TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi YK Üyesi ve Balıkesir İl Sorumlusu Aysun Aykan, Balıkesir’in deprem tehlikesinin yüksek olduğunu söyleyerek, "Fay her an kırılabilir, çünkü kırılma zamanı geçmiş" dedi.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi YK Üyesi ve Balıkesir İl Sorumlusu Aysun Aykan, Balıkesir Gökçeyazı Fayı’nda 7.2 büyüklükte deprem olabileceğini belirtti. Aykan, "Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu unutmamamız gerekiyor. Her deprem olduğu zaman İstanbul’a etkileri üzerinde konuşuluyor fakat ülkemizde büyük depremlerin olacağı birçok kentlerimiz var ve bunlardan bir tanesi son zamanlarda çok fazla deprem aktivitesi olan Balıkesir ilimizdir. Balıkesir Altıeylül’de 10 Aralık’ta 5 büyüklüğünde deprem ile başlayan ve 12 Temmuz’da 3.7 büyüklükte olan deprem gibi artçı depremlerle devam eden bir deprem aktivitesi vardı. Bu depremlerin olduğu yer Gelenbe Fay Zonu’nun kuzey ucunda oldu. 29 Ağustos’ta Balıkesir Karesi’de, Kandilli Rasathanesinin verilerine göre 3.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Daha sonra 3.4 büyüklüğünde depremlerle devam etti. Balıkesir Karesi’de meydana gelen bu deprem, Balıkesir Altıeylül’de olan depremlerden farklı fayda meydana gelmiştir. Deprem başta Balıkesir kent merkezi ve ilçeleri olmak üzere bazı illerde de hissedildi. Bu deprem Balıkesir’de uzun zamandır devam eden deprem yoğunluğundan dolayı halkımızı korku ve paniğe sevk etti. Balıkesir Karesi depremlerinin olduğu yer, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün diri fay haritasında gördüğümüz gibi Balıkesir Fay Zonu’nun deformasyon alanında meydana geldi. Bu deprem küçük bir depremde olsa 7.2 büyüklüğünde bir deprem üretme potansiyeline sahip olan Balıkesir Gökçeyazı Fay segmentinin devamında olması çok endişe vericidir. Genel anlamda depremler birbirini etkiliyor. Bir yerde deprem olduğu zaman hemen ucundaki ya da yakınındaki faya enerji transferi oluyor, yer değiştiriyor enerji ve transfer olan yerde mutlaka eninde sonunda deprem meydana gelebiliyor. Bu yüzden buraya çok dikkat etmemiz gerekiyor" dedi.
"Balıkesir’in deprem tehlikesi yüksek"
Balıkesir Gökçeyazı Fay segmentinin 4’ü tarih öncesi, 2’si aletsel dönemde olmak üzere toplam 6 deprem ürettiğini ifade eden Aykan, "Balıkesir ve ilçeleri geçmişte 1577, 1672, 1845, 1867, 1897, 1898, 1944, 1935, 1953, 1964 yıllarında meydana gelen depremlerden önemli bir şekilde etkilendiği biliniyor. Geçmişte hasara neden olan depremlere baktığımızda ve şehir merkezi ve Balıkesir’in ilçelerinden geçen deprem üretme potansiyeli olan diri fayları da gözönünde bulundurduğumuz zaman Balıkesir’in deprem tehlikesinin yüksek olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. K70D doğrultulu, 40 km uzunluğunda, 2-5 km genişliğindeki bu segmentin maksimum deprem büyüklüğü 7,2 olarak hesaplanmıştır. Segment üzerinde açılan Güngörmez ve Dede Hendekleri, bu segmentin M.Ö. yüzey faylanmasıyla sonuçlanmış depremler ürettiğini fakat M.S. döneminde henüz kırılmadığını göstermektedir. Özellikle bu verilerle M.Ö. 85050’ye kadar 4 paleodepremin geliştiği saptanmıştır. Bu depremlere göre fayın deprem tekrarlama aralığı yaklaşık bin yıl olarak kabul edilmiştir. Buna göre, fayın M.S. dönemde deprem ürettiğine dair herhangi bir sismolojik kayıt olmadığından bu faydan kaynaklanan son depremin üzerinden 2 bin yıl gibi uzun bir süre geçtiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bu fay her an kırılabilir, çünkü kırılma zamanı geçmiş. Tehlikeli bir fay. Bu fayın tehlikesine dikkat çekmemiz gerekiyor" diye konuştu.