İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Yardımlaşma Kartal Lojistik Merkezi'nde koronavirüs salgınına karşı alınan önlemler hakkında önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu ayrıca, İçişleri Bakanlığı'nın talimatıyla İBB'nin bloke koyulan yardım hesabı hakkında da konuştu. Ortaya çıkan "Devlet içinde devlet olmaz" tartışmalarına tepki gösteren İmamoğlu, "İBB devletin ta kendisidir" dedi.
İçişleri Bakanlığı genelgesi ile engellenen bağış kampanyasına 12 bin 500'ü aşkın vatandaşın katıldığını dile getiren İmamoğlu " Bunlar şartsız bağıştır. Elde ettiğimiz nakit ile yeni başvuran vatandaşlarımızın içinden 9 bin 500'e yakın insanımıza 300 ve 600 liralık nakiti, alışveriş kartlarına yükleyerek pazartesiden itibaren teslim edeceğiz" diye konuştu.
"İBB DEVLETİN KENDİSİDİR"
İmamoğlu, İçişleri Bakanlığı genelgesi ile engellenen ve "Devlet içinde devlet olmaz" tartışması yaratan İBB'nin bağış kampanyasına yönelik eleştirilere de tepki gösterdi ve "Tüm inancımla şunu söyleyebilirim ki; kimin ne dediği beni ilgilendirmiyor. İBB, Anayasa'nın öngördüğü şekliyle, devletin ta kendisidir. Devlet eliyle, insanlarına katkı sunma konusunda kimsenin fetvasına ihtiyacı da yoktur. İBB, 16 milyon insanın kurumu. Bu zor günlerde, inancımıza da insanlığa da vicdana da ahlaka da en uygun şekilde, alan elin veren eli görmediği bir biçimde, sizin o vicdanınız, o sıcacık eliniz olacak. Bundan hiçbir şekilde kuşku duymayın" ifadelerini kullandı.
VAKIFBANK'A ÇAĞRI
Cumhurbaşkanı'nın duyurduğu bağış kampanyasından önce İBB'nin açtığı bağış kampanyasında pazartesi ve salı günleri arasında 2 bin 100 kişinin Vakıfbank'a 900 bin liralık bağış parası yatırdığını hatırlatan İmamoğlu hesabı donduran bankaya bir kez daha çağrı yaparak, "Yanlıştır bu. Bu baskıyı ortadan kaldırın. Devlet bankası olan Vakıfbank'a da Türkiye mali hukukuna uygun şekilde davranmasını ve ne Vakıfbank'a ait ne de bize ait olan 900 bin lirayı bugün mesai bitmeden hak ettiği şekilde belediyenin kullanması ve pazartesinden itibaren ihtiyacı olan vatandaşlara ulaştırmamız için gerekeni yapmaları konusunda Vakıfbank'ı uyarıyorum. Bu uyarımı yaptığım gibi devletimizin yetkililerinden de bu sürece katkı sunmaları konusunda talebimi de ilettim. Bunun da altını çizeyim" dedi.
"SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI UYGULANSIN"
İmamoğlu, sokağa çıkma yasağı konusundaki talebini yineleyerek, "Artık 'sokağa çıkmayın' demenin yetmediği günlerdeyiz. İnsanlara, 'Evinden çıkma' derken, onların sosyal güvencesi hem devletimiz olmalı hem de devletimizin, bütün Türkiye'ye yaygın belediyeleri olmalı. Pandeminin İstanbul'daki oranı yüzde 60'ı aşkın. Dolayısıyla bütün tedbirlerin ana merkezi de İstanbul olmalı. Bu noktada alacağımız 15-20 günlük sıkı tedbirler, inanın bizim bütün sorunlarımızı daha üst seviyede aşmamıza sebep olacak. Onun için, ısrarla diyoruz ki; bilimin emrettiği şekliyle hem bilim kurullarının hem bilim insanlarının aktardığı şekliyle, lütfen sokağa çıkma yasağı İstanbul'da uygulansın" dedi.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
Belediyelerin koronavirüsle mücadele için bağış toplamasına sert tepki gösteren Erdoğan, "Devlet içinde, devlet olmanın anlamı yoktur. Bu bakımdan, şu anda bu kampanyalar sadece devletimizin açıkladığı birimler tarafından yürütülmektedir. Bunların takibi İçişleri Bakanlığı, valiliklerimiz vasıtasıyla yürütülmektedir. Belediyeler böyle kampanyalar açacak olursa, devlet içinde devlet olur. Yasalar da buna müsaade etmiyor" demişti.