Gündem

Depremzede aile en son 6 günlükken gördükleri bebeklerine 40'ıncı gününde kavuştu

Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay'da yakalanan aile, en son 6 günlükken hastanede tedavi altında gördükleri bebeklerine 40'ıncı gününde kavuştu.

Depremzede aile en son 6 günlükken gördükleri bebeklerine 40'ıncı gününde kavuştu
11-03-2023 12:57
Ankara

Konya'nın Ereğli ilçesinde yaşayan ailenin bebeği, 31 Ocak'ta Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesinde dünyaya geldi. 6 Şubat'ta yaşanan depremde, Yunus Umut adı verilen bebek tedavi için hastanede kuvözde tutulurken, ailesi enkaz altında kaldı.

Enkazdan kendi imkanlarıyla çıkan aile, hastanenin tedbir amaçlı boşaltılması nedeniyle bebeklerine ulaşmak için ilgili kurumlara başvurdu.

Aile, Yunus Umut'un tedavisinin sürdürülmesi için önce Adana'ya, sonra da Cumhurbaşkanlığı uçağıyla 13 Şubat'ta Ankara Etlik Şehir Hastanesine sevk edildiğini öğrendi.

Yunus Umut bebeği Ankara'daki tedavisinin ardından 23 Şubat'ta teslim alan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, aileyle iletişime geçti. Bakanlığın aldığı DNA örneği uyuşunca aile, bebeğine 40 günlükken kavuştu.

Pursaklar Saray Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğünde gerçekleşen buluşmada, 19 yaşındaki anne Emel Tican, 34 gün sonra gördüğü bebeğini sevinç gözyaşlarıyla kucağına aldı.

"Hep umudumuz vardı"

Eşiyle aynı mutluluğu yaşayan 23 yaşındaki baba Hasan Tican da depremden sonra gittikleri hastanede, Yunus Umut'un Adana'ya sevk edildiğini öğrendiğini anlattı.

Yunus Umut bebeğin en son Ankara'da olduğunu öğrendiğinde kendisinden istenen DNA örneğini hemen verdiğini belirten baba Tican, "Çocuğumun burada olduğunu arayıp söylediler. Ben de teslim almak için geldim. Bu süre içerisinde sabrettim, Allah'a dua ettim. Umudumu hiç kesmedim. DNA testinden sonra çocuğumun yaşadığını öğrendim. Eşim de herkese 'Oğlum yaşıyor.' diyordu. Hep umudumuz vardı. Eşim ilk öğrendiğinde Allah'a şükretti. Çok mutluyum. Eşim de şu anda çok mutlu." dedi.

"Anne ve babanın Hatay'da olduğunu öğrendik"

Ankara Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Bekir Koçyiğit ise Yunus Umut bebeğin tedavisi devam ederken sosyal hizmet uzmanlarıyla sürekli hastanede bulunduklarını, tedavinin ardından bebeği hastaneden aldıklarını anlattı.

Çocukları aileleriyle buluşturmak için DNA örneği istediklerini aktaran Koçyiğit, "Anne ve babanın Hatay'da olduğunu öğrendik. Anne ve babanın kan örneklerinin Adli Tıp'a teslim edilmesini istedik. Kan örnekleri eşleşti. Bu eşleşme sonrasında babaya buraya gelip çocuğunu alabileceğini söyledik." diye konuştu.

"Bütün çocuklarımızın DNA testlerini aldık"

Sürecin tamamlanmasının ardından mahkemece Yunus Umut için alınan koruma kararının kaldırıldığını aktaran Koçyiğit, kolluk kuvvetleri eşliğinde bebeği anne ve babasına teslim ettiklerini bildirdi.

Ailenin Konya'da yaşadığını, çocuğun gözetimi için "Çocuklar Güvende" programı kapsamında Konya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne yazı yazacaklarını belirten Koçyiğit, şunları kaydetti:

"Çocuğumuzu ve ailemizi Konya'da takip edeceğiz. Ankara'da DNA testi yapıp ailesiyle, babasıyla kan örneklerini eşleştirdiğimiz 9'uncu çocuğumuz oldu. Buradaki bütün çocuklarımızın DNA testlerini aldık, örneklemeleri Adli Tıp'tadır. Diğer illerdeki arkadaşlarımızla birlikte çalışıyoruz.

Hangi bölgeden çocuklar enkaz altından çıktıysa o bölgelerdeki çalışmalarımızın karşılığında bugün de gördüğünüz gibi anne-babayla birlikte çocuğumuzu eşleştirdik. Bundan sonra da bu şekliyle tamamen yasal zemin üzerinde hem biz hem sağlık hem kolluk hem de adli süreçlerle birlikte çocuklarımızı aileyle buluşturuyoruz. Bu süreçlerin dışında çocukların başka bir şekilde 3'üncü, 4'üncü şahıslara teslim edilmesinin mümkün olmadığını sizler de gördünüz."

"Şu an itibarıyla 0-1 yaş aralığında 11 çocuğumuz var"

Koçyiğit, bir gazetecinin "Ankara'daki kurumunuzda kaç depremzede çocuk yaşıyor?" sorusuna şu cevabı verdi:

"Kurumda kalan çocuk sayımız farklıdır. Her gün azalıyor. Şu an itibarıyla 0-1 yaş aralığında 11 çocuğumuz var. Onunla birlikte bir de yakınlarına teslim ettiğimiz 29 çocuğumuz var. Orada da takip ettiğimiz süreç bu sıfır yaş grubu gibi. 5 yaş üzerinde kendisini rahatlıkla ifade edebilen, akrabalarını tanıyan, aynı zamanda MERNİS, milli eğitim sitemi ve diğer sistemlerle birlikte Bakanlığımızın kurduğu yüz tanıma sistemiyle eşleştirme yaparak teslim ettiğimiz çocuk sayımız da 29'dur."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER