Spor kulüpleri esas olarak aşağıdaki sebeplerden dolayı şirketleşme yoluna gitmişlerdir
- Büyük bütçelerin dernek olarak yönetiminin zorluğu,
- Kurumsallaşma ve profesyonelleşme,
- Halka arz,
- Dernek konumunda iken yapılamayan ticari faaliyetlerde bulunabilmek,
- Bağlı oldukları spor kulüplerine direkt olarak fon kaynağı sağlayabilmek,
- UEFA’nın 2004/2005 sezonundan itibaren lisans hakkı için zorunlu kıldığı kriterlere uyum açısından kurumsal yönetim ilkelerini uygulayabilmek,
- Uluslararası markalaşabilmek,
- Kredi temini kolaylığı yaratabilmek,
Spor kulüplerinin şirketleşmesinde taraftar gücü, sportif başarı ve deneyim, gayrimenkul ve altyapı varlığı, kamuoyundaki itibar, ulusal ve uluslar arası ölçekteki hayran potansiyeli artı değerler olarak görülmektedir.
Aynı kapsam içerisinde var olan dezavantajlar ise başarıların ticari getiriye dönüşmemesi, mali ve idari yönetimde organizasyon eksiklikleri, planlama ve strateji yoksunluğu, geleceği ipotek altına alan ölçüsüz borçlanmalar, yönetimde kalite erozyonu, bağımsız denetim ve saydam bütçe eksikliği olarak görülebilir. Dolayısıyla ehil ellerde bulunmayan bir ANONİM ŞİRKET’in şapkadan tavşan çıkarması beklenmemelidir.
Ancak ;Dernek modeline göre ehil ellerde bulunma olasılığı çok daha yüksek olan şirketleşme modeli doğru uygulanarak, şirket yönetim kurulu üyeleri ihtiraslarını,egolarını bir kenara bırakıp futbol aklı ve finans aklı delege etme zorunluluğu ve bütçe aşımı yapılmayacağı ibaresi anasözleşmeye mutlaka eklenmelidir.
Zira ehil ellerde gerçekleşmeyen şirketleşmenin sonuçları aşağıdadır ;
Türkiye’de Şirketleşme
Türkiye’de şirketleşme yoluna giden spor kulüpleri incelendiğinde ise ;
Malatyaspor, Türkiye’de futbol kulüplerinin şirketleşmesinde ortaya çıkan ilk spor kulübü olduğu görülmektedir. Malatyaspor, futbol şubesini, kurduğu Malatyaspor A.Ş’ye devretmiştir. Ancak Malatya Spor A.Ş. 1. ligden düşmesinin ardından tasfiye edilmiştir.
Çanakkale Dardanelspor A.Ş. 1996-1997 sezonunda şirketleşerek Dardanel Spor Faaliyetleri Anonim Şirketi adını almış sonrasında iflas etmiştir.
Karşıyaka Spor Kulübü A.Ş., 1998 yılında Holding’e devir olarak anonim şirkete dönüştürülmüştür. Holding ile bünyesindeki bazı şirketlerin ortak olduğu şirkete Karşıyaka Spor Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. adı verilmiş ve iflas etmiştir
Adanaspor A.Ş., 1998 yılında şirketleşerek Adanaspor Spor Faaliyetleri Anonim Şirketi adını almış ve 2005 yılında ekonomik sıkıntılardan dolayı iflas etmiştir. Ancak 2004 yılında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonununa devredilmesiyle kulüp 2. lige düşerek tasfiye edilmiştir.
Vanspor şirketleşerek şirket konuma geçerek sınır ticaretinden ve işlettiği lokantalardan elde ettiği gelirleri kulübe aktarmıştır. Ancak valilik şirketi özelleştirme yoluna gitmiştir.
Göztepe Spor Kulübü’nün futbol şubesi 1998 yılında şirketleşerek Göztepe Spor Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. adını almıştır. Futbol faaliyetlerini Anonim Şirket bünyesinde sürdürmeye başladıktan sonra yapay bir yükseliş yaşayan kulüp iflas ederek Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilmiştir. Şirketleşen ve halka açılan Glatasaray,Trabzonspor ,Beşiktaş ,Fenerbahçe gibi takımlar borca batık olup teknik anlamda iflas durumundalar.
Görüldüğü üzere SORUN DERNEK KALMAK YADA ŞİRKETLEŞMEK DEĞİL ,SORUN KULÜPLERİN BASİRETLİ TACİR DİYE NİTELENDİRDİĞİMİZ EHİL İNSANLARIN KONROLÜNDE OLMAMASIDIR. Türk futbol kulüplerinde direksiyonda uzmanlar değil meraklılar olduğu sürece ŞİRKET OLMANIN HİÇBİR FAYDASI OLMAYACAKTIR.
Bu doğrultuda Sayın Fuat Kumova nın şirketleşme modeli fikri Bursaspor gerçeklerine en uygun şirketleşme modelidir . Şirketleşme sonrası 50.000lot un 10.000TL hisseler ile satışa arzı şirketleşmeye tabana yayan bir şirketleşme modelidir.Daha yüksek örneğin 1.000.000TL bedelli 500 hissenin satışı şirketi belli bir zümrenin elinde tutup zenginler kulübünün Ticari kaygısına dönüşmesine sebebiyet verecektir .
Yine Sayın Fuat Kumova nın en yüksek 5 hissedarın Yönetim Kuruluna seçilmesi fikri ile anasözleşmede mutlaka futbol aklı ve finans aklı seçilmesi zorunluluğu getirilerek yönetim kurulu üyelerini sadece denetim mekanizmasında tutup işin icrasının uzmanları tarafından yerine getirilmesi kurumsallığında ilk adımı olacaktır .Yönetim Kurulu şirket profesyonelleri arasında ( futbol aklı - finans aklı ) sadece köprü vazifesi görmeli ve denetim yapmalıdır .
Bu doğrultuda Şirket Anasözleşmesine şirket yönetim kurulu üyelerinin Anayasa gibi uymaları durumunda bu tarz bir şirketleşme modeli Bursaspor un önüne açabilecektir.
Tüzüğümüz gereği Yönetim Kurulları iştirak halinde AŞ kurma yetkisine sahip olmakla beraber Profesyonel Futbol şubesinin devri ise Genel Kurulun onayına tabidir ve Genel Kurula sağlayacağı fayda detaylı izah edilmelidir.