Sağlığın Öncüleri

Ahmet Özkul müjde verdi, Güngör merak edilen soruları yanıtladı

Bursa.com’da Sağlığın Öncüleri programına konuk olan Bursa Özel Hayat Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ahmet Özkul, Bursalılara 150 yataklı yeni hastane müjdesi verdi. Üroloji Uzmanı Op. Dr. H. Samet Güngör ise, üroloji konusunda vatandaşların merak ettiği sorulara açıklık getirdi.

Ahmet Özkul müjde verdi, Güngör merak edilen soruları yanıtladı
12-10-2015 10:37

Mesut DEMİR/BURSA.COM

Bahar Görgün’ün sunduğu Sağlığın Öncüleri programına konuk olan Bursa Özel Hayat Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ahmet Özkul, 1978 yılında kurulan Hayat Hastanesi’nin Bursa’da ilk kurulan özel hastanelerden birisi olduğunu, Bursalı olup Bursa’da özel sağlık kuruluşları oluşturan birçok doktorun Hayat Hastanesi’nde yetiştiğini söyledi.

Yasal ve etik tanımlarını önde tutarak hareket eden, şehrin merkezinde hizmet veren Hayat Hastanesi’nin güven veren bir yapısı olduğunu ifade eden Ahmet Özkul, “Genel Cerrahi, dahiliye, çocuk, kadın hastalıkları ve doğum bölümü, ameliyathane, doğumhane, göz, diş, meme kliniği, radyoloji, kulak-burun-boğaz, fizik tedavi, ortopedi, psikiyatri servisi, üroloji, acil gibi alanlarda hizmetler veriyoruz” dedi.

150 YATAKLI YENİ HASTANE BİNASI GELİYOR

Hayat Hastanesi’nin Ankara Yolu üzerinde yapılacak yeni hastane binasıyla ilgili de bilgi veren Ahmet Özkul, “ Ekibimize katılan yeni arkadaşlarımızla, şehrin merkezinde bulunan mevcut hastane binamız yetmiyordu. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Ankara Yolu üzerinde yeni yapılan binasının karşısında Hayat Hastanesi’nin aldığı bir arsa vardı. Arsanın imar durumu halledilerek, inşaat ruhsatı da alındı. ÇED ve UKOME raporları da hallediliyor. Sağlık Bakanlığı’na ön izin başvuruları da yapıldı, ruhsatı çıktı, imarı alındı ve süreç devam ediyor. İnşallah Ankara Yolu üzerinde yapacağımız hastanemizi 3 yıl içerisinde hizmete sokmayı planlıyoruz. Yeni hastanemiz, 4 bin metrekare otopark alanı ve 150 yataklı olacak. Şehir merkezindeki mevcut hastanemiz, poliklinik ve tıp merkezi şeklinde hizmet verecek” diye konuştu.

 

İDRAR KAÇIRMA NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Üroloji Uzmanı Op. Dr. H. Samet Güngör, ürolojinin halk arasında sadece erkeklerle ilgilenilen bir bölümmüş gibi algılandığını, ürolojinin kadın-erkek her yaştan hastaların tedavi olduğu bir bölüm olduğunu söyledi. Ürolojinin idrar yoları ve erkek cinsel organlarıyla ilgilenen bir bölüm olduğunu belirten Güngör, “İdrar yolları deyince hem erkekte hem de kadında olduğu için her iki cinsten hastalarımız var.  Çok geniş bir hasta kitlemiz var. Doktorla görüşen hasta sayısında son yıllarda ciddi artış var. Eskiden bu tür rahatsızlıkların normalmiş gibi algılanması problemdi. Doktordan utanma, çekinme durumları yaşanıyordu fakat son yıllarda bunu giderek aşıyoruz. Günlük poliklinik hastamız olarak eskiden daha az sayıda hasta görüyorduk. Ama son yıllarda büyük oranda hastalar çekinmeden doktora müracaat ediyor” dedi.

İDRAR KAÇIRMA HASTALIĞI KİMLERDE GÖRÜLÜR?

İdrar kaçırmanın geniş bir tabir olduğunu ve her yaş gruplarında görüldüğüne vurgu yapan Samet Güngör, “Bizim kliniğimize daha tuvalet alışkanlığını kazanmamış altını ıslatan bir çocuk da geliyor, çeşitli ilaçlar sebebiyle tuvalete yetişemeden idrar kaçıran erkek hastalarımız da var. İdrar kaçırma 40-50’li yaşlarda kadınlarda görülen, hapşırıkla birlikte meydana gelen idrar kaçırma olaylarını da görüyoruz. Bu da kadınları daha çok gebelik ve doğumlar etki edebiliyor. Bu sebeple kadınlarda daha sık gördüğümüz bir problem” diye konuştu.

İŞTE İDRAR KAÇIRMA TEDAVİLERİ

İdrar kaçırma şikayetiyle gelen hastanın öncelikle tetkiklerini ve muayenesinin yapıldığını dile getiren Güngör, “İdrar kaçırmasının tipini belirlemeye çalışıyoruz. Bu tipe göre tedavi uyguluyoruz. Bazı tipler için sadece ilaç tedavisi uyguluyoruz. Bazıları için önce ilaç tedavisi, olmazsa ameliyatlar uyguluyoruz. Ama genelde apar topar ameliyata giden bir seyir değil. İdrar tutmaya yardımcı egzersizler, kullanmış olduğu ilaçlar varsa bunların düzenlenmesi gibi öncelikle ameliyat dışı yöntemlerle çözmeye çalışıyoruz. Eğer bunlarda başarısız olursak ameliyata yönelebiliyoruz” ifadelerini kullandı.

SİSTİT SORUNU OLAN KADINLAR DİKKAT!

Kadınlarda görülen sistit ile ilgili de merak edilen soruları yanıtlayan Güngör, şunları söyledi; “Sistiti değerlendirmek kolay değil. Burada idrar yollarıyla ilgili şikayeti olan hastanın öncelikle üroloji doktoruna görünmesinde fayda var. Çünkü kadın genetal organlarının yapısı sebebiyle kadınlık yolunda enfeksiyon sanki idrar yolunda enfeksiyon varmış gibi, ya da bağırsak sistemiyle ilgili olan idrar yollarıyla bir problem varmış gibi şikayetler oluşturabiliyor. Burada tabi hasta ile detaylı konuşmak lazım. Bunun ayrımını iyi yapmak lazım. Çünkü gereksiz yere kullanılan ilaçlar kadınlarda özellikle genetal mantar enfeksiyonlarına neden olabiliyor. Oradaki faydalı bakteriler verdiğimiz antibiyotikle ölüyor. Orada mantarlar üremeye başlıyor.”

BÖBREK TAŞLARI NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Böbrek taşlarının da her yaşta görülebilen bir hastalık olduğunu ifade eden Üroloji Uzmanı Op. Dr. Güngör, “Böbrek taşları, üroloji polikliniğimizde hasta grubu olarak en yüksek yüzdeyi oluşturuyor. Burada teknolojinin gelişmesiyle çok farklı tedavi yöntemleri oluştu. Eskiden sadece şok dalgalarıyla vücut dışından kırma yöntemleri vardı. Artık elimizde çok sayıda silah var. Yaşa, taşın büyüklüğüne göre, çok farklı tedavi seçeneklerimiz var. Artık günümüzde açık ameliyatlar en geri plana düşmüş durumda. Hastanemizde teknolojik alt yapı oluşturuldu. Böbreğin içindeki bir taşa hastanın herhangi bir yerini kesmeden ve delmeden idrarını yaptığı kanaldan girerek böbreğine kadar çıkabiliyoruz. Lazerle böbrek taşlarını rahatlıkla kırabiliyoruz. Bu açıdan da burası özel bir kuruluş olacak. Bursa’da birkaç merkezde uygulanan bir yöntem. Hastanın iyileşme süreci hastanede bir yatıyor ve kısa zamanda işe dönebiliyor” dedi.

PROSTAT HASTALIĞININ TEDAVİSİ…

Prostat ile ilgili hasta gruplarının değişim gösterdiğini vurgulayan Güngör, “Eskiden prostatlar çok ileri boyutlara çıkabiliyor ve açık ameliyatlar yapılıyormuş. Artık günümüzde prostatlar büyümeden daha küçük boyutlarda bizim karşımıza geliyor. Burada hastaları bazen ameliyatsız ilaçlarla tedavi edebiliyoruz. Bazen de ilaçlara yanıtsız olan hastalarda kapalı yöntemlerle hastanın şikayetini giderebiliyoruz. Burada da uygulanan çok çeşitli yöntemler var.  Bunda da bir gün yatan hastayı ertesi gün taburcu ediyoruz” diye konuştu.

CİNSELLİK, ERKEN BOŞALMA DURUMLARINDA DOKTORDAN UTANMAYIN!

40’lı yaşlardan sonra her hastada prostat görüldüğüne işaret eden Güngör, sözlerini şöyle tamamladı; “Burada prostat kanseri dediğimiz bir hastalık var, bir de iyi huylu dediğimiz hastalık var. Burada iyi huylu mu, kötü huylu mu olduğunu tespit ediyoruz. Daha sonraki tedavi buna göre şekilleniyor. Üroloji ile ilgili bizim en yoğun yaşadığımız problem utanma problemi. İdrar kaçırmadan ziyade cinsellikle ilgili, erken boşalma, ereksiyon problemleri var. Bu hastalıklarda biran önce doktora başvurmak lazım. Eğer utanmadan doktora giderlerse o zaman herşeyin tanısı kolay oluyor.”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER