Ankara Sanayi Odası Seyit Ardıç, "Kadınların iş gücüne katılımını, girişimci kadınlarımızın sayısını artırmadan kalkınma hedeflerimize ulaşmamız mümkün değildir" dedi.
Ankara Sanayi Odası (ASO) koordinatörlüğünde çalışmalarını sürdüren TOBB Ankara İl Kadın Girişimciler Kurulu ‘Yeni Çalışma Yılı Açılış Toplantısı’nı ASO ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Toplantı çerçevesine sektördeki küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve güncel ekonomik beklentiler ele alındı. "Türkiye’deki çalışma yaşına gelmiş 33,3 milyon kadının sadece yüze 36,6’sı çalışıyor"
Toplantıda bir açılış konuşması gerçekleştiren ASO Başkanı Ardıç ise kadınların iş dünyasına katılmasının, girişimci olmaya teşvik edilmesinin, yol gösterilmesinin çok kıymetli olduğunu belirtti. Türkiye’deki çalışan kadın nüfusunun azlığına değinen Ardıç, "Ülkemizde çalışma yaşında 33,3 milyon kadın var ve maalesef bunların sadece yüzde 36,6’sı çalışıyor ya da iş arıyor. OECD ülkelerinin birçoğunda ise bu oran yüzde 65-70 seviyesinde. Ülkemizde çalışma yaşındaki kadın nüfusumuzun ne yazık ki yaklaşık üçte ikisi gelir elde edecek bir faaliyette bulunmuyor" açıklamasında bulundu. "Kadına yönelik şiddetin azalmasında, kadınların çalışma hayatı içinde daha fazla yer almasının katkısı olacak"
Kadının ekonomik bağımlılığının fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddete maruz kalma riskini de artırdığını sözlerine ekleyen Ardıç, "Kadına karşı şiddet, kadın cinayetleri ne yazık ki ülkemizin kanayan en büyük yaralarından. Neredeyse her gün yeni bir kadın cinayeti haberiyle sarsılıyoruz. Kadına yönelik şiddetin azalmasında, kadınlarımızın çalışma hayatı içinde daha fazla yer almasının büyük katkısı olacağını düşünüyorum. Ekonomik özgürlüğünü kazanmış, toplumda daha güçlü yer edinebilmiş kadınlarımızın oranı arttıkça, şiddete uğrama riski de azalacaktır" şeklinde konuştu. "Kadınların iş gücüne katılımını artırmadan kalkınma hedeflerimize ulaşmamız mümkün değildir"
Cinsiyet eşitliği konusunda küresel çabaların aralıksız olarak sürdüğünü kaydeden Ardıç, "Dünya Ekonomik Forumu’nun 2024 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’na göre, mevcut ilerleme hızıyla tam cinsiyet eşitliğine ulaşmak 134 yıl alabilir. Avrupa, yüzde 75 oranıyla cinsiyet eşitsizliğini en çok kapatan bölge oldu. İzlanda yüzde 93.5 ile birinci sırada yer alırken, ülkemiz ise ne yazık ki listenin sonlarında bulunuyor. Küresel Cinsiyet Uçurumu Endeksinde 146 ülke arasında 127’nci sıradayız. Son 1 yılda 5 sıra atlayan Suudi Arabistan 126. sıraya yükselerek bizi geçti. Bu veriler ortaya koyuyor ki, ülkemizde cinsiyet eşitliğini sağlamak için gidecek çok yolumuz, yapacak çok işimiz var. Kadınların iş gücüne katılımını, girişimci kadınlarımızın sayısını artırmadan kalkınma hedeflerimize ulaşmamız mümkün değildir" diye konuştu. "Toplam işveren ve kendi hesabına çalışan 5,4 milyon kişinin sadece 924 bini kadın girişimci"
Toplumda kadının güçlenmesi ve girişimcilik kültürünün yaygınlaştırılmasının, iktisadi büyüme ve sürdürülebilir kalkınma sürecinde kilit bir bileşen olduğunu sözlerine ekleyen Ardıç, girişimci kadınların sadece iş kurmakla kalmayıp kadın istihdamını da artırdığını ve yenilikçilik kapsamında sosyal, çevresel ve ekonomik sorunların çözümüne katkı sağladığını aktardı. Ardıç, "TÜİK verilerine göre 2023 yılında kadın iş gücümüzün yüzde 9,2’si kendi hesabına çalışmakta iken sadece yüzde 1,7’si işveren durumundadır. Toplam işveren ve kendi hesabına çalışan 5,4 milyon kişinin sadece 924 bini kadın girişimcidir. Sosyo-kültürel konular, finansal kaynaklara ve eğitime erişimde yaşanan problemler; ne yazık ki kadınlarımızın iş hayatına katılımlarının önündeki engeller olarak karşımızda duruyor. Bu engellerin kaldırılmasında tüm kurum ve kuruluşların eşgüdüm içinde kararlılıkla hareket etmesi gerekiyor. TOBB Kadın Girişimciler Kurulumuz da bu ekosistemin en önemli paydaşları arasında yer alıyor" ifadelerine yer verdi.