu kadarıyla, bu sefer daha farklı şekilde eğitim almış arkadaşlarımız da bu işe sahip çıkıyor. ’Çobana kız vermezler’ diyorlar. Çoban kadar kutsal bir insan olur mu? Bizim her şeyimiz, canımız. Gerçekten bu işle iştigal eden, üreten, buğday üreten, süt üreten, et üreten, meyve, sebze üreten insanlar bu ülkenin en değerli insanlarıdır. İnşallah inanıyorum bu üretimimiz gittikçe artacaktır. Milli Eğitim Bakanımız söyledi, tarım ihracatında 4’ten 16 milyar dolara çıkmak her babayiğidin harcı değil. Dünya 7’ncisi ve Avrupa birincisiyiz. Tarımda büyük bir büyüme var. Yüzde 4.7 büyüme var. Bu yeterli mi? Değil. Daha da büyüyeceğiz.” Konuşmaların ardından sözleşmeler imzalandı.
(İHA)
,