Yaşam

Bu mahalle tarih kokuyor

Kayseri-sivas yolu üzerinde bulunan halk arasında 'mancusun' olarak bilinen yeşilyurt mahallesi; taş evlerinden dar sokaklarına, kuşluklarından yer altı şehirlerine kadar tarih kokuyor.

Bu mahalle tarih kokuyor
08-01-2025 14:40

Kayseri’nin Melikgazi ilçesine bağlı olan ve halk arasında ’Mancusun’ olarak bilinen Yeşilyurt Mahallesi, taş evleri, dar sokakları, kuşlukları, yer altı şehirleriyle tarih kokuyor. Mahalleye girişten itibaren tarihi yapılar dikkat çekerken, gelen vatandaşları tepe üzerindeki sağlı sollu kuşluklar karşılıyor.


Kayseri-Sivas yolu üzerinde bulunan Yeşilyurt Mahallesi, 1950’li yıllarda yapılan taş yapıların üzerindeki yazıları, evlerin duvarlarında bulunan desenli güneşlikleri, dar sokakları, kuşlukları ile dikkat çekiyor. Mahalle hakkında bilgiler veren Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Kayseri İl Temsilcisi Prof. Dr. Osman Özsoy, "Hemen hemen Kayseri’ye 15 kilometre mesafede bir mahalle. Yeni ismiyle Yeşilyurt, eski ismiyle Mancusun. Fakat halk arasında kullanılan ismi Mancusun. Burası aslında Koramaz Vadisi’ne paralel olan, Gesi’nin içinden devam eden iki vadinin birleştiği kısımda olan bir yerleşim yeri. Dolayısıyla iki sert vadinin birleşme yerinde olmasından dolayı geçmişte sel felaketi yaşanmış. Etrafta görmüş olduğumuz yapıların çoğu taş yapılar. Çünkü etrafındaki platolarda oldukça fazla taş ocağı var. Yukarıda kesilen taşlar, aşağıda yapı olarak kullanılmış. Mahalleleri geleneksel Gesi, Ağırnas mahalleleri dokusunu göstermekte. Fazlaca kuşluklar var. Özellikle güney yamaçlarda Erciyes’i görecek şekilde boydan boya kuşluklar görüyoruz. Yine Gesi, Ağırnas, Turan gibi mahallelerde görmüş olduğumuz kuş evleri burada da son derece hakim. Zaman içerisinde tabii terk edilmiş ama yapı olarak neredeyse birebir aynı olduğunu görebiliriz" dedi. Mahallede akademik çalışmalar yapıldı


Kayseri’deki üniversiteler tarafından Yeşilyurt Mahallesi ile ilgili projeler yapıldığını aktaran Prof. Dr. Özsoy, "Mancusun’un yer üstü kadar yer altı yapıları da önemli. Çünkü bu da geleneksel bu bölge için. Çok fazla yer altı yapısı görmemiz, yer altı şehri görmemiz mümkün. Tabii bu doku Kapadokya’ya benzer özellik göstermekte. Evlerin üstten bağlantısı olmasa da alttan veya yandan diğer evlere bağlantısı olduğunu görüyoruz. Kültürel peyzaj kavramının son zamanlarda kullanılmaya başlamasıyla bu gibi yerleşim yerleri akademik açıdan da son derece ilgi kaynağı oldu. Şehrimizdeki üniversitelerden bir bölümü bölgeyi çalıştı. Proje olarak gördüğümüz tüm sokaklar, çatılar, ayakta kalan tüm yapılar işlendi" ifadelerini kullandı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER