İnsan yaşamını kolaylaştırmak için hızla gelişen teknolojinin, beraberinde ciddi sağlık problemlerini de getirdiği belirtildi.
Özellikle gençlerde ve çocuklarda bağımlılık derecesine ulaşan dijital cihazların sağlık problemlerine neden olduğu gibi sosyal aktiviteli de olumsuz etkilediğini belirten Uzman Dr. Erdal Gezer, “Özellikle son sistem cep telefonları ve tabletlerin yaygınlaşması ile çocuklar oyunu, gençler doğal ortamdaki muhabbeti unuttu. Aile yapısı değişmeye başladı. Hem sağlık hem de sosyalleşme açısında vatandaşlarımız dijital bağımlılıktan kurtulmalıdır” dedi.
Bugün her evde ve herkesin cebinde bulunan elektrikli cihazlardan yayılan elektromanyetik dalgalar bağışıklık sistemi ve sinir sisteminde ciddi tahribatlara yol açtığını ve insanların pek çoğunun ruhi bunalımlar yaşamaya başladığını ifade eden Ege Liva Hastanesi Başhekimi Uzman Dr. Erdal Gezer, “Teknoloji, sağladığı kolaylıklar sebebiyle hayatımızda her geçen gün daha fazla yer alırken beraberinde getirdiği riskler korkutmaya başladı. Hekimler olarak her zaman tavsiye ettiğimiz doğal yaşam ve doğal beslenmenin önemi gelişen teknolojiyle birlikte daha iyi anlaşılmaya başladı. Gerek dijital cihazlar gerekse manyetik dalgalar konusunda toplum daha çok baz istasyonlarından korkuyor. Oysa 10 metre uzaklıktaki bir baz istasyonu kulağımıza koyduğumuz bir cep telefonu kadar elektromanyetik dalga yaymadığı bir gerçek. Baz istasyonları kadar cebimizdeki cep telefonlarına, evimizdeki elektrikli cihazlara dikkatli ve bilinçli kullanmalıyız” dedi.
Özellikle cep telefonunu kulağından düşürmeyen gençlere ve çocukları elektronik aletlere bağımlılık derecesinde tutkun olan eveynlere seslenen Uzman Dr. Gezer, “Elektromanyetik dalgaların yaptığı birikimli bir etki var. Bir çok kişi günün belli kısmını işi dolayısıyla, bir çok genç de yaşının verdiği durum dolayısıyla gece sabahlara kadar cep telefonu ile konuşuyor. Dünyada cep telefonu ile en çok konuşan ülkelerden biri haline geldik. Adeta telefonla konuşma ve iletişim biçimiz değişti. Bu etkilerin ne olduğu ne kadarının insana zarar vereceği kesin olmasa da bir zararı olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır” dedi.
“KAÇINMAK MÜMKÜN DEĞİL BİLİNÇLİ KULLANMAK ŞART”
Hayatın her alanına giren teknolojinin ve dolayısıyla manyetik dalgaların insan üzerindeki bir diğer göstergesinin de herkeste artan stres olduğunu kaydeden Erdal Gezer, “Bugün evlerimizde, ceplerimizde kullandığımız her türlü iletişim cihazı bu elektromanyetik dalgalar vasıtasıyla çalışır. Bunlardan kaçınmak mümkün değil. Ancak bunların sebep olduğu bir takım tehlikeleri göz önünde bulundurmak zorundayız. Kimsenin, kimseyi teknolojiden uzak durun deme gibi bir şansı yok. Ama bilinçli kullanmak şart. Elektromanyetik dalgaların 2 türlü etkisi var. Birincisi insan dokularına giren elektromanyetik dalgalar bu dokuları ısıtır ve belli bir derecenin üstüne çıkarsa insanın dokularının fonksiyonlarını etkileyebilir. İkincisi elektromanyetik dalgalar özellikle insan beyni üzerinde yaptığı etkidi. İnsan beyni çok küçük elektrik akım darbeleriyle çalışır. Bu akımlara da elektromanyetik dalgalar etki edebilir. Bunun da depresyon, sinirlilik gibi hastalıklara yol açtığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır” diyerek insanların sürekli telefonla konuşması, televizyon ve bilgisyar başında uzun süre vakit geçirmesi gibi alışkanlıkları ile sağlığını sıkıntıya soktuğunu ifade etti.
“YASTIK ALTINDA TELEFONLA UYUMAYIN”
Stres, halsizlik ve uykudan bitkin uyanma gibi şikayetleri olan pek çok kişinin telefonu kendisinden ayrılmaz bir parça olarak gördüğünü belirten Uzman Dr. Erdal Gezer, “Bu ve benzeri şikayetlerle gelenlerin çoğu yatarken bile teflonla yatıyor. Telefonu yastığın altında yatan bir çok gençle karşılaşıyoruz. Sağlıklı bir gelecek için gençlerin bu yanlış alışkanlıklarından vazgeçmesini tavsiye ediyoruz. Teknolojinin yaygınlaşması ile birlikte stres günümüzde en çok kullanılan sözcüklerden biri haline geldi. Hekim olarak ne teknolojiye ne de kullanılmasına karşıyız. Ancak hiç bir şeyin sağlıktan daha önemli olmadığı göz önünde tutulursa teknolojiyi sağlığımıza zarar verecek şekilde kullanmamalıyız” dedi.