Sağlık

Aslında pembe diye bir renk yok!

Renk, ışığın gözün retinasına değişik biçimde ulaşması ile ortaya çıkan bir algıdır. Ve fakat aslında en sevilen renklerden olan pembe aslında yoktur.

Aslında pembe diye bir renk yok!
29-08-2016 14:04

Bu algılama öyle ki, ışığın maddeler üzerine çarpması ve kısmen soğurulup kısmen yansıması nedeniyle çeşitlilik göstermektedir. Bu yansımalara renk tonu veya renk olarak adlandırılmaktadır. Özellikle kadınların favori rengi pembe her daim kadınlık, romantizm ya da bahar mevsimiyle özdeşleştirilir.

Ancak bilim insanları bu rengin gerçekte var olmadığını açıkladılar. Aslında araştırmacılara göre bu renk sadece aklımızda var. Pembe, spektrumun iki zıt yanında bulunan, kırmızı ve morun bir birleşimi olarak belirtilir iken, bu sebep ile kırmızı ve morun kaynaşmasına olanak sağlaması için gökkuşağı renklerini bükmeden doğada var olamayacağı belirtiliyor.

Araştırmacılara göre bu teorik olarak mümkün değil. Gözümünüzün ve beynimizin adeta inşa ettiği bir renk olarak pembeye ya da pembe bir nesneye baktığınızda aslında gerçek anlamda ışığın pembe dalga boylarını görmüyor olabilirsiniz. Bu renk, bilim insanlarına göre pembe olarak görünüyor çünkü ışığın diğer dalga boyları pigmentler tarafından emilirken belli dalga boyları yansıtılıyor. Bu yüzden aktarıcı değil, yansıtıcı bir renk olan pembeyi görebilirsiniz. Beyin onu objelerden sıçrayan ışığını adeta tercüme ediyor.

Bilimsel bir radyo programı olan Radiolab sunucusu bu bilmeceyi açıklarken pembeyi uydurulmuş renk olarak tanımlıyor. Renklerin algıya olan etkisi ise şu şekilde: İki ana rengin karışımı ile ortaya çıkan ara renk, karışıma katılmayan ana rengin tamamlayıcısı olur. Kırmızı için yeşil, mavi için turuncu, sarı içinse mor tamamlayıcı renk işlevi görür. Aynı zamanda birbirlerine karşıt olan bu renkler birlikte kullanıldıklarında da denge oluştururlar. Sarı Renk: En parlak renk. Dikkat çekmek için çığlık atar; bu yüzden uyarı ışıklarında sarı tercih edilir.

Ayrıca dikkat çekiciliğinden dolayı dünyada taksiler sarıdır. Sonbaharın da baskın renkleri sarı ve sarı-turuncu, duygularımızı yakalayan, güçlü bir çekiciliğe sahiptir. Neşeyi anlatır. Sarı zeka, incelik ve pratiklikle de ilgilidir. Toplumsal yaşamı ve birlikte çalışmayı yansıtan bir anlamı vardır. Geçiciliğin sembolüdür. Sarı ayrıca hüzün ve özlemin rengidir.

Sonbaharın tüm hüzünlü güzelliğinde onun her rengini izlemek mümkündür. Kırmızı Renk: En uzun dalga boyuna sahip olan kırmızı renk, özellikle de koyu bir arka plan ile birlikte kullanıldığında öyle şiddetlidir ki, bir görüntüde yer alan küçücük kırmızı bir leke bile görüntünün her yerini etkiler. Bu renk canlılık ve dinamizmle ilgili bir renktir. Mutluluğu temsil eder. Kırmızı renk, fiziksel olarak; ataklığı, canlılığı ve duygusal bağlamda; bir işi sonuna kadar götüren azmi ve kararlılığı gösterir. İştah açar. O yüzden dünyadaki gıda firmalarının çoğu logosunda kırmızıyı kullanır.

Kırmızı tansiyonu yükseltir, kan akışını hızlandırır. Yanlış bir inanış vardır; boğaların kırmızıya saldırdığı sanılır. Oysa boğalar renk körüdür. Kırmızıya değil, kendilerine sallanan koyu renkli beze saldırır. Pembe Renk: Kırmızı ile beyazın birleşmesi ile elde edilen pembe renk, kırmızı gibi canlılık verir ama daha yumuşaktır. Mavi renk erkeklerin, pembe ise kadınların rengi olarak bilinir. Neşe ve mutluluk veren bir renk olan Pembe aynı zamanda hayallerin ve aşkın rengidir. Mavi Renk: Dünyanın hakim rengi olan mavi çekingen bir renk; dinlendiriciliği ve edilgenliği anlatır. Koyu tonlarda ya da yoğun olarak kullanıldığında moral bozan, kasvet veren, açık tonlarda ya da beyazla karışık kullanıldığında, yatıştırıcı ve güven veren bir etki yaratır.Vücudumuzda boğaz bölgesini yansıtan bir renktir.

Mavi renk gökyüzünün ve geniş ufukların, denizin simgesidir. Sınırsızlığı ve uzak bakışlılığı simgeler. Huzuru temsil eder ve sakinleştirir. Araplar mavinin kan akışını yavaşlattığına inanır, nazar boncuğu o yüzden mavidir. Batıda intiharları azaltmak için köprü ayaklarını maviye boyarlar. Duvarları mavi olan okullarda çocukların daha az yaramazlık yaptığı saptanmıştır.

Yeşil Renk: Sessizliği anlatır. Duygusal olarak bizi en çok etkileyen bir organımız olan kalp organının, bu rengin yaydığı enerji alanında olduğu düşünülür. Doğanın ve baharın rengidir. Güven veren renktir. O yüzden bankaların logolarında hakim renktir. Yeşil yaratıcılığı körükler. Bu yüzden büyük lokanta mutfaklarında yeşil tercih edilir.

Hastanelerde de yeşil rahatlatıcı özelliği nedeniyle kullanılır. Yeşil alanda insanların daha az mide rahatsızlığı çektiği saptanmıştır. Mor Renk: En kısa dalga boyuna sahip olan mor, geleneksel olarak asaletle ilişkilendirilir. Yakınlık ve güzelliğe de işaret eder. Eskiden beri ihtişam ve lüksün son basamağı olarak düşünülür. Tarih , yüksek sınıfların, saray mensuplarının daima morla bezendiklerini kaydeder.

Nevrotik duyguları açığa çıkardığından, insanların bilinçaltını korkuttuğu saptanmıştır. İntihar edenlerin beğendiği renktir. Nötr renkler, beyaz, siyah ve kurşuni gibi tarafsız renklerdir. Bunlar belli başlı bir renk özelliğinden ziyade, çeşitli renklerin elde edilmesine yardımcı olurlar. Nötr renkler, dinlendiricidir; doyurucu manalı ve olgun bir etkileri vardır. Bunlardan siyah renk, derinlik ve karanlık beyaz ise aydınlık, temizlik ve yakınlık hissi yaratır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER