Son dakika… Kılıçdaroğlu yeniden CHP Genel Başkanı seçildi
CHP 37. Olağan Kurultayı’nda saat 17.15’te başlayan genel başkanlık için oy verme işlemi saat 18.15’te sona erdi. Genel başkanlık için tek aday olan İzmir Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, 1 numaralı sandıkta oyunu kullandı. Kılıçdaroğlu, bin 251 oy alarak yeniden CHP Genel Başkanı seçildi. Kılıçdaroğlu, kurultayda gerçekleştirdiği teşekkür konuşmasında "En geç 2023'te cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandıracağız" dedi.
CHP'nin 37. Olağan Kurultayı Ankara Bilkent Odeon Gösteri ve Kültür Merkezi’nde “İktidar kurultayı” başlığı altında gerçekleştiriliyor.
Kurultayda Genel Başkan adaylığı için verilen sürenin dolmasının ardından Divan Başkanı Çerçioğlu, Kılıçdaroğlu'nun tek aday olduğunu açıklamıştı. Adaylar İlhan Cihaner, Aytuğ Atıcı ve Tolga Yarman adaylık için gerekli 68 imzaya ulaşamamıştı.
KILIÇDAROĞLU YENİDEN GENEL BAŞKAN
Saat 17.15'te başlayan genel başkanlık için oy verme işlemi saat 18.15'te sona erdi. Genel başkanlık için tek aday olan İzmir Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, 1 numaralı sandıkta oyunu kullandı.
Kılıçdaroğlu, bin 251 oy alarak yeniden CHP Genel Başkanı seçildi.
PARTİ MECLİSİ ADAYLIĞI BAŞVURULARI
Parti Meclisi adaylığı için başvuruların saat 17.00-19.00 ve yarın saat 08.00-10.00 arası yapılabileceği öğrenildi.
“EN GEÇ 2023’TE CUMHURİYETİMİZİ DEMOKRASİYLE TAÇLANDIRACAĞIZ”
Kılıçdaroğlu, kurultayda gerçekleştirdiği teşekkür konuşmasında şunları söyledi:
* Yine çok ama çok önemli bir söz verdik. Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılında Cumhuriyet’imizi demokrasiyle taçlandıracağız dedik. Hep beraber söyledik. Çok ama çok önemli vaatlerin altına imzayı attık. Ne dedik? En önemli devrimlerin altına CHP imza atmıştır.
* Cumhuriyet’in kurulması, 1946 yılında çok partili yaşama geçişmesi, 1970’lerde sosyal demokrasinin, demokrasinin en önemli unsuru olarak politika içinde yer alması. Şimdi de en geç 2023’te cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandıracağız.
* Zor bir görev üstlendiğimizi biliyoruz. Büyük bir umutla, birlikte yola çıktık. Kimseyi kırmadan, herhangi bir şekilde kimseyi ötekileştirmeden, 83 milyon insanı kucaklayarak yola çıkacağız. Biz söz verirken, sadece kendi ülkemiz için söz vermedik, bütün Orta Doğu’yu bir savaş alanı olmaktan çıkarıp, barış havzasına döndürme sözü verdik.
* Ve biz bu sözü verirken dedik ki Orta Doğu Barış Teşkilatı’nı kuracağız. Akrabalarımızla birlikte olacağız, ortak tarihimiz, kültürümüz var. Ve dolayısıyla bütün farklılıkları zenginlik kabul ederek, bu coğrafyayı barış havzasına döndüreceğiz. Bu sözleri yerine getirdiğimizde, göreceksiniz ki Türkiye Cumhuriyeti, dünyada parlayan yıldız olarak ortaya çıkacaktır. Biz bu hedefi gerçekleştireceğiz.
* Dolayısıyla bizim sözümüz sözdür. Her türlü baskı gelebilir bize. Barıştan yana olmayanlar, iktidar oldu diye sadece cebini düşünenler, toplumu ayrıştırarak, bölerek, kutuplaştırarak kendi iktidarlarını korumak isteyenler bize karşı çıkabilirler, baskı yapabilirler, linç girişiminde bulunabilirler.
