Geleneksel hale gelen ve daha önce Bişkek, İstanbul, Seul, Antalya, Ulaanbaatar ve Bişkek-Isıkköl’de düzenlenen Altay Toplulukları Sempozyumu’nun 9’uncusu, Osmangazi Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor. Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde 4 gün sürecek sempozyumun bu yılki konu başlığı ise ‘Destanlar ve Destan Kültürü’ olarak belirlendi.
Dündar: “Bursa Bir Ana Kucağı”
Sempozyumun açılışında konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, belediye olarak tarihi ve kültürel mirasımızın korunup yaşatılması, gelecek nesillere aktarılması konusunda çok ciddi çalışmalar gerçekleştirdiklerini söyledi. Bir tarih şehri olan Bursa’nın Osmanlı’ya kurucu başkentlik yaptığını belirten Başkan Dündar, “Bursa, bir ana kucağı gibi, Balkanlar’dan, Kafkaslar’a, Orta Asya’dan Anadolu’ya insanların gelip barındığı ulu bir şehir. Osmangazi Belediyesi olarak tarihi mirasımızın yaşatılıp geleceğe aktarılması konusunda çok ciddi çalışma yapıyoruz. Bir yandan şehrimizi yeniliyoruz, bir yandan da tarihi dokusunu ayağa kaldırıyoruz” diye konuştu.
200’e Yakın Yazılı Eser Kazandırıldı
Bu çalışmaların sonucu olarak 7 farklı ödül aldıklarına dikkat çeken Başkan Mustafa Dündar, “Tarihi eserlerin yaşatılması dışında bilim dünyasının çalışmalarına da destek veriyoruz. Sosyal ve kültürel etkinliklerle de, geçmişimizi geleceğe aktarmaya büyük özen gösteriyoruz. Düzenlediğimiz sempozyumlarla bilim dünyasına ev sahipliği yapıyoruz. 20 yıldır düzenlediğimiz Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat Yarışması, Liseler Arası Mevlana Şiir yarışmaları gibi etkinliklerimizle edebiyat dünyamıza yeni eserler kazandırıyoruz. Bugüne kadar 200’e yakın yazılı eseri edebiyat dünyamıza kazandırdık” dedi.
Altay Toplulukları Sempozyumu’na ev sahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını söyleyen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Bu gün gerçekleştirdiğimiz sempozyum, 8 farklı ülkeden 80 akademisyenin katıldığı, oldukça geniş bir coğrafyaya hitap eden, Türk destanlarının Orta Asya’dan dünyaya açılmasına büyük katkı sağlayacak bir etkinlik. Geçtiğimiz aylarda da Türk Moğol Sempozyumunun adıyla benzer bir etkinlik gerçekleştirmiştik. Bu organizasyonun gerçekleşmesinde çok büyük katkısı olan başta Prof. Dr. İlhan Şahin hocamız olmak üzere, tüm kurum ve kuruluşlara, sempozyuma katılan akademisyen hocalarımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Şahin: “Altay, Kızıl Elma’dır”
Sempozyumun düzenlenmesinde büyük katkısı olan İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Şahin de, yaptığı konuşmada, verdiği büyük destek için Başkan Dündar’a teşekkür etti. Prof. Şahin, “Altay, bir Kızıl Elma’dır. Bu Kızıl Elma’nın içinden çıkan, Asya’nın en doğusundan en batısına kadar uzanan halk ve toplulukların kültür ve uygarlık değerlerini ortaya koyan bir kavramdır. Osmangazi Belediyemizin desteği ile gerçekleştirdiğimiz 9. Altay Toplulukları Sempozyumu, bizi bir araya getirdi. Aynı kültür ve uygarlık değerlerine sahip olan Asya’nın en doğusundan en batısına, hatta Avrupa’nın ortasına kadar yayılan Altay Halk ve Topluluklarının kültür ve uygarlık değerlerini ortaya koymak için çıktığımız bu yoldu, başkanımız bugün, Altay kavramını ifade eden 40 eli, 40 halkı, 40 topluluğu bir araya getirdi. Ben kendilerine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Sempozyumun düzenlenmesinde büyük katkısı olan İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Şahin de, yaptığı konuşmada, verdiği büyük destek için Başkan Dündar’a teşekkür etti. Prof. Şahin, “Altay, bir Kızıl Elma’dır. Bu Kızıl Elma’nın içinden çıkan, Asya’nın en doğusundan en batısına kadar uzanan halk ve toplulukların kültür ve uygarlık değerlerini ortaya koyan bir kavramdır. Osmangazi Belediyemizin desteği ile gerçekleştirdiğimiz 9. Altay Toplulukları Sempozyumu, bizi bir araya getirdi. Aynı kültür ve uygarlık değerlerine sahip olan Asya’nın en doğusundan en batısına, hatta Avrupa’nın ortasına kadar yayılan Altay Halk ve Topluluklarının kültür ve uygarlık değerlerini ortaya koymak için çıktığımız bu yoldu, başkanımız bugün, Altay kavramını ifade eden 40 eli, 40 halkı, 40 topluluğu bir araya getirdi. Ben kendilerine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin de bu seneki sempozyumun konusunun Türk Destanları olduğunu, Türk Milleti’nin bu konuda engin bir eser hazinesine sahip olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Çetin, “Gerçekleştirilecek oturumlarda, bilim insanlarımız destanlarla ilgili çok önemli bilgileri bizlere sunacaklar. Düzenlenen bu sempozyumların dünyada da çok önemli bir yer edindiğini düşünüyorum. Özellikle sonuçlarını ihtiva eden kitapların basımı son derece önemli. Bu kültürün dünyaya yayılması noktasında da çok önemli bir yeri olduğunu, biliyoruz” dedi.
Sempozyumun açılışında Türk Dünyası Belediyeler Birliği Başkanı Dr. Fahri Solak, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, Taşkent Devlet Şarkşinaslık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülchekhra Rikhsieva, Moğolistan Tenger Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sodnomdargia Davaadulam ve İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkan Yardımcısı Adem Edirli de sempozyuma destekleri için Başkan Mustafa Dündar’a teşekkür etti.
Başkan Dündar’a Kırgız Kalpağı
Konuşmaların ardından, Kazak Halk Ozanı Bokarıs Nursman, kopuzuyla çıktığı sahnede sempozyuma ev sahipliği yapan Başkan Mustafa Dündar için güzellemeler seslendirdi. Ardından sahne alan Senad Koçarbayev ise Manas Destanı’ndan kesitler sundu. Açılış töreninin sonunda ise Kırgız Tarih Profesörü Taşpolat Sadıkov, Başkan Dündar’a keçeden yapılmış bir Kırgız Kalpağı (Batur), Yusuf Balasagun Üniversitesi Öğretim Üyesi Sadık Alahan da bir tablo hediye etti.