Üzerlerine kanı andıran boya bulunan doktor gömleği giyen hekimler, sloganlarla saldırıya tepki gösterdi. Dr. Furtun anısına bir dakika saygı duruşunda bulunan doktorlar adına bir açıklama yapan Bursa Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ercan Ertürk, "Çok üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız. İktidarın uyguladığı sağlıkta dönüşüm programı biz sağlık çalışanlarının canına kasteden bir canavara dönüştü. Bu program sonucu gittikçe ağırlaşan bir iş yükü ve angarya ile karşı karşıyayız. Görev tanımı dışında, 'Sağlıkçı her işi yapabilir' mantığıyla çalışma yetmezmiş gibi çalışanlara şiddet son bulmuyor. Şiddeti kışkırtan uygulamalar olarak; sağlık hizmetine ulaşmak için her kademede ödenen katkı katılım payı, ilave ücretler giderek artmasını gösterebiliriz. Sağlık çalışanlarını itibarsızlaştıran ve şiddeti kışkırtan üslup değişmiyor. Şiddeti engellemek adına hiçbir adım atılmıyor. İnsan sağlığını değil, karı hedefleyen bu sistemde, ne yazık ki; şiddet son bulmuyor. Sağlık yöneticilerinin baskısı, sağlık çalışanlarının fiziksel ve ruhsal olarak yıpranmasına sebep oluyor. Biz hekimler ve sağlık çalışanları olarak can güvenliği istiyoruz. Yeni Ersin'ler, Göksel hocalar, Melike'ler ve Kamil'ler olmasın istiyoruz. Sağlıkta şiddetin sona ermesi için daha kaç kişi canından olacak? Siyasi iktidar sağlıkta şiddeti önleme yasasını ne zaman çıkaracak?" diye konuştu.
ENDİŞELİYİZ VE KORKUYORUZ
Son 10 senede 3 göğüs cerrahisinin görevi başında öldürüldüğünü belirten Göğüs Cerrahı Dr. Ertuğrul Güleç ise hekimlerin endişeli olduklarını dile getirdi. Dr. Güleç, şunları kaydetti: "İlk kaybımız Dr. Göksel Kalaycı'ydı. Dünya ve Türkiye'de göğüs cerrahisinin en büyük duayenlerinden biriydi, tabiri caizse bir akciğeri alır öbür tarafa takabilecek tecrübede bir insandı. İkinci kaybımız Dr. Ersin Arslan, genç bir arkadaşımızdı. Gaziantep'te çok önemli ameliyatlar gerçekleştirmişti. İnsan sevgisiyle dolu bir kardeşimizdi. üçüncü abimiz Kamil Furtun da çok önemli ameliyatlara imza atmıştı. Üçünün de ortak bir özelliği vardı; amansız hastalığa karşı hastaların ömrünü uzatmak için çaba harcıyorlardı. Maalesef ameliyatlarından sonra dünya standartlarında da olsa kayıplarımız olabilir. Türkiye'de de dünya standartlarıyla aynı oranda. Bir de ölüm hak, Allah'ın emri, fakat ölümü reddetmek işte bu. Ölümü reddeden hasta yakınlarının umarsızca vahşi bir takım davranışlarıyla üç meslektaşımızı kaybettik. Bu ölümü reddetmek, ölümün Allah'tan değil kuldan geldiğini düşünerek bir kişiye angaje olup, o kişiye zarar vermektir. Rahmetli hekimlerimizin acılarını hekim yakınlarımız nasıl hissedecekler, nereye koyacaklar? Çünkü daha bu insanların yaşayacakları daha ömürler vardı, aileleriyle birlikte geçirecekleri zaman, yapacakları ameliyatları vardı. Bunları nasıl geri getireceğiz, bilmiyorum. Endişeliyiz, korkuyoruz ve çok üzgünüz."
Bursa Tabip Odası, Kamil Furtun cinayetinin ardından sağlıktaki şiddet olaylarına tepki göstermek amacıyla Pazartesi günü yürüyüş düzenleneceğini duyurdu.