İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile birlikte deprem bölgesi Hatay’da incelemelerde bulunan Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarakis, “Benim dikkatimi çeken ilgimi çeken diğer bir husus da Türk devletinin, Türk hükümetinin harekete geçme hızı. Bu dünyada bile çok büyük, nadir görülen bir afet sonrasında 2 aydan kısa bir sürede bulunan geçici çözümler geçici yöntemler takdire şayan” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarakis ile deprem bölgesi Hatay’da incelemelerde bulundu. Yapılan incelemelerin ardından AFAD Koordinasyon Merkezinde düzenlenen basın toplantısında konuşan Bakan Soylu, “Bugün depremin 58. gününde Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarakis Hatay’da bizim misafirimiz. Kendisine bu zor günlerde, burada bulunmasından dolayı şükranlarımızı ifade ediyoruz. Hem kendisine hem de depremin ilk günlerinde 133 Yunanistan arama kurtarma ekibi, bu zor zamanda burada bizimle birlikte oldu ve ardından 700 aşkın Türkiye’ye çadır gönderdiler. Bu konularda hem ülkemiz adına, milletimiz hem burada bulunan depremzedeler adına Yunanistan’a, Yunanistan halkına ve Yunanistan hükümetine teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi. “Bundan sonra yapabilecekleri konusundaki destekleri beraber değerlendirdik”
Deprem konusunda yapılacaklar konusunda istişarelerde bulunduklarını söyleyen Bakan Soylu, “Bugün de Yunanistan Göç ve İltica Bakanı havadan deprem alanındaki tetkiklerini gerçekleştirdiler. Hem Yunanistan halkının bize ‘geçmiş olsun’ ve ‘başsağlığı’ dileklerini ilettiler. Hem bundan sonra yapabilecekleri konusundaki destekleri beraber değerlendirdik. Tabii gördükleri manzaradan da etkilendiler. Biz de kendilerine 58 gündür nasıl bir tabloyla karşı karşıya kaldığımızı ve burada neler yapmaya çalıştığımızı bir vesileyle bilgilendirdik. Dünyanın birçok ülkesinden bu destekler ve yardımlar geldi. Huzurunuzda tekrar bu insani yardımların tamamına burada bir kez daha şükranlarımızı ifade etmek istiyoruz” diye konuştu. “Kurulduğumuz çadır miktarı 650 bine ulaştı”
Yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Bakan Soylu, "Bugüne kadar hem geçici barınma şartlarıyla ilgili bir değerlendirmeyi ortaya koyduk. Yaklaşık kurulduğumuz çadır miktarı 650 bine ulaştı. Bugün itibariyle 50 bin konteyner kurulumu yaptık. Bütün bunlarla birlikte bu alanlara 20 bine yakın geçici tuvalet, daha doğrusu seyyar tuvalet konuldu. 10 bine yakın seyyar banyo konuldu. Ve günde milyonlarca öğün yemek hala bu bölgede devam etmektedir, edecektir. Kendilerine Ramazan ayında olduğumuzu ve buna yönelik hazırlıkları da sürekli olarak, gerek iftar hazırlıkları olsun, gerek sahur hazırlıkları olsun bütün bunlarla ilgili süreçleri de yönettiğimizi ifade ettik. Enkaz çalışmalarını da yerinde gördüler. Hem de havadan gördüler. Enkaz konusunda da bugün Hatay’da biz de hem havadan hem de yerden tekrar Antakya’da özellikle dün de Hassa’da, Defne’de çalışmaları yerinde gördük. Günde 13 bin kamyon enkazda çalışıyor. 26 bin toplam hem yıkılmış hem de acil yıkılacak binanın şu ana kadar 10 bininin enkazı acil yıkılması durumunda olan binanın acil yıkılması tamamlanmış. Hacim olarak da yüzde altmış civarına gelmiş durumdayız. Ramazan Bayramı’na kadar işin birinci safhasının yani acil yıkılacak ve yıkım safhasını bitirmiş olacağız. İşin ikinci safhası yani sahadaki diğer acil yıkılacak ve daha doğrusu ağır hasarlı binalarla ilgili safhayı da ondan sonraki süreçte hemen başlamış olup onunla ilgili de periyodumuzu hızlandıracağız” dedi. "Şu ana kadar yaklaşık 10 bin geçici iş yeri yapılması, bazıları esnaf çarşısı şeklinde yapılması hususunda çalışmamız oldu"
Geçici iş yerleri konusunda da çalışmaları sürdürdüklerini söyleyen Soylu, "Bir taraftan geçici barınma standardımızı yükseltiyoruz. Bir taraftan da özellikle yeni yapılacak konutlarla ilgili hem temeller atıldı hem yerel seçimleri yapıldı hem burada özellikle bütün illerde bütün ilçelerde. Şehrin yaşayanlarıyla, şehrin kanaat önderleriyle bir araya gelindi ve hep beraber yeni yerleşim alanlarıyla ilgili değerlendirmeler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından da gerçekleştirilmiş oldu. AFAD’da özellikle arkadaşlarımız kırsaldaki yer seçimlerini yani kırsaldaki binaların daha doğrusu konutların oturacağı yer seçimlerini yapıp Çevre Şehircilik Bakanlığına bugüne kadar önemli bir ölçüde bildirdiler. Ve yine kırsaldaki konteyner kurumlarımızda zannediyorum 15 gün içerisinde başlayacak. Buna yönelik de Çin’den Türkiye’de bulunmayan bir konteyner cinsi getirdik, katlanabilir konteyner. 