Ayvalık Ticaret Odası tarafından 1-3 Kasım tarihleri arasında düzenlenen, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Ayvalık Belediyesi, Balıkesir Ticaret Borsası, Ayvalık Esnaf ve Sanatkarlar Odası ve Ayvalık Ziraat Odası Ticaret Odası tarafından desteklenen festivalde, hem gastronomi hem su sporu hem de müzik etkinlikleri de düzenlenecek.
Festivalle ilgili açıklama yapan Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, “Ayvalık’ın dünyaya mal olan zeytinyağı üzerinden turizmimize de kazanç sağlıyoruz. Hasat üzerinden yola çıktığımız festivalimiz, Ayvalık’ın turizmde de yükselen bir değer olduğunu gösteriyor. Amacımız İspanyollar gibi toptan yağ alımı yapıp satan bir ülke olmaktan ziyade, İtalyanlar gibi marka değeri oluşturan ülkemizi masa üstünde temsil eden ülke olmaktır. Ayvalık, dünyanın ünlü 3 zeytinyağı üreticisinden biridir ve 6 bin ton gibi butik bir üretimimiz var. Bu zeytinyağının markalaşarak masa üstünde ‘Made in Türkiye, Made in Ayvalık’ olarak yer alması gerekiyor” dedi.
Festival hakkında bilgi veren Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, “Bu sene festivalimizin konsepti ‘Turizmin Değeri, Zeytinyağının Başkenti Ayvalık’ oldu. Ayvalık, irili ufaklı şirin koyları, doğal tarihive kültürel değerleri ile yalnız Ege’nin değil, Türkiye’nin en güzel tatil merkezlerinden birisidir. İklimi, yeterli turistik alt yapısı, sayısız ve eşsiz güzellikteki koyları, berrak ve tertemiz suları ile su altı turizmi merkezi olabilecek ideal bir konumdadır. Bu doğal zenginlik bize zeytinyağı dışında diğer bir gelir kaynağı turizmden faydalanmamamızı da sağlıyor. Her sene Ayvalık’ımızda 400 bine yakın misafir ağırlıyoruz. Bayramlarda bu sayı 1 milyonun üzerine çıkıyor. 14 bin 500 yatağa sahip beş yıldızlı otelden butik otellere kadar herkesin istediğine sahip konaklama seçeneklerimiz mevcut. Misafirlerimizin yüzde 30’unu yerli turist, yüzde 70’ini ise yabancı turist oluşturuyor. Turizmi bu kadar hareketlendiren konulardan bir tanesi hem Osmangazi hem de Çanakkale köprüleriyle birlikte yeni İstanbul-İzmir otoyolu oldu. Böylece Bursa, İzmir, İstanbul gibi şehirlerle mesafelerimiz daha da azaldı. Artık sürdürülebilir turizm konusunda daha iddialıyız. Öyle ki hafta sonları yüzde 100 doluluk rakamlarına ulaşabiliyoruz. Biz sadece deniz, kum, güneş lokasyonu değiliz. Aynı zamanda bir kültür-sanat gastronomi tatili sunuyoruz. Son rakamlar da bize gösteriyor ki gastronomi nedeniyle konaklama yapanların oranı yüzde 70 ve gelen misafirler yedikleri tatları bir dahaki gelişlerinde başkalarına da tattırmak istiyorlar. Gastronomi nedeniyle tatile çıkanların oranı deniz kum güneş olarak tatile çıkanlara göre yüzde 30 artmıştır. Festivalle biraz daha turizm ve gastronomi taraflarımızı da anlatmak istiyoruz” dedi.
Zeytinyağı ihracatı hakkında da bilgi veren Ali Uçar, “Türk zeytinyağı dünyanın her yerinden talep görmektedir ve AB, ABD, Suudi Arabistan, Japonya, Güney Kore, İran, Avustralya ve İsrail gibi Türk zeytinyağının mükemmel tat ve kokusunu deneyimlemiş 100’den fazla ülke bulunmaktadır. Organik üretim, toplam üretim alanı ve zeytin üretiminin küçük bir bölümünü teşkil etmeye devam etse de dünyadaki sağlıklı tüketim trendlerine paralel olarak Türkiye’nin organik zeytinyağı ve zeytinyağı ihracatı da artmaktadır. Türk zeytinyağı sektörü, büyük ölçüde dökme satışlar yapıyor. Markalaşma konusunda ciddi eksiklikler bulunmakta. Markalaşmak ve marka oluşturmak , kurumsallaşmak çok önemli bir konudur. Marka oluşturmazsanız, katma değer oluştaramazsınız. Kurumsallaşamazsanız, sürdürülebilir olamazsınız. Amacımız İspanyollar gibi toptan yağ alımı yapıp satan bir ülke olmaktan ziyade, İtalyanlar gibi marka değeri oluşturan ülkemizi masa üstünde temsil eden ülke olmaktır. Ayvalık, dünyanın ünlü 3 zeytinyağı üreticisinden biridir ve 6 bin ton gibi butik bir üretimimiz var. Bu zeytinyağının markalaşarak masa üstünde ‘Made in Türkiye, Made in Ayvalık’ olarak yer alması gerekiyor” açıklamalarında bulundu.