Bursa

Dönüşüm kilitlendi, vatandaş zorda

Bursa’da mahkeme kararıyla durma noktasına gelen kentsel dönüşüm uygulamaları gündemini korumaya devam ediyor. Kentsel dönüşüm projelerinde yaşanan gelişim bina dönüşüm çalışmalarını durdurdu, meydana gelen bu duraksama önce vatandaşı sonra müteahhitleri zora soktu.

Dönüşüm kilitlendi, vatandaş zorda
03-10-2017 12:50

EKOhaber Gazetesi

Kentsel dönüşümün başlatılması amaçlanarak, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Bakanlık yetkisine dayanarak verdiği ek 0.50 emsal artışıyla ilgili sorunların baş göstermesi, kentsel dönüşüm inşaatlarını durma noktasına getirdi.

Bursa’da devam eden kentsel dönüşüm uygulamalarının ilgili STK’lar ve Nilüfer Belediyesi’nin itirazlarıyla mahkeme tarafından durdurulmasına sert tepki geldi. Büyükşehir Belediyesi ile Nilüfer Belediyesi’ne karşı karşıya getiren kentsel dönüşüm çalışmalarında, Şehir Plancıları ve Mimarlar Odası’nın ortak açıklaması yeni boyut kazandırdı. Şehir yapısında söz sahibi olan otoriteler, kentsel dönüşümün lokomotifi olacak projeler ürettiklerini savunurken, diğer görüşlerde ise kentsel dönüşüm değil, kentsel yenileme yapıldığı görülmeye devam etti.

Ortada ciddi bir mağduriyet olduğu görülen kentsel dönüşümle ilgili son gelişmelerde ciddi sorunların yol yakınken önlenmesi gerektiği altı çiziliyor. Edindiğimiz bilgiler ışında, kentsel dönüşüm ve yenileme ile ilgili olarak işlemler sırasında ortaya çıkan bu tecrübelerle vatandaşlar, müteahhitler, akademik odalar ve yerel yönetimlerince ortaklaşa çözülmesi istendiğini bir kez daha söylemek adına,  Bursa yapılaşmasında söz sahibi olan tüm yetkililer, kentsel dönüşümün duruşunu değerlendirdi.

RECEP ALTEPE: ‘İnsanların hayatlarıyla oynamayın’

Bursa’da devam eden kentsel dönüşüm uygulamalarının ilgili STK’lar ve Nilüfer Belediyesi’nin itirazlarıyla mahkeme tarafından durdurulmasına sert tepki gösteren Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, alanı ne olursa olsun hiçbir kurum ya da kişinin insan hayatıyla oynamaya hakkının bulunmadığını söyledi. Bursa’daki kentsel dönüşümün devletin verdiği yetkiyle gerçekleştiğini, uygulamalarda herhangi bir hukuksuzluğun bulunmadığını ve atılan tüm adımların insanların hayatlarını kurtarmaya yönelik olduğunu vurgulayan Recep Altepe, “Kimsenin vatandaşı ölüme gönderme hakkı yok. Eğer burada yasa dışı bir şey olsa, devlet yetki vermez. Bir şeyler ters gitse, uygulama olmaz. O yüzden buradan çağrıda bulunuyoruz. Vatandaşı mahkemeye vererek süreci aksatmayın. İnsanların hayatlarıyla oynamayın” dedi. Nilüfer’de başlatılan kentsel dönüşüm uygulamalarının ilçe belediyesinden alınan ruhsatla başlatıldığını hatırlatan Başkan Recep Altepe, “Yıkım ruhsatı veriliyor, evler tahliye ediliyor ve binalar yıkılıyor. Daha sonra ruhsat verilen ev ile ilgili mahkemeye gidiliyor ve ‘Yeni bina yapılıyor. Bunu durdurun’ deniliyor. Böyle düşüncesizlik, Nilüferli’ye böyle zulüm olmaz. Kim olursan ol, insan hayatıyla oynamaya hakkın yok! Bu tür şeyler ancak toplum huzurunu bozar” dedi.

Recep Altepe, Bursa’daki kentsel dönüşüm çalışmalarının devletin Büyükşehir Belediyesi’ne verdiği yetkilerle gerçekleştiğini ifade etti.

