Yunanistan’ın insanlık dışı davranması sonucu eşini ve doğmamış çocuğunu kaybettiğini belirten Shakul, botta saklanan cep telefonundan Türk Sahil Güvenlik ekiplerine ulaşarak kurtulduklarını ifade ederek, Türk askerlerinin kendilerine çok yardımcı olduğunu söyledi. Olay, Kuşadası ilçesi açıklarında 21 Aralık 2022 tarihinde sabah saatlerinde meydana gelmişti. Bir grup düzensiz göçmen olduğunun bildirilmesi üzerine bölgeye Sahil Güvenlik Botu sevk edildi. Görevlendirilen Sahil Güvenlik Botu tarafından tespit edilen lastik bot içerisindeki 45 düzensiz göçmenden 43’ü sağ olarak kurtarılırken, 1’i beş aylık hamile olduğu beyan edilen 2 kadın düzensiz göçmenin cansız bedenine ulaşıldı. Kurtarılan göçmenlerden alınan ilk ifadeler doğrultusunda Yunan Sahil Güvenliği tarafından Sisam Adası önlerinde durduruldukları, motorlarının alındığı, botlarının halatla çekilerek sürüklendikleri, denizin çok dalgalı olduğu ve sürüklendikleri esnada botlarının su almaya başladığı öğrenildi. Öte yandan Yunan unsuru tarafından Türk karasularına itilmeye çalışıldıkları, bu esnada botlarının daha fazla su aldığı ve kargaşa yaşandığı bilgisi alınmıştı. Yaşanan olayın ardından ölüme terk edilen düzensiz göçmenlerden birisinin sakladığı cep telefonu ise hayatlarını kurtardı.
“O anları gözyaşları içerisinde anlattı”
Yunanistan’ın insanlık dışı davranışı yüzünden su alan botta hayatını kaybeden Liberya vatandaşı 5 aylık hamile Acheng Maryem’in (21) kocası Muhammed Shakul (25), “Yunanistan’a geçmeye çalışırken karımı kaybettim ve eşim 5 aylık hamileydi. Yunanistan’a geçmeye çalışırken sahil güvenlik geldi bizi durdurdu ve botumuzu bağlayarak geri ittiler. Botumuz su almaya başladı ve o sırada eşim botun içinde boğulmaya başladı. O sırada ‘yardım edin’ diye bağırıyordu ama kimse yardım etmedi. Zaten o sırada herkes kendi canını kurtarmaya çalışıyordu. Ben karıma yardım edemedim. Benden uzaktaydı o sırada ve çok yorgunduk. Eşim bota tutunmaya çalışıyordu ama başaramadı. O sırada dalgalar üzerimize geliyordu ve bizi dar olan botun içinde sıkıştırıyorlardı. O sırada Türk Sahil Güvenliği’ni kim aradı bilmiyorum ama yaklaşık 50 dakika sonra gelip bizi kurtardılar. Bize çok iyi davrandılar ve bizden hiçbir şey almadılar. Nazikçe kolumuza girip bizi kendi botlarına aldılar. Fakat Yunanlılar çok kötü davrandı. Zaten bizi gördüklerinde zigzag çizerek üzerimize geldiler. Botumuzu alabora ettiler. Kaçabilecek bir tarafımız kalmamıştı. Üzerimizde Türk parası vardı o yüzden bizden sadece telefonlarımızı aldılar. Yunanlılar bazılarımıza demir sopalar ile vurmaya başladılar. Benim sadece yüzüme denk geldi. O sırada yanımda genç bir çocuk vardı ve suya düştü. Hemen onu sudan çıkarttım. Fakat Yunan botları bize yardım etmedi. Önümüzü sıkıştırıyorlardı” dedi.
“Bizi batırmaya çalışıyorlardı”
Yaşanan olaydan dolayı kendisini kötü hissettiğini ifade eden Acheng Maryem’in kız kardeşi Rihanna İbrahim ise “Kendimi çok kötü hissediyorum çünkü kız kardeşimi kaybettim. Ona yardım etmek istedim fakat başaramadım. Çünkü Yunan sahil güvenliği çok hızlı bir şekilde etrafımızda dönüyordu ve bizi batırmaya çalışıyorlardı. Ayağa kalkmaya çalışanları hemen indiriyorlardı. Demir sopalar ile vuruyorlardı. Bizleri korkutmak için havaya ateş ediyorlardı ve ‘sizi vururuz’ diyorlardı ve ben kardeşimi kaybettim” dedi.
Sakladığı telefon hayatlarını kurtardı
Sakladığı telefon ile 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak yardım istediğini ve Türk Sahil Güvenliği’nin kendilerini gelip kurtardığını ifade eden John Jones (28); “Yunanistan’a giderken bizi durdurdular. O sırada poşet içerisindeki telefonumu hemen bacaklarımın arasına sakladım. Daha sonra 112’yi arayarak yardım istedim. Onlara konum atarak yerimizi bildirdim ve Türk Sahil Güvenliği geldi. Hızlı bir şekilde yanımıza geldiler. İp atarak bizi kurtardılar ve kendi botlarına transfer ettiler. Bize çok nazik davrandılar” dedi.