Dernek merkezindeki toplantıya; MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Sektör Kurulu Başkanı Murat Bayizit, Uludağ Üniversitesi Tarım Ekonomisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Vural, Marmarabirlik Genel Müdürü İbrahim Minareci’nin yanı sıra çeşitli kooperatiflerin temsilcileri, çiftçiler ve sanayiciler katıldı.
Programın açılışında konuşan MÜSİAD Bursa Şubesi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Sektör Kurulu Başkanı Murat Bayizit, “Her sene yaptığımız projelerimizle sektörümüze katkılar sağlamaya çalıştık. Bunlardan bir tanesi Tiago çileği ile alakalı idi. Tiago çileği ile ilgili fide çalışması yapıldı ve Uludağ bölgesinde yok olmaya yüz tutmuş olan ve 10 yılda ihracatı 23 bin 500 tondan 4 bin 500 tona düşmüş olan çilek ihracatını artırmak adına bölgeye ciddi bir hizmetimiz oldu. Bunu her sene devam ettirerek, kaybedilen bu çileği geri getirmeyi umuyoruz. Bursa Siyah İnciri de gündemimizde idi. Şu anda bu ürünün yıllık 50 milyon dolar ihracat getirisi var” dedi.
Tarıma dayalı gıda sanayisinde en büyük problemlerden birisinin, hammaddeye erişim olduğunu söyleyen Bayizit, “Ülkemizde her türlü ürüne erişim noktasında klima düzeni olmasına rağmen özellikle hammaddenin uygun fiyat ve uygun kalitede firmalara ulaşmasında sıkıntı olduğunu bildiğimiz için kooperatifçiliğin önemini çok iyi biliyoruz. Bu anlamda başka kurumlar da bu konunun üzerinde durmuştu. Biz de MÜSİAD olarak tekrardan bir farkındalık oluşturmak istedik” diye konuştu.
GÜRSES, “ÇİFTÇİNİN İYİ TEŞKİLATLANMASI GEREKİYOR”
Yapılan toplantının, her yönüyle önem arz ettiğini söyleyen MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses ise, “Biz sanayici ve işadamları derneğiyiz ama bizim açımızdan iki mesele çok önemli; tarım ve gıda ile KOBİ’ler. Tarımın önemi girdileri ithal maddelerden olmadığı için, cari açığın kapanmasında tıpkı KOBİ’ler kadar önem arz ediyor. Biz MÜSİAD olarak bu iki konuda farkındalık oluşturduk ve oluşturmaya devam edeceğiz” dedi.
VURAL, “GENÇLER ÇİFTÇİ OLMAK İSTEMİYOR”
Yapılan açılış konuşmalarının ardından Uludağ Üniversitesi Tarım Ekonomisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Vural da, “Marmara Bölgesi’nde Çiftçi Teşkilatlanması; Kooperatifçilik” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Tarımı çiftçinin yapması gerektiğini belirten Prof. Dr. Vural, “Tarım hobi olarak yapılmaz. Tarımı çiftçi yapar. Kırsalda yoksulluğun azaltılması için toprak reformu, teknolojik gelişmelerin tarıma uygulanması, üreticilerin kooperatiflerde teşkilatlanmasını sağlayacak tarım politikalarının oluşturulması ve desteklenmesi gerekir” dedi.
Gençlerin çoğunun çiftçi olmak istemediğine dikkat çeken Vural, “Bu sadece bizde değil dünyada da bu şekilde. Gençler çiftçiliği Kariyer olarak görmüyorlar. Bunların nedenlerinden bir tanesi de yoksul insanların işi gözüyle bakılıyor. Burada da bir algı yönetimi var kırsala göre. Bu etik olmayan bir durumdur.
PROF. DR. VURAL, “GELECEK 10 YILDA FİYATLAR ARTACAK”
Gelecek 10 yılda tarım ve gıda ürünleri taleplerinde hızlı bir artışın öngörüldüğünü belirten Prof. Dr. Hasan Vural, “Tahıl beslenmenin temel ögesi ancak protein ve şeker içeren gıdalara yavaş yavaş bir geçiş var dünyada. Hayvancılık ve bioyakıt üretiminin 10 yılda çok fazla yükseleceği öngörülüyor. Pirinç, buğday, mısır süt, et, balık fiyatlarının dünyada artması bekleniyor” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Hasan Vural sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünya tarımı son 10 yılda yüzde 2 olarak artmış ama önümüzdeki yıllarda yüzde 1,7 oranında artması beklenmektedir. Tarım, sadece teknik bir olay mıdır? Tarım aynı zamanda sosyal bir olaydır. Tarımın, kırsal ve bölgesel kalkınma açısından önemi büyüktür. Kırsal alanda yaşanan işsizliği azaltır ve önler. Köyden kente göçün önüne geçer ve kentlerde yaşanan çarpık kentleşme ve nüfus baskısını azaltmak gibi fonksiyonları vardır. Ekonomik açından da ülkenin dengeli kalkınmasına katkıda bulunur, milli geliri artırır, birçok sektöre hammadde sağlar.” dedi.