* Ne yaparlarsa yapsınlar, inancımızdan vazgeçmeyeceğiz. İnancımızın özü 83 milyona hizmet etmektir. Oy verdiğiniz sağ olun, teşekkür ederim. Verdiğiniz her oya layık olmaya çalışacağım. Yeri gelir 24 saat çalışırım. Bu ülkeyi huzura kavuşturmak için, hiç kimseyi ötekileştirmemek için 24 saat çalışacağım.
* Birlikte yapacağız, herkesle, demokrasiden yana olan, insan haklarından yana olan, hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesini savunan, her ailede huzurun olduğu, her mutfakta bereketin olduğu bir Türkiye’yi inşa etmek için yola çıkan herkesle birlikte olacağız. Birlikte olma zamanıdır.
* Elbette herkes bizim gibi düşünmeyebilir ama her düşünceye saygı göstermek gerekir. Farklı düşünceleri her zaman dinlemeliyiz. Olabilir, bizim de yanlışlarımız olabilir. Hoşgörüyü toplumun her tabakasına ulaştırmak zorundayız. Sevgi kadar güzel bir şey yoktur. Bu toprakların hamurunda sevgi vardır. Yeni bir siyaset anlayışıyla yola çıkacağız. Dolayısıyla bana verdiğiniz oyun sorumluluğunun farkındayım.
* Ne yaparlarsa yapsınlar, bu ülkeye hizmet etmek benim için mübarek bir görevdir. Dünyanın en güzel ülkesi, Türkiye aslında. Denizlerimiz var, göllerimiz var, kuşlarımız var, kedilerimiz var. Doğasıyla o görkemli ekosistemin bir parçasıyız aslında biz.
* Pandemi bize şunu öğretti, ağaca, suya muhtaç olduğumuzu öğretti. Bizim dışımızdaki canlılarında, bütün doğada özgürce gezdiklerini düşünün. Ve dolayısıyla biz bu doğayı korumak zorundayız. Gelecek çocuklarınıza, doğacak olan çocuklarımıza güzel bir coğrafya bırakmak zorundayız.
* İşin özeti, hep birlikte çalışacağız. Derler ya, bir elin nesi var, iki elin sesi var. Bizde iki değil, milyonlarca el var. Ortak söylemi geliştirdiğimizde, sadece Türkiye değil dünyanın en ücra köşelerinde bile bizim sesimiz duyulacaktır.
* Konuşmamda söylemiştim, bu kurultay demiştim sadece Türkiye’deki vatandaşların izlediği bir kurultay değil. Avrupa’dan Asya’ya kadar, Afrika’dan Amerika’ya kadar herkesin dikkatle izleyeceği kurultay demiştim.
* Türkiye’deki gelişmeleri, bütün dünya izliyor. Burada konuştuğumuz bir şey, saniyeler içinde dünyanın en uzak yerlerine ulaşabiliyor. Bizim sorumluluğumuz ne, baskıcı bir yönetim yerine demokrasi getirerek örnek ülke haline getirmektir.
* Demokrasiyi güçlendireceğiz, hepimiz kucaklaşacağız. Bu yol Gazi Mustafa Kemal’in söylediği, çağdaş uygarlığı aşma yoludur. Yine söyledim, içimi acıtan, bizim üniversitelerin ürettiği bilgi sayılarının, ekonomik olarak bizim altımızda olan üniversitelere göre daha az olmasıdır. Neden? Bu soruyu hep birlikte sormak zorundayız.
* Güzel Türkiye’yi ayağa kaldırmak, sözünün dinlenmesini sağlamak zorundayız. Her CHP’linin ağır bir görevi ve sorumluluğu vardır. Bu ağır sorumluluğu hep birlikte yapmak zorundayız. Bu sorumlulukları hep birlikte yerine getireceğiz.