YKS’ye sayılı günler kala sınav başarısını artıracak önerilerde bulunan Uzman Psikolojik Danışman Elif Ünal, üniversite adayı öğrencilerin soruları kolay, orta zorlukta ve çok zor olarak belirleyip, kolaydan zora doğru stratejik test çözümü yapmalarının başarılarını artıracağını kaydetti.
Milyonlarca gencin geleceğini belirleyecek olan üniversite sınavına az bir zaman kaldı. Sınav hazırlıklarına ara vermeden çalışmalarını sürdüren gençlerin başarı elde etmeleri için sadece çok çalışmalarının yeterli olmadığını ifade eden İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Uzman Psikolojik Danışman Elif Ünal, motivasyon, ve sınav kaygısına dikkat çekti. Ünal, adaylara sınavda motive olmaları ve sınav kaygılarını yenmeleri için tavsiyelerde bulundu.
Sınav öncesinde yapılması gerekenleri sıralayan Uzman Psikolojik Danışman Elif Ünal, “Öncelikle, öğrencilerin müşahhas ve gerçekçi hedefler belirlemeleri gerekiyor. Hangi üniversiteye ve bölüme gitmek istediklerini, müşahhas hedeflerini belirlesinler. Motive olmaları için hedeflerini küçük kâğıtlara yazıp, çalışma masalarına yapıştırsınlar. Böylece, her ders çalıştıklarında o kâğıtları görmeleri tekrar motive olmalarını sağlayabilir. Buna ek olarak da sınavda çıkacak konuları böl, parçala, yönet sisteminde çalışmalarını tavsiye ediyoruz. Kalan zamanlarında konuları bölüp, kademeli olarak soru çözümlerini artırabilirler. Önemli olan hareket hâlinde olmaları, sınav için her gün çaba göstermeleri ve bu çabanın devamlılığının olmasıdır.
Ders çalışırken dikkat etmeleri gereken nokta ise; istekleri zirvedeyken çalışmaları ve yine istekleri bu seviyedeyken yorulduklarında ders çalışmayı bırakmalarıdır. Çünkü öğrencinin ders çalışmayı ‘isteği zirvedeyken’ bıraktığında bir sonraki gün daha istekli ve hevesli ders çalıştığı görülmüştür. Bunun yanı sıra sınavın son haftalarında deneme çözmeye başlayabilirler. Unutmasınlar ki deneme sınavlarındaki başarıları, sınav başarıları da olacak. Deneme sınavları yapmaları sınav için deneyim kazanmalarını ve sınava daha motivasyonlu başlamalarını sağlayacaktır.” Kaygı belirtileri
Sınav kaygısının fizyolojik belirtilerini sıralayan Ünal, “Sınavda kaygı ve korku yaşayabilirler. Kaygı ve korku arasındaki farka bakacak olursak da korku gözle görülen ve bilinen şeylerdir. Fakat kaygı, görülmeyen ve bilinmeyen şeylerden korkmaktır. Öğrenciler sınavda neler yaşayacaklarını düşünüp, korku ve endişe hissedebilir. Sınav anında endişelerinin yükseldiğini ise ellerinin terlemesinden, ağızlarının kurumasından, karın ağrılarından yani vücutta normalin dışındaki bir reaksiyondan anlayabilirler“ diye konuştu. Sınav anında kaygıyla başa çıkmanın yolları
Ünal, sınav anında görülen kaygı durumunu azaltmak için şu tavsiyelerde bulundu:
“30 saniye ile 1 dakika arası nefes alma molaları verebilirler. Nefes alma molası öğrenciye iyi gelmiyorsa sınav salonundaki objelere göz gezdirebilirler. Sınav kâğıdından bir nebze de olsa dikkatlerini uzaklaştırmalarıyla kaygılarının biraz daha azaldığını hissedeceklerdir. Sınava başlandığı anda ilk 10 dakika sakin kalmak önemli. Bu sakinliği sağlamak için de aday en iyi bildiği dersten sınava başlamalı. Öğrenci, yapabildiğini gördükçe sınav kaygısı da azalacaktır. Öğrenciler kendilerine göre kolay olan sorulara tek ünlem (!), biraz daha zorlandığı sorulara iki ünlem (!!) ve çok zorlandığı sorulara üç ünlem(!!!) koysunlar ve soru çözümünü buna göre yapsınlar. Sorular bittiğinde, yapmadıkları sorular için tekrar başa döndüklerinde de yine bu sıraya göre sınavı stratejik olarak tamamlasınlar. Bu yöntem adaylara başarı için destek sağlayacaktır.”