Türkiye’nin ilk kamplı film festivali olan Çalı Köy Filmleri Festivali geniş katılımla başladı. Nilüfer Belediyesi ile Çalı Çevre ve Kültür Derneği (ÇEKÜDER) iş birliği ile Çalı Futbol Sahası’nda doğayla iç içe ortamda gerçekleşen festival, bu yıl kamplı yapılıyor. 31 Temmuz’da sona erecek olan Çalı Köy Filmleri Festivali’nın açılışı “Film Müzikleri” konseri ile oldu. Ceren Toksöz’ün solistliğini yaptığı konserde katılımcılar, unutulmaz film müzikleriyle nostalji dolu anlar yaşadı.
Konserin ardından açılış konuşmasını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, sinema tutkunlarını, yazın en sıcak günlerinde doğayla iç içe, yıldızların altında yedinci sanatla buluşturmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.
Türkiye’nin ilk kamplı film festivali olan Çalı Köy Filmleri Festivali’nin pandemi nedeniyle verilen aradan sonra bu yıl yine kamplı yapıldığına dikkat çeken Başkan Erdem, “İsteyenlerin doğanın kucağında yoga yaparak güne başlayacağı festival etkinlikleri, kısa ve uzun metrajlı film gösterimleri, yönetmen söyleşileri, çeşitli atölye çalışmaları ve konserlerle bize dolu dolu bir hafta sonu yaşatacak.
Türkiye’nin ilk köy filminin çekildiği Çalı’da sinema adına böyle bir festivale ev sahipliği yapmaktan, değerli yönetmenlerimizi burada ağırlamaktan ve birbirinden güzel filmleri sizlerle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.
Başkan Erdem katılımcılardan tek isteklerinin kültür-sanat etkinlikleriyle daha çok buluşabilmek için, maske-mesafe-hijyen kurallarına dikkat etmeleri olduğunu da sözlerine ekledi.
"Festival, yıllardır çok özel bir yol aldı"
ÇEKÜDER Başkanı Kadir Can Kiraz da Çalı Köy Filmleri Festivali’nde sinema tutkunlarını ağırlamaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirterek, festivale verdiği destekten dolayı Nilüfer Belediyesi’ne teşekkür etti.
Yönetmen ve Çalı Köy Filmleri Festivali Kısa Film Yarışması Ana Jüri Üyesi Banu Sıvacı da, Çalı Köy Filmleri Festivali’nin bir parçası olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Sıvacı, “Muhsin Ertuğrul’un yönettiği ve o dönemlerde tamamen erkek egemen olan Türkiye sinemasında, Cahide Sonku’nun ilk kadın yıldızı olarak imza attığı güzel filmden ilham alarak çevre duyarlılığı ve açık havanın etkisini sinema ile birleştiren festival, yıllardır çok özel bir yol aldı.
Çalı Köy Filmleri Festivali, film gösterimleri, atölyeler ve konserlerin yanı sıra kısa filmcilerin seyirciyle buluşabilmesi ve desteklenmesi adına önemli bir etkinlik” diye konuştu. Konuşmaların ardından Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Banu Sıvacı’ya plaket vererek teşekkür etti.
3 gün sürecek festivalin açılış gecesinde konuşmaların ardından Reis Çelik’in “Ölü Ekmeği” isimli filmi izlenime sunuldu. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de, festivale katılan 7’den 77’ye her yaştan sanatseverle birlikte “Ölü Ekmeği” filmini ilgiyle izledi.
"Belgesel ve sinema yanı olan bir film"
Film gösteriminin ardından yönetmen Reis Çelik ve filmde rol alan Şilan Düzdaban ile Çağla Acar’ın katılımıyla söyleşi gerçekleşti. Anadolu’da bir gencin büyüme ve var olma hikayesini anlatan filmin ismini, öğretmeni olan yazar Dursun Akçam’ın kitabının ismi olan “Ölü Ekmeği” verdiğini belirten Reis Çelik, filmin türünün de dökü drama olduğunu söyledi.
Çelik, “Film, biraz belgesel, biraz sinema yanı olan ikisinin birleştiği bir film. Bu ülkenin yaşadığı gerçeklerden biri olan yoksulluğu, insanların nasıl geliştiğini anlatmak üzere bir hatırlama filmi diyebiliriz. Bunlar, benim yaşadığım şeyler. Aşıkların içinde çok yer aldım.
Söz, insanı insan yapan temel varlıktır. Sözü aradan çektiğiniz zaman insanı diğer canlılardan, otlardan, hayvanlardan farkı olmayan bir canlı olduğunu görürsünüz. Sözü, sözün derinliğini kaybedersek, insanı kaybetmiş oluruz. Onun için ona ithafen bir film olarak düşündüm ben bunu” diye konuştu.
"Yerelin aynı zamanda dünyanın evrenseli olduğuna inanıyorum"
Müzisyenlik yönünün de olduğunu söyleyen Reis Çelik, bütün filmlerinin asıl müziğini, senaryoyu yazarken kendisinin yaptığını belirtti. Filmlerinde müzik ögesini önde tutmaya dikkat ettiğini söyleyen Çelik, “Bu bir müzik filmi. Çünkü aşıklık geleneği bunun üzerine kurulmuş olan bir şey.
Çocuğun, sözü ve müziği öğrenme süreci üzerine kurduğumuz için hem zorlayıcı bir yolculuktu hem de anlatmaya çalıştığımız konu da buydu. Yerelin aynı zamanda dünyanın evrenseli olduğuna inanıyorum. Dünyanın en ünlü şarkıcısının sesi aslında kendi köylü sesidir ama o dünyaya yayıldığı için biz onu evrensel olarak kabul ediyoruz. Çünkü dünyanın tamamını topladığınız zaman evrensel olur” dedi.
Tavsiyelerde bulundu
Sinema ve sanat yapanlara da tavsiyelerde bulunan Reis Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir hikayem var ama acaba dünya bunu anlar mı diye bakmamak gerekiyor. Çünkü sizin içinizde var olan ve yansıtmak istediğiniz her duygu ve düşüncenin, evrensel olduğuna inanın. Yerelin aynı zamanda dünyanın evrenseli olduğuna inanıyorum.
Dünyanın en ünlü şarkıcısının sesi aslında kendi köylü sesidir ama o dünyaya yayıldığı için biz onu evrensel olarak kabul ediyoruz. Çünkü dünyanın tamamını topladığınız zaman evrensel olur. Herhangi bir köydesiniz diye sizin dünyada varlığınızı reddetme şansı kimseye haiz değildir.
Cesaretle yaklaşmak, en güzel şekilde nasıl anlatabiliriz, görsele çevirebiliriz diye bakmak gerekiyor.”
Oyuncular Şilan Düzdaban ile Çağla Acar da böyle bir festivalde yer almaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Düzdaban ve Acar, filmin çekim aşamasında yaşadıkları duyguları da katılımcılarla paylaştı.
Söyleşinin ardından Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Nejla Aslan, yönetmen ve oyunculara teşekkür etti.
Çalı köy Filmleri Festivali’nin ilk gününde Emre Kayış’ın Anadolu Leoparı isimli filmi de izleyicilerle buluştu. Sinema meraklıları güzel yaz akşamında bir gecede iki filmi açık havada izleme keyfini doya doya çıkardı.