Uluslararası Jandarmalar ve Askeri Statülü Kolluk Kuvvetleri Birliğinin Antalya’da düzenlenen toplantısında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu uyuşturucu, terör ve göçle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Küresel güvenlik anlamında çelişkilerle dolu bir yüzyılı yaşadığımızı ifade eden Bakan Soylu, "Dünya üzerinde birbirine resmi olarak savaş ilan etmiş ve ordularının karşılıklı olarak savaştığı iki ülke bulunmuyor. Bölgesel küçük çatışmaları kastetmiyorum. Oysa dünyada askeri harcamalar 2017 için 1.7 trilyon dolardır. Ve bugün Paris’in, Berlin’in ve Avrupa’nın birçok başkentinde; ana caddelerde, meydanlarında, metro istasyonlarında. Ellerinde makineli silahlarıyla özel harekat polisleri nöbet tutuyor. Bu nöbeti, terör örgütlerine karşı tutuyorlar. Bu örgütlerin kimisi, DAEŞ gibi, İslam adına savaştığını söylüyor. Ama benim ülkemde, DAEŞ’e katılacağı için sınır geçiş yasağı konulan yabancı teröristler listesinde, AB vatandaşı olan 9 bin 394 kişi var" dedi.
"679 SİVİL VATANDAŞIMIZ HAYATINI KAYBETTİ"
2016 yılında AB ülkelerindeki uyuşturucuya bağlı ölümlerin yüzde 82’sine neden olan opioidlerin kaçakçılığını PKK’nın organize ettiğini bildiren Soylu şöyle konuştu:
"Sadece 2018 yılında toplam 283 önemli olayı, henüz hazırlık aşamasındayken engelledik. Bunların 2 tanesi bombalı araç eylemiydi. 2011 yılından bugüne kadar sadece DAEŞ ile ilgili 4 bin 529 kişiyi tutukladık. Bunların yarısına yakını yabancı uyrukluydu. Saydığım bütün bu terör örgütlerinin eylemleri dolayısıyla 2016 yılından bugüne kadar toplam 679 sivil vatandaşımız hayatını kaybetti. Bunların içinde toplumun her kesiminden insan var. Öğretmen, 11 aylık bir bebek ve annesi, yoldan geçen insanlar vesaire. Jandarma, polis, asker kayıplarımız ise bu rakama dahil değil."
Türkiye’nin önemli bir mücadelede sahasının ise göçmen konusu olduğunu ifade eden Soylu, Irak ve Suriye’deki güvensizlik ortamının büyük bir göç dalgasına yol açtığını kaydetti. Bakan Soylu, "Bunların ilk durağı da hiç şüphesiz Türkiye’dir. Bugün ülkemizde 3,5 milyon Suriyeli mevcuttur. Bunların yanı sıra, 1 milyon civarında yine ağırlıklı olarak Orta Doğu kökenli ve bugüne kadar gelenlerden 260 bin 277 kişi, ülkesine geri döndü. 2011 yılından bugüne kadar batıya geçmek isteyen toplam 892 bin 688 düzensiz göçmen yakaladık. Bu yıl ki sayımız ise 205 bin 523. Göç konusunda da rakamları uzun ve detaylı bir şekilde verebilirim. Denizlerde yakalananlar, günlük ortalama geçiş vesaire. Şurası çok açıktır ki dünya bu yükü Türkiye’nin omuzlarına bırakmıştır. Suriye kaynaklı göç için yaklaşık 32 milyar dolar para harcadık. Kimseden para istemiyoruz. Ancak sorun şu ki bu yükü eşit olarak yüklenmiyoruz. 500 milyonluk nüfusu olan ve bu insanların asıl gitmek istediği yer olan Avrupa Birliği ve batının bu insanlarla paylaşacak yeterli ekmeği var" dedi.
"TÜRKİYE SADECE KENDİ SINIRLARINDAKİ GENÇLERİ Mİ UYUŞTURUCUDAN KORUYOR?"
Uyuşturucunun Türkiye’nin doğusunda üretilip batısına geçirilmeye çalışıldığını bildiren Soylu, "Her iki yönlü ticaret de hem gençlerimizi zehirliyor, hem de terörün ana finansman kaynağını oluşturuyor. Biraz önce bahsettiğim PKK’nın ele geçirdiğimiz mağaralarında, fıçılar içinde afyon, eroin, captagon, ectasy ve diğer uyuşturucuları yakalıyoruz. Uyuşturucu meselesi bizim için diğer ülkelerden farklı olarak hem gençlerin sağlığıyla hem de terörle ilgili bir meseledir. Uyuşturucu meselesinde de dünyadan beklentilerimiz çok ama maalesef yaklaşım farklılıklarından dolayı bu beklentileri karşılayamıyoruz. Türkiye sadece kendi sınırlarındaki gençleri mi uyuşturucudan koruyor? Biz eroini yakalamasaydık bu eroin nereye gidecekti? Gelişmiş ülkelere gidecekti. Uyuşturucu Orta Doğu’daki ülkeleri doğal uyuşturucu ise batıdaki ülkelere gidecekti. Diğer uyuşturuculardan da bolca sayı verebilirim. Eğer bu işlerle küresel mücadele etmezsek yaşadığımız nesiller bize bunun hesabını sorar" diye konuştu.
Suriyeli çocukların kendi evlerinde annesiyle babasıyla yaşaması gerekirken, dağa kaçırıldığını ifade eden Soylu, "Biz bunun bedelini nasıl öderiz? 21. yüzyılda yükselen trend terör. İnsanlar niçin göç ediyor? Ben size bu cennet topraklarında kalın desem kalır mısınız? Kendi eviniz, kendi topraklarınız var" dedi.
YUNANİSTAN AÇIKLAMASI
Bakan Soylu Yunanistan ile ilgili şöyle konuştu:
"Biz Yunanistan’la aynı değiliz. Aynı siyasiler tarafından da yönetilmiyoruz. Ama ortak bir meseleyi birlikte yönetmeye çalışıyoruz. Ve biz samimiyiz. 2015 yılında her 100 göçmenden Yunanistan’a giden 10’unu yakalıyoruz. Şimdi kıyı ve deniz dahil olmak üzere 56’sını yakalayabiliyoruz. Biz bunu aynı zamanda insanlık için noktayı koymaya çalışıyoruz. Şunu çok net bir şekilde söylemek isterim: Bütün bunların birbiriyle ilişkisi vardır."
Bakan Soylu, Antalya’nın 12 buçuk milyon turist sayısıyla tarihi rekora gittiğini dile getirdi.
(İHA)