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi YK Üyesi ve Balıkesir İl Sorumlusu Aysun Aykan, Balıkesir Gökçeyazı Fayı’nda 7.2 büyüklükte deprem olabileceğini belirtti. Aykan, "Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu unutmamamız gerekiyor. Her deprem olduğu zaman İstanbul’a etkileri üzerinde konuşuluyor fakat ülkemizde büyük depremlerin olacağı birçok kentlerimiz var ve bunlardan bir tanesi son zamanlarda çok fazla deprem aktivitesi olan Balıkesir ilimizdir. Balıkesir Altıeylül’de 10 Aralık’ta 5 büyüklüğünde deprem ile başlayan ve 12 Temmuz’da 3.7 büyüklükte olan deprem gibi artçı depremlerle devam eden bir deprem aktivitesi vardı. Bu depremlerin olduğu yer Gelenbe Fay Zonu’nun kuzey ucunda oldu. 29 Ağustos’ta Balıkesir Karesi’de, Kandilli Rasathanesinin verilerine göre 3.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Daha sonra 3.4 büyüklüğünde depremlerle devam etti. Balıkesir Karesi’de meydana gelen bu deprem, Balıkesir Altıeylül’de olan depremlerden farklı fayda meydana gelmiştir. Deprem başta Balıkesir kent merkezi ve ilçeleri olmak üzere bazı illerde de hissedildi. Bu deprem Balıkesir’de uzun zamandır devam eden deprem yoğunluğundan dolayı halkımızı korku ve paniğe sevk etti. Balıkesir Karesi depremlerinin olduğu yer, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün diri fay haritasında gördüğümüz gibi Balıkesir Fay Zonu’nun deformasyon alanında meydana geldi. Bu deprem küçük bir depremde olsa 7.2 büyüklüğünde bir deprem üretme potansiyeline sahip olan Balıkesir Gökçeyazı Fay segmentinin devamında olması çok endişe vericidir. Genel anlamda depremler birbirini etkiliyor. Bir yerde deprem olduğu zaman hemen ucundaki ya da yakınındaki faya enerji transferi oluyor, yer değiştiriyor enerji ve transfer olan yerde mutlaka eninde sonunda deprem meydana gelebiliyor. Bu yüzden buraya çok dikkat etmemiz gerekiyor" dedi.
"Balıkesir’in deprem tehlikesi yüksek"
Balıkesir Gökçeyazı Fay segmentinin 4’ü tarih öncesi, 2’si aletsel dönemde olmak üzere toplam 6 deprem ürettiğini ifade eden Aykan, "Balıkesir ve ilçeleri geçmişte 1577, 1672, 1845, 1867, 1897, 1898, 1944, 1935, 1953, 1964 yıllarında meydana gelen depremlerden önemli bir şekilde etkilendiği biliniyor. Geçmişte hasara neden olan depremlere baktığımızda ve şehir merkezi ve Balıkesir’in ilçelerinden geçen deprem üretme potansiyeli olan diri fayları da gözönünde bulundurduğumuz zaman Balıkesir’in deprem tehlikesinin yüksek olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. K70D doğrultulu, 40 km uzunluğunda, 2-5 km genişliğindeki bu segmentin maksimum deprem büyüklüğü 7,2 olarak hesaplanmıştır. Segment üzerinde açılan Güngörmez ve Dede Hendekleri, bu segmentin M.Ö. yüzey faylanmasıyla sonuçlanmış depremler ürettiğini fakat M.S. döneminde henüz kırılmadığını göstermektedir. Özellikle bu verilerle M.Ö. 85050’ye kadar 4 paleodepremin geliştiği saptanmıştır. Bu depremlere göre fayın deprem tekrarlama aralığı yaklaşık bin yıl olarak kabul edilmiştir. Buna göre, fayın M.S. dönemde deprem ürettiğine dair herhangi bir sismolojik kayıt olmadığından bu faydan kaynaklanan son depremin üzerinden 2 bin yıl gibi uzun bir süre geçtiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bu fay her an kırılabilir, çünkü kırılma zamanı geçmiş. Tehlikeli bir fay. Bu fayın tehlikesine dikkat çekmemiz gerekiyor" diye konuştu.