Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bölücü örgütün şehirlerimize ve belediyelerimize çökmesine izin vermedik. Terör, özgürlüğün, hukukun ve demokrasinin düşmanıdır. Demokrasi ile terör aynı kapta bulunmaz. Bir tarafta halkın seçtiği belediye başkanı, diğer tarafta ne üdüğü belli olmayan belediye başkanı olmaz" dedi.
Artuklu Kapalı Spor Salonunda AK Parti Mardin 8. Olağan İl Kongresine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye konusu ve teröre bulaştıkları için kayyum atanan belediyelere değindi. Erdooğan, konuşmasına Mardin’in tarihi ve kültürü ile başladı. Erdoğan, "Medeniyetimizin anıt şehri, müze şehri, gönül şehri Mardin’de bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Rabbim Mardin ile birlikte Mardinli kardeşlerimizin de yolunu açık etsin. Tam bir muhabbet ikliminde gerçekleştirdiğimiz il kongremizin hayırlı olmasını diliyorum. Görevi devreden arkadaşlarımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Mardin teşkilatımızın her bir neferinden büyük hizmet bekliyoruz. Burada şunu söylemek istiyorum Mardin asla sıradan bir şehir değildir. Mardin Türkiye’nin özüdür. Mardin’in bir mahallesi Bursa ise bir mahallesi Adana’dır. Bir mahallesi Saraybosnaysa diğeri Halep’tir, Hama’dır, Humus’tur. Bir nakışı Abbasi ise diğer nakışı Selçuklu’dur, bir nakışı Artuklu ise diğer nakışı Osmanlı’dır. Mardin her köşesi tarihten asırlık bir hatırayı taşıyan medeniyetler beşiğidir. Mardin ile aramızın bozulmasına izin vermeyiz kimse boşuna heves etmesin. Mardin’e namahrem ellerin uzanmasına göz yummayız. Mardin üzerinde farklı hesap yapanlar dün olduğu gibi yarın da hüsrana uğrayacaktır. Bu şehir sinesinde yüzlerce yıldır barış içinde yaşattığı farklı inançlarla tüm dünyaya hoşgörü dersi vermektedir. Mardin birliğin dayanışmanın huzurun şehri olmaya devam edecektir. Kıymetli yol ve dava arkadaşlarım bundan yıllar önce uzun ince bir yola çıktık. Gayemiz milletin hayallerini yeşertmek içindir. Her şey milletimiz içindir. Bizimle aynı yöne bakan bu yolu bizimle omuz omuza yol yürümek isteyenlere kapımızı açtık. Bütün ayrımları elimizin tersiyle ittik. Siyasi rakiplerimizin uzlaşmaz tavırlarına rağmen biz daima yapıcı olmaya gayret ettik laf üretmek yerine iş üretmeye çalıştık. Milletimize eserlerimizi hizmetlerimizi yatırımlarımızı anlatmaya çalıştık. Bizden daha çok icraatlarımız konuşsun istedik. Eserlerimiz projelerimiz anlatılsın istedik" diye konuştu. "Kirli oyunlara, saldırılara, kalleşliklere ve ihanetlere rağmen yolumuzdan dönmedik"
Seçim döneminde korkutarak değil, projelerimizle milletimizin karşısına çıktık diyen Erdoğan, "Bu anlayışla iktidardaki 22 yılımızı başarı ile tamamladık. Yolumuza konulan engelleri tek tek aşarak bu günlere geldik. Kirli oyunlara saldırılara, kalleşliklere ve ihanetlere rağmen yolumuzdan dönmedik. Şunu herkesin bilmesini isterim AK Parti’nin hamuru samimiyetle yoğurulmuştur. AK Partinin kurucu değerleri samimiyettir dürüstlüktür. AK Parti’nin en büyük özelliği olduğu gibi görünmesi ve göründüğü gibi olmasıdır. Bizim de hatalarımız kusurlarımız olabilir, milletin gönül frekanslarını kaçırdığımız istisnai durumlar olabilir ama siyasi hayatımızın hiçbir döneminde milletimize sırtımızı çevirmedik. Nasıl büyük bir aşkla yola çıkmışsak bugün de yolculuğumuzu sürdürüyoruz. Tüm Türkiye için eser ve hizmet üretiyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın birlikteliğinin anlamı her geçen gün daha da netleşiyor. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizim varlık sebebimiz milletimizin asırlık beklentilerini hayata geçirmektir. İnsanımıza refaha ulaştırmak için uğraşıyoruz. Reformlarla bu misyonu yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu uğurda hangi bedelleri ödediğimizi Mardin çok iyi biliyor" şeklinde konuştu. "Sırtını millet yerine dağa, silaha, teröre yaslayanlar hiçbir zaman demokrasiyi istemediler"
Konuşmasında CHP ve DEM Partiye göndermede bulunan Erdoğan, "CHP’nin sokak olaylarından mahkeme kapılarını aşındırmasına kadar neler yaptığını hepimiz biliyoruz. Kürt düşmanı CHP’nin yaptıklarını unutmadık. Terörün bitmesini asla istemediler. Sırtını millet yerine dağa, silaha, teröre yaslayanlar hiçbir zaman demokrasiyi istemediler. 9 yıl önce attığımıız adımlara terör örgütlerinin karşılığı caddeleri şehirleri bombalayarak çukur terörü oluşturmak oldu. Devlet olarak bu alçaklığa elbet müsaade edemezdik. Bölücü örgütün şehir eşkıyalığını açtıkları çukurlara gömdük. Belediyelerin sağladığı kaynakların bir daha teröristlerin eline geçmemesi için her türlü kararı aldık. Meşru zeminde siyaset yapmak ülkeye ve milleti hizmet etmek isteyenlere her türlü desteği sunuyoruz. Şehirlerine hizmet için çalışanlara destek olmayı görevimiz olarak biliyoruz. Bölücü örgütün şehirlerimize ve belediyelerimize çökmesine izin vermedik. Terör, özgürlüğün, hukukun ve demokrasinin düşmanıdır. Demokrasi ile terör aynı kapta bulunmaz. Bir tarafta halkın seçtiği belediye başkanı diğer tarafta ne üdüğü belli olmayan belediye başkanlığı olmaz. Buna müsamahama etmeyiz. Halkın iradesini örgütün komiserliğine teslim edenlerden şehir emin olmaz, Özer ve CHP yönetimi bu yalın görevi görmek istemiyor. Belediye başkanı olarak aday gösterilmesi, seçilmenin kuralları belliyken maalesef bu kurallar yok sayılmıştır. Devlet önlem alınca da birileri hemen bağırmaya başlıyor. Sandıkta milletten aldıkları yetkiyi millet için kullananlarla hiçbir sorunumuz yok. Terör baronlarına boyun eğmeyenlerle sorunumuz asla yok. Başında oldukları belediyeleri bölücü örgütün arpalığına çevirmeyenlerle sorunumuz yok. Ama bunlara dikkat etmeyenlerle sorunumuz vardır ve olacaktır" ifadelerini kullandı. "Suriye’de 61 yıllık karanlığın ardından özgürlüğün şafağı sökmeye başlamıştır"
Hassas bir dönemden, çok zor bir kavşaktan döndüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "60-70 yılın en büyük kırılmalarını yaşıyoruz. Bu fırtınalı sularda Türkiye’nin kılına zarar gelmemesi için büyük bir dikkat gösteriyoruz. Atacağımız adımların uzun vadeli sonuçlarını hesaplıyoruz. Bu güne kadar nemelazımcılık yapmadık şimdi de yapmıyoruz. 910 kilometre uzunluğunda sınırımızın olduğu Suriye ile ilk günden beri hep yakından ilgilendik. Tüm dünyanın sırtını döndüğü 5 milyon Surileyi kardeşimizi bu topraklarda misafir ettik. Biz ensarız onlar muhacir dedik. CHP gelir gelmez sizi tekrar Suriye’ye süreceğiz diyordu. Biz paylaşmanın bereketine inandık. 13 yıl boyunca ilkeli, vicdanlı davranarak millet ve ülke olarak son asrın en çetin savaşını verdik. Ey batı siz ne yaptınız siz böyle bir kapı açtınız mı, hayır, ama biz açtık. 61 yıllık karanlığın ardından Suriye’de özgürlüğün şafağı sökmeye başlamıştır. Arap, Türkmen, Kürt, Sünni, Hiristiyan demeden Suriye halkının tamamı geleceklerine daha bir güvenle bakıyor. Ey CHP dikkat et biz bu kardeşlerimizi kovmadık isteyen dönebilir dedik. Türkiye’yi yalnız kalmakla suçlayanlar şimdi bunun ne kadar değerli bir yalnızlık olduğunu ikrar ediyor. Milletim şunu bilsin ki başka konularda da zaman bizi haklı çıkacaktır. Dış politikada ekonomide terörle mücadelede ve diğer kritik olaylarda biz haklı çıkacağız. Mazlumun yanında saf tuttukça inanıyorum ki Rabbim de milletimizin önünü açacaktır. 13 yıllık zorlu bir mücadelenin ardından 61 yıllık Baas rejimini deviren Suriyeli kardeşlerimin barışın, huzurun hakim olacağı bir Suriye inşa edeceğine inanıyorum. Suriye’nin yanında olmaya devam edeceğiz. Muhalefetin çapını görmek için sadece Suriye’ye bakmak yeterlidir. Bölgemizde olup bitenleri takip etmiyorlar. Belediyelerin rant kavgasına öyle kendilerini kaptırmışlar ki çevrelerinde olup bitenden haberleri yok. Düşünebiliyor musunuz Esad ülkesinden kaçtığı zaman ana muhalefet partisi genel başkanı çıkıp görüşme çağrısı yapıyor. CHP’den hiçbir mantıklı açıklama gelmedi. CHP yönetimi Şam’daki dostlarını bir gecede kaybetmenin şokunu hala atamadı. Eline mikrofon alan herkes konuşuyor ama ne söyledikleri belli değil. Özel’in ne söylediği hiç belli değil. Kulağına ne fısıldanıyorsa onu söylüyor. CHP’de genel başkan değişse de iş bilmezlik CHP geleneği olarak varlığını aynı şekilde devam ediyor. Gördüğümüz kadarıyla CHP seçmeni bay Kemali arar oldu. Önümüzdeki dönemde bunların cilaları daha fazla dökülecek. Kurdukları her cümlede makyajları daha da dökülecek" dedi.