50 bin artı 15 bin, 65 bin. Bunlarla ilgili bunların yanına aynı zamanda yine seyyar, tuvalet ve banyo koyuyoruz. Ve içlerinde elbette ki mutfaklarda olacak. Ve bununla ilgili onları orada köylülerimizin hem tarım hayatını devam ettirebilmek hem de bulundukları yerlerde kalabilmelerini temin edebilmek için kendi istedikleri alana kuracağız. Bütün oradaki çalışmaları başladık. Şu ana kadar yaklaşık 10 bin geçici iş yeri yapılması, bazıları esnaf çarşısı şeklinde yapılması hususunda bir çalışmamız oldu. Bu da bizim yeni yaptığımız çalışmalardan. Bunun da şu ana kadar 5 binini tamamladık. Ve kuralarla birlikte esnafımız burada alışverişine başladı. Diğer 5 binin de zannediyorum bayramın son haftasına kadar tamamlanabileceği hususundaki çalışmalarımız devam etmektedir. Bu aynı zamanda şehrin normalleşmesi konusunda bir adımdır” ifadelerini kullandı. “Temizlik süreci direkt sağlığı ilgilendiren bir süreç olarak önümüze çıkmaktadır”
Geçici barınma merkezlerindeki temizlik ve hijyen hususlarında da çalışma yaptıklarını söyleyen Soylu, “Milli Eğitim Bakanlığımız, Sağlık Bakanlığımız, ilgili bakanlıklarımız yani kendi alanlarında ciddi bir çalışma yapmaktadır. Burada bir konuyu da kamuoyuna iletmek isterim. Şehirlerin ilaçlanmasından tutun gıda kontrolüne kadar bütün sistemi her gün tek tek teyit ederek devam ediyoruz. Bütün temizlik alanlarına kadar. Çünkü geçici yaşam içerisindeki temizlik süreci direkt sağlığı ilgilendiren bir süreç olarak önümüze çıkmaktadır. Bunu da üzerimize aldık. Ve bu gördüğünüz masada, biraz sonra da hemen hemen her gün Kahramanmaraş olsun, Malatya olsun, aynı zamanda Adıyaman olsun ve diğer illerimiz olsun koordinasyon toplantıları yapıyoruz ve bu koordinasyon toplantılarında bunların birçoğuna da iştirak etmeye çalışıyoruz. Bu süreçlerin tamamını. Takip ediyoruz. Ve bu süreçlerdeki aksamaları da ortadan kaldırıp vatandaşımızın günlük yaşantısının elbette ki geçici barınma merkezlerinde olan günlük yaşantısının çok daha iyi bir noktaya ulaşmasını sağlamaya çalışıyoruz” diye konuştu. “Yaklaşık bir yıl içerisinde hem şehirlerimizi tekrar yaşanabilir bir hale getireceğiz”
Bir yıl içerisinde kentleri yeniden yaşanabilir hale getirmeyi hedeflediklerini söyleyen Soylu, “Yaklaşık bir yıl içerisinde hem şehirlerimizi tekrar yaşanabilir bir hale getireceğiz. Allah nasip ederse. Hem bu şehirler sadece binalardan müteşekkil değil. Bu şehirler büyük bir medeniyetin mirası. Büyük bir kültür zenginliği. İçerisinde sadece binalar değil, sadece konutlar değil, aynı zamanda bu şehirlerin her açıdan. İhyası, sporundan, sanatına, ticaretinden, sanayisine, üretimine ihyası için çok güçlü planlamalı ve programlar yapıyoruz. Bunu da buradaki insanlarla el birliğiyle birlikte yapıyoruz. İnanıyoruz ki sizin de biraz önce söylediğiniz tespitler oydu. İnanıyoruz ki bu süreç içerisinde çok çabuk bir zamanda toparlanarak yeniden güçlü ve dirençli şehirlerin oluşması tarihiyle ve geleceğiyle buluşan şehirlerin oluşmasını sağlayacağız” dedi. “Türkiye devletinin harekete geçme hızı dikkatimi çekti”
Yürütülen çalışmalardan övgüyle bahseden Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarakis, “Depremden etkilenen çok küçük bir bölgeyi havadan izleme fırsatı buldum. Bu zararın sadece küçük miktarı. Benim dikkatimi çeken ilgimi çeken diğer bir husus da Türk devletinin, Türk hükümetinin harekete geçme hızı. Bu dünyada bile çok büyük, nadir görülen bir afet sonrasında 2 aydan kısa bir sürede bulunan geçici çözümler geçici yöntemler takdire şayan. Bölgenin yeniden toparlanması işini Yunanistan’la uluslararası alanda yardım edecektir. Bu zor ve güç gerektiren bir iş ama yerine getirilecektir. Suriyelilerin barınma merkezinde görme fırsatı oldu. Buradaki var olan yönetim ve organizasyon gerçekten çok güzel ve harikuladeydi. Bunu kamuoyuna da söylemişimdir daha önce. Avrupa Birliği, Avrupa, Türkiye’ye yardım etmelidir göç konusunda çünkü Türkiye göçüşüne ilgili büyük bir yük üstlenmiştir. Savunma bakanlarıyla birlikte gerçekleştirdiğimiz bu ziyaret bu görüşmeler iki ülkenin ilişkilerinin iyi ilerlediğini göstermektedir. Yeniden toparlanmanız için çok zor bir işiniz olduğunu biliyorum. Bundan sonraki işlerinizde başarılar diliyorum” dedi.