Edinilen bilgiye göre, Bursa merkez Nilüfer ilçesi Görükle Sakarya Mahallesi’nde dün, Kamuran Pınar A. (44) isimli kişinin kirasını ödemediği gerekçesiyle mahkeme kararıyla eve gelen icra ekibi, dairenin kapısını çilingir yardımıyla açtırdı. Eve gelen ekipler, temizlik çalışmasına başladıkları sırada bir odanın kapısının kilitli olduğunu fark etti.
Kapıyı kırarak içeri giren temizlik görevlileri, çöplerle dolu odada baygın halde yatan bir çocukla karşılaştı. Çocuğun odada kilitlendiği ve tuvaletini dahi odaya yaptığının görülmesi üzerine sağlık ve polis ekiplerine haber verildi.
Çöp evde tutulan çocuk, olay yerine gelen sağlık ekibinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılarak tedaviye alındı.
Yapılan incelemeler sonucu çöp evde bulunan erkek çocuğunun Kamuran Pınar A.’nın kız kardeşi Yasemin A.’nın (38) oğlu olduğu ve isminin de Cem Muhammet A. (9) olduğu belirlendi.
Annenin yaşadığı bina yöneticisi: "Bir bataklıktan kurtarıldığı söyleniyor, diğer bataklığa atılıyor. Yazık günah"
Talihsiz çocuk, dün sabah saatlerinde anne Yasemin A.’ya teslim edildi. Annenin yaşadığı Gaye Sitesi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Arzu Ağlamaz Toker, yaşananları eleştirdi.
Cem Muhammet A.’nın, Yasemin A.’nın çocuğu olduğunu dün öğrendiklerini dile getiren Toker, “Bunun üzerine bazı yerlere müracaat ettik, çünkü Yasemin A.’nın evi de o evden farklı değil. Bir bataklıktan çıkarıp bir başka bataklığa atmanın alemi yok. Gerekli kontroller yapılmadan çocuk anneye teslim edilmiş. Hemen peşinden zaten müdahale edildi. Bizim müdahalemizden bir saat sonra polis geldi aldı çocuğu” dedi.
"Kötü bir evde oturmuyordu, ama yaşadığı evi kötü bir hale kendi getirmiş"
Dün sabah getirilen çocuğun, polis ekiplerince akşam 23-23.30 civarında tekrar alındığını aktaran Toker, “Şimdi gelen Sosyal Hizmetler annenin şartları iyileştirir, daha iyi bir yere taşınırsa çocuğu tekrar alabileceğini söylüyor. Biz de ona isyan ettik.
Bundan daha iyi bir şartta yaşamayacak. Sonuçta siteyi görüyorsunuz, çok düzgün, güzel bir site. O evi o hale getiren, 2018’den beri kendi oturuyor içerde, kendi getirdi. Çıktıktan sonra da ciddi bir tamirat lazım olacak oraya. Kötü bir evde oturmuyordu ama yaşadığı evi kötü bir hale kendi getirmiş. Site sakinleri olarak çocuğun anneye teslim edilmesini istemiyoruz. Çok keskin konuşmayayım, belki annenin de suçu yoktur belki onun da kendine göre problemleri vardır, onları bilemiyorum” diye konuştu.
Yasemin A.’nın 4 yıldır sitede giriş kat dairesinde yaşadığını dile getiren Toker, “İlk geldiğinde annesiyle birlikte, ’annemle birlikte oturuyoruz’ dedi. Kontrat yaptık. Ne çocuk varmış ne de çocukla alakalı bilgi vermiş. O zamandan beri çocuğa ablası bakıyormuş, söylediği o. Ondan sonrasında nasıl bir kopukluk oldu, ne yaşandı bilmiyorum ama çocuktan hiçbir zaman haberimiz olmadı. Basın buraya gelene kadar hiçbirimizin çocuktan haberi yoktu” ifadelerini kullandı.
"Ev çok berbat durumdaydı"
Yasemin A.’nın evinin de ablasının evinden bir farkı olmadığını söyleyen Toker, site sakinlerinin çok kez evden şikayetçi olduğunu kaydetti. Evin içinin ne halde olduğunu anlatan Toker, şöyle konuştu: “Yatak yok, yerde bir tane döşek var. Muhtemelen köpekle birlikte orada yatılıyor.
Evde bir sokak köpeği var. Aslında 1 tane değil, belli ki bu durumlardan dolayı evdeki hayvan sayısı azaltılmış. 25-30 tane kedi vardı. Evde perde yok, cam filmle kapatılmış. Kokudan girilmiyor. Bir senedir görevdeyiz, 1 senedir kat maliklerinden ciddi şikayet var evden gelen kokularla ilgili.
15 Temmuz’da kontratı doluyordu. Kışın ihtarnamemizi çektik gerekli tebligatı yaptık kontratın yenilenmeyeceğine dair. O da itiraz etmedi, ‘çıkacağım’ dedi. Ama çok berbat durumdaydı. Biz de içini bilmiyorduk, dışını görerek ’bu ev verilmez’ diyorduk.
Bugün içini de gördük. Nasıl Sosyal Hizmetler burayı kontrol etmeden o çocuğu buraya gönderdiler? Bizim haberimiz olmasaydı bu çocuk bu evde kaç gün kalacaktı? Bir bataklıktan kurtarıldığı söyleniyor, diğer bataklığa atılıyor. Yazık günah yani.
Bu çocuklar hepimizin çocuğu. O çocuğun da psikolojik durumu nasıl, ciddi bir tedaviye de ihtiyacı var.”
Çocuğu bizzat görmediğini, dün çıkarırlarken güvenliğin gördüğünü ifade eden Toker, “‘Küçücük bir top gibi bir şey arabada içeri sinmişti’ diyor. Çok fazla bir şey görememiş. Anlatıyor, ‘Badem aldım, mısır patlattım, çocuğa onları yediriyorum’.
Ciddi bir sıvı takviyesi lazım, uzmanlar daha iyi bilir ama böyle bir çocuk nasıl hastaneden çıkartılıp da hiç kontrolsüz anneye verilip otogardan otobüsten buraya yollandı onu da gerekli merciler herhalde cevabını verirler.
Vermezlerse de bizim evimizde görüntü var, o görüntüleri, evin içinin halini isteyen herkese de sunabiliriz. Bu çocuğu bu eve gönderen her kimse onun ihmali söz konusu bu görevde ve bizim haberimiz olmasa aynı hayvanların içinde bir tek döşeğin üstünde o çocuk aynı hayatı sürmeye devam edecek” diyerek tepki gösterdi.
“Hayvan barınağı gibi”
Annenin yan komşusu Osman Aygül ise, “Ben olayı haberlerden öğrendim. 3 günden bu yana kadın evde yoktu. 3 köpek 4 kedisi vardı ve kapısı kapalıydı. Bu çocuk nasıl burada barınacak diye düşündüm. Çocuğun çöp evden çıkıp hayvan barınağına geldiğini düşündüm.
Ev çok pis kokudan girilmiyor. Yanından geçerken burnumu kapatıyorum. Eşime gelerek, burada yaşadığını kimseye haber verilmemesi gerektiğini söylemiş. Bu kadın çocuğa hayatta bakamaz. Bambaşka bir dünyada yaşıyor” diye konuştu.
Anneden savcı talimatı ile alındı
Cem Muhammet A., Bursa’daki işlemlerinin ardından Antalya’da yaşayan annesine teslim edildi. Site yönetiminin başvurusu üzerine, savcılık talimatı ile Antalya Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne teslim edildi. Öte yandan, çocuğun sağlık sorunlarının bulunması nedeniyle Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Genel Çocuk ve Çocuk Gastroenteroloji Polikliniği’nden girişi yapıldı. Küçük çocuğun, Pediatri, Çocuk Ruh Sağlığı, Beslenme ve Diyet Polikliniklerini de kapsayan genel bir değerlendirmeye tabii tutulacağı kaydedildi.