Türkiye’de bir tek Bursa’ya tanınan bu hak çerçevesinde talep eden sitelere 0.50 emsal artışı sağladıklarını ifade eden Başkan Altepe, “Bunun üzerine ilçe belediyesinden yıkım ruhsatı alındı ve yeni binaların yapımına başlandı. Fakat ilgili STK’lar ve Nilüfer Belediyesi’nin başvurusuyla, verilen yıkım ruhsatıyla tam bir tezat halinde dönüşüm çalışmaları durdurulmaya çalışıldı. Böyle bir düşünce, hareket tarzı olamaz. İnsanların yaşam ve barınma hakkına tecavüz etmek kimsenin haddine değildir. Burada yasa dışı bir şey olsa, devlet izin vermez. Ters bir şey olsa, uygulama olmaz. Olaya müdahil olanları kınıyorum” dedi.

Başkan Altepe, kentsel dönüşüm çalışmalarında tüm kurumların bir bütün halinde hareket etmesi gerektiğini ifade etti. Başka Bursa ve Nilüfer’in bulunmadığını, riskli bölgelerde oturanların muhtemel bir afette hayat riskinin bulunduğunu kaydeden Başkan Altepe, bu konuda herkesin aklını başına alması gerektiğini söyledi. Kentsel dönüşüm çalışmalarını engellemek isteyen kişi ve kurumlara çağrıda bulunan Başkan Altepe, “Mahkeme yoluna giderek süreci uzatmayın. İnsanların hayatlarıyla oynamayın. Evlerin bir an önce yapılması ve vatandaşlarımızın güvenli yuvalarına kavuşması konusunda hassasiyet gösterelim. Bakın Nilüfer Sitesi’ne. Çalışmalar bitti ve insanlar yeni evlerinde oturmaya başladı. Ne sıkıntısı var? Eski site nerede yenisi nerede? Bundan kim rahatsız olabilir? Niçin mahkeme yoluna gidiliyor? Bu insanların sıkıntılarını çözmek sadece Büyükşehir’in görevi değil ki! Herkes adımını buna göre atmalı ve kontrollü olmalı” dedi.

MUSTAFA DÜNDAR: ‘Dönüşümlerde ranta yer yok’

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, şöyle açıklama yaptı: “Kentsel dönüşümün amacı, kimseye rant sağlamadan, kimseyi de mağdur etmeden şehir ve insanlar için gerekli, depreme dayanıklı ve günümüz yaşam koşullarına uygun yaşam alanları oluşturmaktır. Kentsel dönüşümle birlikte vatandaşlarımız hem afet riskine karşı korunmuş, daha güvenli konutlarda yaşama imkanı buluyor, hem de sosyal donatı alanları olan, yeşili bol, nefes alabilecekleri yaşam alanlarına  sahip oluyor. Soğanlı Kentsel Dönüşüm projemiz, her anlamıyla Türkiye’ye örnek, ideal bir proje oldu. Kentsel dönüşüm çalışmaları deprem odaklı planlandığında hayati önem taşıyor. Bu çalışmalara engel olmak yerine destek olmak gerekiyor. Bu çalışmaların önü çeşitli nedenlerle kesilmemeli.”

İSMAİL HAKKI EDEBALİ: ‘Dönüşümde yüzde 80 şart’

Kentsel Dönüşümün sadece Yıldırım için değil, Bursa ve Türkiye için bir tercihten ziyade zorunluluk olduğunun altını çizen Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali, dönüşümün başarıya ulaşmasının ise ancak bölgesel ve bütüncül bir yaklaşımla ele alınmasına bağlı olduğunu söyledi.

Edebali, deprem kuşağında yer alan Türkiye’deki yapı stokunun büyük bir bölümünün bu gerçeğin göz ardı edilerek inşa edildiğini söyledi. Özellikle Bursa ve Yıldırım gibi hızla büyüyen şehirlerde aşırı göçün sonucu olarak ortaya çıkan plansız yapılaşmanın ürünü güvensiz konutların insanlar için büyük bir tehlike oluşturduğuna dikkat çeken Başkan Edebali, “Bu durum aynı zamanda şehirlerimizin de kimyasını bozdu. Altyapılarımız, sosyal donatı alanlarımız, yeşil alanlarımız, yollarımız yetersiz kaldı. Diğer bir ifade ile şehirlerimizin büyük bölümleri çöküntü bölgelerine dönüştü. Bu gerçekleri göz önünde bulundurduğumuzda şehirlerimize kimliklerini yeniden kazandırmak, insanlarımıza hak ettikleri yaşam koşullarını sağlamak için kentsel dönüşüm bir tercihten ziyade bir sorunluluk haline geldi” dedi.

