Gündem

Anayasa Mahkemesi'nin Can Dündar ve Erdem Gül kararının gerekçesi Resmi Gazete'de

Anayasa Mahkemesi'nin Can Dündar ve Erdem Gül'ün haklarının ihlal edildiği kararı siyasetin gündemine bomba gibi düşmüştü. Cumhurbaşkanının "tanımıyorum, saygı duymuyorum" dediği kararın gerekçesi yayımlanmak üzere Resmi Gazete'ye gönderildi. Bugün kamuoyuna açıklanacak olan gerekçe, süregiden tartışmalara da yüksek mahkemenin yanıtlarını içeriyor.

Anayasa Mahkemesi'nin Can Dündar ve Erdem Gül kararının gerekçesi Resmi Gazete'de
09-03-2016 12:26


Anayasa Mahkemesi'nin Can Dündar ve Erdem Gül'ün tahliyesiyle sonuçlanan, haklarının ihlal edildiği kararının gerekçesi Resmi Gazete'ye gönderildi. Gazete Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberleştirdiği gerekçe, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "tanımıyorum, saygı duymuyorum" tepkisiyle başlayan tartışmalarda ileri sürülen argümanların da cevaplarını içeriyor. Tutuklama kararı veren mahkemenin "bariz takdir hatası" yaptığı ifade edilen gerekçede, tutuklama açısından iç hukuk yolunun tüketildiği de vurgulandı. Gerekçeli kararda basın ve ifade özgürlüğünün geniş yorumlandığı ve bunun da “davanın esasına girildi” yönünde değerlendirilmemesi gerektiğine vurgu yapıldı.

"Bariz takdir hatası"


Anayasa Mahkemesi, Can Dündar ve Erdem Gül’ün tahliyelerine yol açan kararının gerekçesini tamamlayıp, Resmi Gazete’ye gönderdi. Kararda, Dündar ve Gül için tutuklama kararı veren mahkemenin “bariz takdir hatası”na düştüğü belirtildi. Muhalif 3 üye ise “milli güvenlik” vurgusu yaptı.

Anayasa Mahkemesi (AYM), Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün tahliyelerine yol açan kararının gerekçesini tamamladı. Pazartesi günü Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtılan gerekçede gerekli düzeltmeler yapıldı, muhalefet şerhleri eklendi. Gerekçeli karar, bugün Resmi Gazete’de yayımlanacak.

AYM en çok "Adil yargılamada ihlal var" dedi!

Gerekçede, “İç hukuk yolları tüketilmedi” eleştirilerine de yanıt verildi. Tutukluluk incelemesi bağlamında, iç hukuk yollarının tutukluluğa yapılan itirazların reddedilip kesinleşmesinin ardından tükendiği tespitinde bulunuldu. Dündar ve Gül’ün tutuklanmalarına ilişkin yerel mahkemenin gerekçesinin yetersiz olduğu da vurgulanan kararda, tutuklama kararı veren mahkemenin “bariz takdir hatası”na düştüğü kaydedildi.

"Milli Güvenlik" vurgusu

Karara muhalefet şerhi yazan üç üyenin ise, “milli güvenlik” vurgusu yaptığı öğrenildi. Milli güvenlik ve kamu düzeni ile ifade özgürlüğü sınırlarına ilişkin AİHM kararlarına işaret eden üç üye, özetle şu tespitleri yaptı: “Henüz iddianamesi yazılmayan, suç nitelemesi yapılmayan bir konuda AYM’nin ihlal kararı vermesi ilk derece mahkemesinin takdir yetkisine doğrudan müdahaledir. İç hukuk yolları tüketilmedi, yargılamanın sonucu beklenmeliydi. Bu kararla AYM kendini sulh ceza, asliye ceza mahkemeleri ile Yargıtay’ın yerine koydu. AYM, Yüce Divan yargılama yetkisini genel ceza yargılamalarına genişleterek, ceza mahkemesi sıfatına büründü. Bu hakkı bireysel başvuruda kullanmak Anayasa’ya aykırıdır.”

 

İfade ve basın özgürlüğüne ilişkin gerekçeli kararda çarpıcı tespitler yer alıyor. Çok sayıda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına atıf yapılan gerekçeli kararda, basın ve ifade özgürlüğü geniş biçimde yorumlandı. Gerekçede, “İfade özgürlüğü, aynı zamanda devleti veya toplumun herhangi bir kesimini inciten, şoke eden veya rahatsız eden düşünceler için de geçerlidir” tespitine yer verildiği öğrenildi. Kararda, basın ve ifade özgürlüğünün geniş yorumlanmasının “esasa girildi” yönünde değerlendirilmemesi gerektiğine vurgu yapıldı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER