’Dünyada Türkiye’den, Türkiye’de Elazığ’dan başka yere yatırım yapmam’ diyerek kente 150 milyon Euro’luk dev yatırım yapan Ramazan Saka, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) tarafından platin ödüle layık görüldü.
Elazığlı iş adamı Ramazan Saka, ’Dünyada Türkiye’den, Türkiye’de Elazığ’dan başka yere yatırım yapmam’ diyerek kente 150 milyon Euro’luk dev yatırımla tekstil entegre tesisi kurup 3 bin 500 kişiye de istihdam sağladı. Her yıl üstüne koyarak ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunan ve 50’den fazla ülkeye ihraç yapan Saka Holding, İTHİB tarafından platin ödülüne layık görüldü. İstanbul’da düzenlenen İhracata Değer Katanlar Ödül Töreni’ne katılan Ramazan Saka, ödülü tüm çalışanları ve Elazığ adına aldı. Bu ödüllerin ihracat performansında gurur verici olduğunu dile getiren Saka, daha büyük hedeflere doğru yürüdüklerini ifade etti. "Memleketimizin sanayi gücü olarak platin ödülü alması gurur verici"
Platin ödülünü almanın gurur verici olduğunu dile getiren Ramazan Saka, “Bizi Platin Ödülüne layık gördüler. Bunlar ihracat performansında gurur verici şeyler. Bu ödülü Saka Holding bünyesinde çalışanlarımıza layık görüyoruz. Bizim daha iyi ve büyük hedeflerimiz var. Bunlar bizim yaptığımız ihracat performanslarında özellikle bu noktada memnun olduğumuz konu, memleketimiz Elazığ’da komple ürettiğimiz örme kumaşları tüm dünyaya ihracat yaptığımızdan dolayı bize layık görülen bir platin ödül. Ödülü tüm arkadaşlarım ve memleketim adına aldım. Gururluyuz, sevinçliyiz ve mutluyuz. Bunun devamını diliyoruz çünkü konjonktürümüzde ülkemizin gerçekten ihracata, üretmeye, istihdama ve yatırıma ihtiyacı var. Biz bu kalemlerin hepsinde aktif olarak çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemizde sanayi şehirleri, güçlü şehirler belli. Bizim memleketimizin de sanayi gücü olarak platin ödülü alması ve burada böyle bir ihracat performansı göstermesi Elazığ için ayrıca gurur verici” dedi. "Bu tesisleri aktif ve enerjik tutmak bizim vatan ve memleket borcumuz"
Global bir krizin olduğunu aktaran Saka, "Biz şuan sahada krizleri yönetiyoruz. Birçok ülkede şirketlerimiz var. Bu şirketlerde de global kriz yönetiyoruz ama krizleri yönetirken ülkemizde ve ilimizde istihdam, geniş komplikeye sahip bu tesislerimizi aktif ve enerjik tutmak bizim hem vatan borcumuz hem memleket borcumuz. Biz kapatıp keyfimize bakmıyoruz veya toplu işçi çıkarmalar ile kapanışlar yapmıyoruz. Bu krizi çalışır halde yönetmemiz gerektiğini, aktif ve enerjik tutmamız gerektiğini sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Bugünleri atlatacağız. 2024 yılının 5’inci ayında her şey normale girer diye düşünüyor ve öyle ümit ediyorum. Enerjik ve aktif kalan firmalar her zaman işler düzeldiğinde piyasalar açıldığında tabiri caizse uçar gider” diye konuştu.