MUSTAFA BOZBEY: ‘Kentsel dönüşüm binaları yenileyerek olmaz’

Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, şöyle açıklama yaptı: “Kentsel dönüşüm değil, yapılan sadece bir yenileme. Kentsel dönüşüm binaları yenileyerek olmaz çünkü. Bursa’da yapılan kentsel yenileme yanlış. Parsel bazında yapılıyor o mahallenin eğitim ulaşım park sosyal donatı gibi hiç bir ihtiyacı düşünülmeden nüfüus 0.50 emsal artışla ikiye katlanıyor. Mahallelerde nüfus artışı olacak bu yoğunluk beraberinde trafik okul yetersizliği sosyal alan yetersizliği gibi sorunlar getirecek. Bu nedenle kentsel yenileme yapılırken mahallenin tamamı planlanmalı bölgesel bazda planlar hazırlanmalı ki yol, sosyal alan, yeşil alan parklar vs de planlansın.”

ADİL GÖKÇADIR: ‘Mağdur olanların bir günahı yok’

İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İş Adamları Derneği (İMSİAD) Başkanı Adil Gökçadır, Bursa’da kentsel dönüşümün gerçekleşmesi için getirilen 0.50 emsal artışıyla başlatılan inşaatlarda, olayların adliyeye taşınması neticesinde inşaatların durmasının kimseye bir fayda getirmeyeceğini söyledi. Adil Gökçadır, 0.50 emsal artışına göre ruhsatlandırılıp başlatılan inşaatlarla ilgili ortaya çıkan sorunların çözümlenmesi için tarafların bir araya gelerek ortak bir formül üzerinde anlaşmaları gerektiğini söyledi. Yeni formüllerle dönüşümü hızlandırmak gerektiğini ifade eden Adil Gökçadır, “Kentsel dönüşümde amaç; binaların sağlamlaştırılması, çevrenin korunması, daha modern ve sosyal donatı alanlarının daha geniş olarak halka sunulmasıdır. Çürük diye adlandırılan binalarda kimse oturmak istemez, oturmamalıdır. Ölüm tehlikesiyle birlikte bir sürü de riski var. Dönüşüm mutlaka gerekli. Bu dönüşümün nasıl olacağına dair sıkıntılar var. Bize göre 0.50 emsal artışı, kentsel yenilenme için bir başlangıç oldu. Şimdi, yeni formüllerle bu kentsel dönüşümü hızlandırmalıyız” dedi.

Gökçadır, kentsel dönüşüm için mutlaka bir konsensüs oluşturulmasının altını çizdi.

Ortada ciddi bir mağduriyet olduğunu dile getiren Adil Gökçadır ,“Bina dönüşüm çalışmaları başlamıştır. İnşaatlar yükselmektedir. Derneğimizin üyesi olan müteahhit arkadaşlarımızın, yer sahipleriyle yaptıkları sözleşmeleri sürelidir. Bu süre içinde tamamlanması için canla başla çalışılırken, meydana gelen bu duraksama, önce vatandaşlarımıza, sonra derneğimiz üyesi olan yatırımcı müteahhitlere, sonra Bursa’ya sonra da ülke ekonomimize zarar verir. Neden böyle oldu, sonra ne olacak demiyoruz. Şu anda başlamış olan inşaatların hiç duraksamadan tamamlanması ve çıkacak mağduriyet ve ciddi sorunların yol yakınken önlenmesi gerektiğini söylüyoruz. Gerçekleşmiş mevcut duruma en ivedi şekilde çözüm şarttır. Bunun için engel çıkarılması kimseye fayda sağlamayacaktır. Ve mağdur olacak olanların bir günahı da yoktur” dedi.

