Davaya konu olan olay, geçtiÄŸimiz 6 Temmuz günü Buca’da meydana geldi. Olayı soruÅŸturan Cumhuriyet Savcısı Ä°smail Ersin AÄŸca’nın hazırladığı iddianameye göre, Suriye uyruklu ailenin çocuÄŸu 8 yaşındaki A.D.’yi inÅŸaat iÅŸçisi babası Muhammed D. (34) ve üvey annesi Fatima Åž. (32) uzun süredir su hortumu ile dövüyordu. Son olarak ÅŸüpheli baba Muhammed D.’nin 5 Temmuz gecesi, üvey anne Fatima Åž.’nin de 6 Temmuz saat 07.00 sıralarında A.D.’yi hortumla dövdüÄŸü ileri sürüldü. Sabah hareketsiz bulunan ve uyanmayan A.D. için çaÄŸrılan saÄŸlık ekipleri, küçük çocuÄŸun öldüÄŸünü belirledi. Ä°ddianamede, minik A.D.’nin darp sonucu hayatını kaybettiÄŸi belirtildi. Olaydan sonra gözaltına alınan ÅŸüpheli baba Muhammed D., oÄŸlunun kendinden habersiz dilencilik yaptığı için uzun süredir hortumla dövdüÄŸünü söylerken, oÄŸlunu sadece kendisinin dövdüÄŸünü, üvey annesinin dövmediÄŸini söyledi. Åžüpheli üvey anne Fatima Åž. ise eÅŸi Muhammed’in oÄŸlu A.D.’yi zaman zaman “terbiye etmek” için hortumla dövdüÄŸünü ve kendisinin üvey oÄŸluna hiç dokunmadığını iddia etti. Her iki sanık da çıkarıldıkları mahkemece tutukladı. Savcı hazırladığı iddianamede her iki ÅŸüphelinin de küçük A.D.’nin ölümüne sebep olduklarını, uzun süredir her iki ÅŸüphelinin de A.D.’yi darp ettiklerini ve maktuldeki yaraların sayısı ve nitelikleri göz önüne alındığında öldürme kastıyla hareket ettikleri belirtildi. ‘Canavarca hisle çocuÄŸu öldürmek’ suçundan her iki sanık hakkında da ağırlaÅŸtırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Dava Ä°zmir 9. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
DÄ°LENCÄ°LÄ°K VE HIRSIZLIK YAPIYOR DÄ°YE HORTUMLA DÖVÜYORMUÅž
Ä°zmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruÅŸmaya tutuklu sanıklar Muhammed D., Fatima Åž., sanık avukatları TuÄŸba Aydın, Rıdvan Güney, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Pınar Melli katıldı. Tercüman aracılığıyla ifade veren sanık Muhammed D., “Olay tarihinden önceleri de oÄŸlum dilencilik ve hırsızlık yapardı. DiÄŸer sanık olan eÅŸim bunları bana söylerdi. Ben oÄŸluma çok kez uyardım. Döverdim. Olay günü de aynı ÅŸekilde eÅŸim bana oÄŸlumun dilencilik ve hırsızlık yaptığını söyledi. Ben de hortumla kaba etlerine, bacağına vurdum. Daha sonra televizyon izleyip yattık. Sabah 07.00 gibi iÅŸe gitmek için evden çıktım. EÅŸim olan diÄŸer sanık, oÄŸluma ÅŸiddet uygulamazdı” dedi.
Tercüman aracılığıyla savunma yapan Fatima Åž. ise “Muhammed benim Suriye’den nikahlı eÅŸim. Evlendikten sonra Türkiye’ye geldik. EÅŸimin bir önceki eÅŸinden olan A.D. dilencilik ve hırsızlık yapardı. Bunu Suriye’de de yapardı. Babası da biliyordu. Olay gününden önce babası hortumla dövdü. Ben ÅŸiddet uygulamadım” diye konuÅŸtu.
Daha sonra ailenin komÅŸusu ve baba Muhammed D.’nin iÅŸ yeri arkadaşı tanık olarak dinlendi. DuruÅŸma savcısı, gelmeyen tanıkların zorla getirilmesini ve sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini talep etti. Mahkeme heyeti, gelmeyen tanıların zorla getirilmesine ve sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesine karar verip eksikliklerin giderilmesi için duruÅŸmayı ileri bir tarihe erteledi.
(Atakan Åžen / Ä°HA)
