Yıldırım, diş eti hastalığının belirtilerini şu şekilde sıraladı, "Diş fırçalama sırasında kanayan diş etleri, kırmızı, şiş ve hassas diş etleri, dişlerden kolaylıkla ayrılabilen, uzaklaşan diş etleri, dişler ve diş etleri arasında iltihabi akıntı ve sürekli kötü ağız kokusu gibi bulguların olabilir" dedi.
Yıldırım, diş eti hastalıklarının kendi kendine iyileşemeyeceğini ifade ederek,"Antibiyotik, gargara, vitamin gibi tedavilerle iyileşmez. Mutlaka bir diş eti uzmanı tarafından tedavi edilmesi gerekir. Erken dönemde teşhis edilmesi diş etleri kadar dişlerin de sağlığını koruyacaktır. Periodontal hastalıkların ana nedeni bakteri plağı olmakla beraber, sigara, sistemik hastalıklar, ilaçlar, stres ve beslenme gibi diğer unsurlar da diş eti sağlığını etkileyebilir. Ergenlik, hamilelik ve menapoz bu özel dönemlerde hormonlarda meydana gelen değişimlerden dolayı vücuttaki pek çok dokuda olduğu gibi diş eti dokusunda da etkilenmeler meydana gelir ve bu durumda dokuların mikroorganizmalara karşı cevabı daha fazla olur. Bu nedenle, bu dönemlerde günlük diş fırçalama ve diş ipi kullanımına ekstra özen göstermek çok büyük önem taşır. Diyabetli hastalarda enfeksiyon gelişme riski yüksektir. Bu nedenle diyabetlilerde periodontal hastalıklar daha kolay gelişebilir ve daha şiddetli yıkıma yol açabilir. Özellikle kontrol altında olmayan diyabette periodontal hastalığın şiddeti ve doku yıkımı daha da artmaktadır. Bazı ilaçlar diş etinde özel değişiklikler meydana getirerek ve ağız içi diğer dokuları etkileyerek ağız sağlığı üzerinde olumsuz etki gösterirler. Bunlar; doğum kontrol hapları, antidepresanlar, bazı tansiyon-kalp ilaçları, bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar, sara tedavisinde kullanılan ilaçlar, astım tedavisinde kullanılan ve kortizon içeren sprey formundaki bazı ilaçlar. Böyle bir durumda diş hekimi ve tıp doktoru konsültasyon yapmalıdır" şeklinde konuştu.
(Onur Erden/İHA)