Gökçadır,  “Şu anda, kentsel dönüşüm kilitlenmek üzere. Bu olaylara bizim gönlümüz razı değil. Kentsel dönüşümün siyasi cepheleşmesine biz taraf olmayız. Bizim tarafımız, ülkemizdeki yapı stokunun güçlendirilmesi, yenilenmesi, sağlamlaştırılması, vatandaşlarımızın huzur içinde evlerinde rahatlıkla oturmasının sağlanması, şehrimizin gelişip güzelleşmesi, kentsel sorunların bertaraf edilmesidir. Bunların hepsi sosyal ve ekonomik değerlerdir. Tarafımız budur.”

CAN ŞİMŞEK -  SEVİLAY ÇETİNKAYA: ‘Akılcı dönüşüm projeleri için hala geç değil’

Mimarlar Odası Bursa Şubesi Başkanı Can Şimşek ile Şehir Plancıları Odası Bursa Şubesi Sevilay Çetinkaya ortak açıklama yaptı. İki oda başkanı, “Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odası Bursa Şubeleri olarak sağlıklı ve sağlıkla yaşanabilir, güvenli kentleri inşa etmek adına yapılacak bilimsel çalışmalarda yerel yönetimlere desteğimizi her zaman olduğu gibi bugün de esirgemeyeceğimizi ifade eder; akılcı dönüşüm projelerini hayata geçirmek için hala çok geç olmadığını kenti yönetenlere ve kamuoyuna ilan ederiz” dedi.

Can Şimşek tarafından okunan metin şöyle devam etti: “Büyükşehir Belediye Başkanı, yaptığı basın toplantısında “Eğer burada yasadışı bir şey olsa, devlet yetki vermez. Bir şeyler ters gitse uygulama olmaz” sözleriyle hatalı bir uygulamanın söz konusu olmadığını yinelemiştir. Sayın Başkanın ifade ettiği gibi yasadışı bir sorun yoksa, davalarımızın ve mahkeme kararlarının Büyükşehir Belediyesini neden bu kadar tedirgin ettiğini merak etmiyor değiliz. Eğer yapılan uygulama doğru ise, gerçeklerin eninde sonunda ortaya çıkacağına ve yanlışı olanın cezalandırılacağına, ceza alan kendimiz dahi olsak yürekten inanıyoruz. Nilüfer Belediyesi’nin sözde dönüşüm projelerine ilişkin yaklaşımına gelince; ortaya konulan tavrı en az Büyükşehir Belediyesi kadar samimiyetsiz bulduğumuzu ifade etmek isteriz. Nilüfer Belediyesi bu uygulamaya gerçekten karşı olsaydı, bugün takındığı tavrı daha ilk gün ortaya koyarak binlerce insanın mağduriyetinin önüne geçebilirdi. Geçtiğimiz iki yılda Mimarlar Odası Bursa Şubesi olarak Büyükşehir Belediye Başkanına yaptığımız randevu talebinden sonuç alamadık. “Dönüşüme karşı olan Akademik Odalarla her zaman halka açık şekilde tartışırım” diyen başkana defalarca tartışalım dedik ama her zamanki gibi yanıt alamadık. Gerçek dönüşümün nasıl yapılabileceğini, Büyükşehir Belediyesi, BTSO ve İMSİAD’ın düzenlediği “Nasıl bir Dönüşüm?” panelinde kenti yönetenlerin gözlerinin içine baka baka anlattık; kent adına heyecanla karşılanacağımızı umarken boş bakışlara muhatap olduk. Şimdi ise yine insanların can güvenliği ortaya konuluyor ve Odalar üzerine yine ‘vebal’ söylemleri geliştiriliyor.”

EDİTÖR'ÜN NOTU

Yüzde 50 emsal artışından cesaret alan vatandaşlar sitelerinde müteahhitlerle anlaşmalarını yapmışlar, dairelerini boşaltmışlar, çoğunun binası boşaltılmış hatta çoğunun binası da yıkılmış. Bu saatten sonra, davalar açarak sistemi durdurmak belediyeden intikam almak değil vatandaşı zora sokmaktan başka bir şey değildir. Burada mağdur olan belediye değil, daire sahibi olan vatandaşlar ile girişimci müteahhitlerdir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER