Faizler ve kurlardaki artış devam edecek mi? (Gedik Yatırım)

Gedik Yatırım'dan piyasalara ilişkin günlük yorum ve analiz...

Faizler ve kurlardaki artış devam edecek mi? (Gedik Yatırım)
21-11-2016 12:23

8 Kasım’daki ABD’deki Başkanlık seçimlerinin ardından Fed’in aralıkta faiz artıracağına kesin gözüyle bakılmaya başlanırken, fiyatlamalar piyasanın faiz artışının aralık ayıyla sınırlı kalmayacağını düşündüğünü gösteriyor. Önceki haftaki sert yükselişin ardından geçtiğimiz hafta ABD faizlerinde görülen aşağı yönlü hareketler oldukça sınırlı kaldı. Bu durum faizlerde ve buna bağlı olarak kurlarda yükselişlerin devam edebileceğini işaret ediyor. Faiz ve kurlardaki yukarı yönlü hareket de ABD dışındaki hisse senedi endeksleri için tehlike çanlarının çalmaya devam ettiğini gösteriyor. Faizler ve kurlardaki artış devam edecek mi? Piyasaların sürpriz etkisi yaratabilecek bir olayla karşılaşıldığında en uç noktaları ve çok uzun vadede olabilecekleri çok kısa sürede olacakmış gibi fiyatlama eğilimi yeni bir şey değil. ABD’de Başkanlık seçimini Trump’ın kazanması da bu sürprizlerden biri oldu. Trump’ın seçimi kazanmasının ardından piyasadaki fiyatlama, Trump’ın kampanya sürecinde söylediklerinin hepsini çok kısa bir zaman içinde hayata geçireceği şeklinde seyrediyor. Bu fiyatlama davranışı, Trump’ın seçim kampanyalarında ifade ettiği görüşlerinden en azından birinde yumuşama olduğu görülene kadar da devam edebilir. Bu yumuşama olmasa dahi matematiğin dışına çıkmaya başlayan fiyatlar ateşin kendiliğinden sönmesine ve sert bir düzeltme yaşanmasına neden olabilir. Trump’tan ne zaman ve nasıl bir açıklama geleceğini şuan tahmin etmek zor olduğu için neyin ne kadar fiyatlandığına bakmakta fayda var. Bu noktada elimizdeki ilk veri de Fed’in aralık ayındaki faiz artışı. Bu toplantıdan 25 baz puanlık bir faiz artışı çıkmasına artık kesin gözüyle bakılmaya başlandığına göre, fiyatlamalara da çok büyük bir oranda girdiğini söylemek yanlış olmaz. Perşembe günü Yellen’in konuşmasında “görece yakın bir tarihte” faiz artışının olacağını ifade etmesi de aralık ayında faiz artışı beklemeyen son kesimin de fikirlerini büyük oranda değiştirdi. Bu nedenle aralık ayındaki faiz artışının yeni bir fiyatlama nedeni değil, iyi bir düzeltme nedeni olacağı göz önünde bulundurulmalı. Hatta her şey sabit kalırsa bu düzeltmenin bu kararı görmeden önce başlaması da sürpriz olmayacaktır

Piyasadaki son haftalardaki fiyatlamada tek etken bu 25 baz puanlık faiz artışı beklenti değil elbette. Piyasa 2017’de faizlerdeki artışın hızlı bir şekilde devam edeceğini de fiyatlamaya başladı. Fiyatlamanın sertleşmesindeki temel etken de bu. Fed’in, geçtiğimiz yıl aralık ayındaki faiz artışı ile birlikte 2016’da da 4 faiz artışı planlandığını açıklamasıyla başlayan türbülansı unutmuş olma ihtimalinin oldukça düşük olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle bu yıl aralık ayındaki toplantıdan sonra geçtiğimiz yılki hatayı tekrarlamayacaklarını umuyoruz. Bununla birlikte Trump’ın Başkanlık koltuğunu fiilen devralmasının ardından iktidarın yumuşatıcı gücüyle karşı karşıya kalacağını düşünüyoruz. Kaldı ki seçimlerden önce faiz artışını savunsa da hızlı faiz artışının, Trump’ın arzu ettiği hızlı büyümenin önünü keseceği, doların aşırı değerli bölgeye geçerek dış ticareti ABD aleyhine şekillendireceği ve temeli vergi indirimi ile kamu harcamalarına dayanan politikanın sonucu olacak bütçe açığı ve dolayısıyla borçlanmada maliyetleri artıracağı bir gerçek. Bu nedenle bir süre sonra ABD’de tüm kesimlerde aklıselimin devreye girerek gerek Fed gerekse Trump tarafında en uç noktaları fiyatlama eğiliminde olan piyasaların önce dengelenme ardından bir düzeltme sürecine geçeceğini düşünüyoruz.

ABD’de 10 yılık faizler yılın zirvelerinde

Trump’ın söylemleri ve Fed’in faiz artışı beklentisiyle ABD 10 yıllık faizleri yılın zirvelerine ulaşırken, 2 yıllık faizlerde de 10 yıllıklara göre sınırlı olsa da yükseliş devam etti. ABD’de uzun vadeli faizlerin daha sert yükselişinin ardında Trump’ın uygulamaya koymayı düşündüğü politikaların zamanla ABD’de enflasyonu yukarı çekeceği ve Fed’in faizleri hızlı bir şekilde artıracağı beklentisi var. Ancak başta bahsettiğimiz gibi faizlerin artması Trump’ın hayal ettiği hızlı büyümenin önünde engel iken, fiyatlamalarda olduğu gibi Trump’ın tüm vaatlerini uygulamaya alması durumunda (ki biz bunun çok mümkün olduğunu düşünmüyoruz) getirmeyi düşündüğü koruma duvarlarının ABD’de hızlı büyüme ve buna bağlı enflasyon artışının önüne geçeceğini düşünüyoruz. Bu nedenlerle ABD’de faizlerin artış eğiliminde olacağını düşünmekle birlikte şuandaki panik fiyatlamasından ziyade daha ılımlı bir trende geçileceğini düşünüyoruz.

BIST 100 direniyor ama…

Faiz ve kurlardaki artışa rağmen BIST 100’ün geçtiğimiz haftalarda test ettiği 74.200-74.500 aralığının üstünde tutunmaya çalışması dikkat çekti. Faiz ve kur artışının gecikmeli de olsa BIST tarafında da olumsuz etkilerinin olabileceği göz önünde bulundurulmalı. Endeksin 74.000 altına sarkması durumunda önce hızlı bir geri çekilme ve sonrasında 70-75 bin aralığında dip çalışması görme ihtimalimiz kuvvetlenecektir. Bu nedenle BIST’te kalıcı bir toparlanma görmeden önce faiz ve kurlar tarafındaki stresin azalmasını beklememek gerekiyor. Geçtiğimiz haftalarda da ifade ettiğimiz gibi faiz ve kurların baskıladığı BIST, diğer tarafta 70- 75 bin aralığında cazip hale gelen çarpanlar nedeniyle yeni fırsatlar sunuyor. Bu iki durum endekste aşağı ve yukarı yönlü hareketleri sınırlayarak bahsettiğimiz bu bölge içinde bir kanal oluşma ihtimalini artırıyor. Önümüzdeki birkaç haftalık süreçte bu durumu görebiliriz. Sonrası ise Trump’ın kadrosunun ve politikalarının netleşmesi ve ardından ABD’deki fiyatlamalarda normalleşme sürecine geçilip geçilmeyeceğine bağlı. Özellikle ABD’de faizlerdeki yükseliş devam edecek olursa dünyanın geri kalanında da özellikle de gelişmekte olan ülkelerin borsalarında sert düşüşler söz konusu olabileceği için bahsettiğimiz ıskonto oranının devamı dahi endeksi daha aşağılara itebilir.

Dolar/TL’deki yukarı yönlü eğilim Fed toplantısına kadar sürebilir…

ABD’de yeni başkanını Trump olması sonrasında enflasyon beklentilerinde gözlenen yükselişler ve tam olarak nasıl bir ekonomi politikasının izleneceğine dair belirsizlikler ile Fed’in Aralık FOMC’de faiz artırımına gideceğine neredeyse kesin gözüyle bakılması küresel olarak risk azaltma eğilimine yol açmakta. Bu durum doların küresel para birimlerine karşı önemli ölçüde değer kazanmasına yol açmakta. Geçen hafta dolar endeksinin (DXY) 100 seviyesinin üzerinde tutunarak 101 seviyelerinin üzerini test etmesi ve gelişmekte olan para birimlerininde gözlenen sert değer kayıpları da bu durumu teyit eder nitelikte. Dolar/TL tarafında Çarşamba gününden itibaren her gün hatta gün içinde birden fazla olmak üzere rekor tazelendiğini gördük. Kurda artan tansiyonun ardından Cuma günü 16:00’da Başbakan Binali Yıldırım’ın başkanlığında toplanan Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı henüz sona ermemişti; ancak öğle saatlerinde Başbakan tarafından yapılacak toplantıda dolar/TL tarafındaki seyrin de değerlendirilecek olduğunu açıklaması sonrasında kur tarafındaki tansiyonun bir miktar azaldığı ve sabah saatlerinde test ettiği 3.4086 TL ile rekor tazeleyen dolar/TL öğleden sonra kısa süreli de olsa 3.36 TL’nin aşağısına sarktı. Kur, piyasalar kapanırken 3.37 TL’li seviyelerde dalgalanmaktaydı. 13-14 Aralık tarihinde gerçekleştirilecek olan Aralık FOMC toplantısına kadar, kısa süreli gerilemeler olsa da kurdaki ana eğilimin yukarı yönlü olması beklenebilir. Kısa vadede 3,25 – 3,30 aralığı oldukça önemli bir destek bölgesi konumunda. Bu bölgenin kırılması durumunda son trendin de bulunduğu 3,15 – 3,20 aralığına kadar bir gerileme görülecek olursa, bu seviyelerin piyasa tarafından alım fırsatı olarak değerlendirilebileceğini düşünüyoruz.

Tahvil ve Bono Piyasası

Geçtiğimiz haftaya %10.01 seviyesinden başlayan 2 yıl vadeli gösterge faiz, hafta içinde en yüksek %10.31, en düşük %10.01 seviyesini görerek haftayı en yüksek gördüğü %10.31 seviyesinden tamamladı. 10 yıllık tahvil faizi ise haftaya %11.09 seviyesinden başlayarak, en yüksek %11.39, en düşük %10.95 seviyelerini görerek haftanın kapanışını %10.25 seviyesinden yaptı. Özetle, hafta boyunca 2 yıl vadeli gösterge tahvilin ve 10 yıllık tahvil faizinin yükseliş eğilimini koruduğunu söyleyebiliriz. Böylelikle yılın ilk çeyreği sonrasında hem gösterge hem de 10 yıllık tahvil faizleri en yüksek seviyelerini test etmiş oldu. ABD başkanlık seçimlerinin Trump’ın zaferiyle sonuçlanması, ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde hızlı yükselişler, dolar endeksinin 100 seviyelerini kırması, Fed Başkanı Janet Yellen’ın perşembe günü yaptığı konuşmada Aralık ayında faiz artışına işaret etmesi gibi sebeplerle küresel piyasalarda süren belirsizliğin artması ve risk algısının düşmesi sonrasında tahvil faizlerinde yukarı yönlü hareketler görülmeye devam ediyor. Geçen hafta pazartesi ve salı günü Hazine tarafından 2 yıl, 5 yıl, 9 yıl vadeli sabit kuponlu devlet tahvili ile 6 yıl vadeli değişken faizli devlet tahvili ihaleleri düzenlendi. Yapılan 4 ihaleyle Hazine toplamda 9.2 milyar TL borçlandı. Bu hafta yurtiçi piyasalarda gözler perşembe günü yapılacak Merkez Bankası toplantısında olacak. Dolar/TL kurunda gelinen seviyeler dikkate alındığında TCMB’nin faiz indirim beklentilerinin ortadan kalktığını söyleyebiliriz. Piyasadaki genel beklentiler ise faizlerde değişikliğe gidilmemesi ve faiz arttırımı yapılması konusunda yoğunlaşmış durumda. Açıklanacak faiz kararı sonrasında tahvil faizlerinde oynaklık artabilir. Bunun yanı sıra Hazine tarafından Salı günü 1 yıl vadeli kuponsuz devlet tahvili ihalesi ve 2 yıl vadeli kira sertifikası doğrudan satışı gerçekleştirilecek.

Aralık Vadeli BIST 30 Sözleşmesi

Aralık vadeli endeks kontratı hafta içinde 91,450 ve 93,325 arasında dalgalanarak haftayı 93,025 seviyesinden kapattı. Endeks kontratında 900.067 işlem oldu. Açık pozisyon sayısı 23.696 artarak 389.686 olarak gerçekleşti. Hafta içinde dalgalı volatil hareketlerin görüldüğü endeks kontratında destek olarak 91,450 ve direnç olarak 95,025 önemli seviyeler olarak görülmektedir. Günlük grafikte aşağı yönlü eğilime sahip olan kısa vadeli hareketli ortalamaların düşüş ivmesinde yavaşlama olduğu görülmektedir. Aşırı alım satım osilatörlerinden RSI kendi ortalaması üzerinde yukarı yönlü hareket ederken orta vadeli trend göstergelerinden MACD negatif bölgede yukarı yönlü toparlanma çabasındadır. Önümüzdeki hafta içinde düşüşlerde 91,425 - 90,150 ve 89,475 destek olarak takip edilebilecek seviyeler olarak görünürken yukarı yönlü hareketlerde direnç olarak 93,600 ve 95,025 seviyeleri izlenebilir. Kontratın 93,600 direncini yukarı kırarak bu seviyeyi destek edinmesi durumunda yukarı yönlü harekette ivmelenme görülebileceğini düşünüyoruz. 91,425 desteğinin aşağı kırılması durumunda ise short yönlü baskı gündeme gelerek verdiğimiz destek seviyeleri önem kazanacaktır.

Geçtiğimiz Haftanın Öne Çıkanları:

Fed Başkanı Janet Yellen’in Verdiği Mesajlar Küresel Piyasalar Tarafından Takip Edildi

Geçtiğimiz hafta perşembe günü Fed Başkanı Janet Yellen ABD Kongresi'ndeki sunumunda kasım ayında gerçekleştirilen toplantıdan itibaren açıklanan ekonomik verilerin beklentilerine paralel geldiğine değindi. Fed Başkanı Yellen yaptığı açıklamalarda ekonominin tam istihdama yakın olduğuna değinmesi dikkat çekti. Fed’in açıkladığı ve takip ettiği en önemli iki hedefi tam istihdam ve enflasyon hedeflemesi olduğu için bu açıklama faiz artışı için verilen sinyallerden biri olarak algılandı. Faiz artışına ilişkin gelecek olan verilerin komitenin hedeflerine doğru ilerleme gösterirse faiz artışının görece yakın zamanda uygun olacağına dair fikir birliği içine olduklarını ifade eden Fed Başkanı Yellen, faiz artırma ihtimalinin güçlendiğini ve faizin kademeli olarak artırılmasının uygun görüldüğünü belirtti. Enflasyonun yılbaşından itibaren yükseliş gösterdiğine değinerek kademeli faiz artışına gitmemenin aşırı risk almayı tetikleyeceğini ve ilerleyen süreçte daha sert faiz artışlarını gerektireceğine değindi. Ayrıca Yellen, seçimlerden bu yana piyasalarda belirgin hareketlilik görüldüğünü ve piyasaların mali politikada net genişleme sezdiğini, bu nedenle mali politikanın enflasyonu etkileyeceğini vurguladı. Janet Yellen yeni mali politikaya yönelik belirsizliğin bir süre devam edebileceğini kaydetti. Fed'in bir sonraki toplantısı 13-14 Aralık tarihlerinde Washington'da gerçekleşecek. Fed'in gelecek ay faiz artışına gideceğine dair beklentiler %95,4 seviyesinde bulunuyor. ABD Tahvil Faizleri ile Dolardaki Değer Kazanımı Piyasalardaki Stresi Artırdı Trump’ın yaptığı açıklamalar sonrasında ekonomi planının genişleyici maliye politikası ile enflasyonu kontrol altında tutabilmek için sıkı para politikası olacağı yönünde küresel piyasalarda beklentiler oluşmuş durumda. Bu sebeple kamu harcamalarını artacağı ve enflasyonun yükseleceğine dair oluşan beklentilerin ABD tahvil faizlerini yukarı yönlü hareket etmesine neden olmaktadır. ABD 10 yıllık tahvil faizleri haftayı %2,3558 seviyesinden tamamladı. Fed’in Aralık ayında faiz artışına gideceğine kesin gözüyle bakılması ve ABD tahvil faizlerinde görülen yukarı yönlü hareketler nedeniyle dolar küresel piyasalarda değer kazanırken en çok gelişmekte olan ülke para birimlerinin değer kaybettiği görüldü. Perşembe günü Fed Başkanı Yellen’in yaptığı açıklamalar doların değer kazanımlarını destekler nitelikteydi. DXY’ın geçtiğimiz hafta 101 seviyesinin üzerindeki değerleri test ettiği görülürken, Dolar/TL kurunun yukarı yönlü hareketlerini hızlandırarak kurda yeni tarihi zirve olan 3,4086 seviyesi test edildi.

Gelişmekte Olan Ülkelerin Doların Yükselişinden Rahatsız Olduğu Görüldü

Doların değer kazanımlarını yavaşlatabilmek ve ulusal paralarının değerini korumak adına gelişmekte olan ülkelerin bazı önlemler aldığı görüldü. Meksika Merkez Bankası gecelik faizlerini yarım puan artırarak %4,75 seviyesinden %5,25 seviyesine yükseltti. Böylece gecelik faizler 2009 yılından bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Hindistan ve Malezya Merkez Bankaları ABD'nin enflasyonu kontrol altına almak için daha hızlı faiz artırmak zorunda kalacağı beklentisiyle baskı altında kalan para birimlerini düzenlemek için döviz piyasalarına müdahale etti. Malezya Merkez Bankası 10 ayın düşük seviyesine gerileyen ringite müdahalede bulundu. Hindistan devlet bankalarının Hindistan Merkez Bankası adına dolar sattığı görüldü. Ayrıca Brezilya Merkez Bankası, para birimi Real'in ABD Doları karşısında değer kaybetmeye devam etmesine yanıt olarak döviz piyasasına günlük müdahalesini artırma kararı aldı. Brezilya Merkez Bankası yapacağı döviz swap ihalelerinde 14 bin kontrat ihraç etmeyi hedeflediği açıkladı. Brezilya Merkez Bankası daha önceki ihalelerde 9.000 swap ihracı yapıyordu. Swap miktarının artması daha önce 450 milyon dolar olan swap tutarını 700 milyon dolara çıkması anlamına geliyor.

Ekonomi Koordinasyon Kurulu’ndan Gelen Açıklamalar Takip Edildi

Haftanın son işlem gününde Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplanacağı haberi 3,4086 tarihi zirvesini gören Dolar/TL kurunda doların gevşemesine neden olarak kurun 3,3567 seviyelerine gerilemesini sağladı. Toplantıya Merkez Bankası Başkanı, BIST Yönetim Kurulu Başkanı ile SPK Başkanı’nda katılması dikkat çeken noktalar arasında yer aldı. Saat 16.20'de başlayan toplantı yaklaşık 4 saat sürdü. Toplantıda ana madde olarak dolar kurundaki artış ele alındı, ekonomiye ilişkin gelişmeler değerlendirildi. Ekonominin direncini artıracak reformların hızlandırılacağı, reel sektörün desteklenmesine yönelik adımların devam edeceği mesajı verildi. Ayrıca TCMB’nin fiyat istikrarı için tedbirler alacağı yapılan açıklamalar içinde dikkat çekti.Merkez bankası finansal sisteme ek döviz likiditesi imkanı sağlanması amacıyla geçtiğimiz hafta perşembe günü rezerv opsiyonu katsayılarında değişikliğe gitti. Rezerv Opsiyonu katsayısında ilk dilim sabit tutulurken ikinci dilimde 0,1 puan, diğer dilimlerde 0,2 puan olacak şekilde azaltılarak finansal sisteme yaklaşık 700 milyon ABD doları ilave likidite sağlanması hedeflendi. Geçtiğimiz hafta yurt içinde açıklanan İşsizlik oranı ile Bütçe dengesi verileri takip edildi. İşsizlik Oranı ağustosta yüzde 11,3 olarak gerçekleşti. İşsizlik oranı böylece 2015 yılının ocak ayından bu yana en yüksek düzeyine çıkmış oldu. Temmuz ayında açıklanan işsizlik oranı %10,7’idi. İşsizlik geçen yıla göre 1,2 puan, bir önceki aya göre 0,6 puan artış kaydetmiş oldu. Ayrıca ekim ayı Bütçe dengesinin takip edildiği haftada eylül ayında 16,90 milyar TL açık veren bütçe ekim ayında 0,10 milyar TL açık verdi. BIST-100 hafta boyunca en düşük 74.292 seviyesi ile en yüksek 75.783 seviyeleri arasında dalgalanarak haftayı %0,62 yükseliş ve 464 puan kazançla 75.639 seviyesinden tamamladı. Dolar/TL kuru hafta içerisinde en düşük 3,2330 seviyesi ile 3,4086 tarihi zirvesi arasında hareket etti. Haftanın son işlem gününde gerçekleştirilen Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun toplantısına yönelik beklentiler ile gerileme gösteren kur haftayı %3,77 yükseliş ile 3,3743 seviyesinden tamamladı.

Emtia Tarafında Brent Petrol ve Ons Altındaki Hareketler İzlendi

Geçtiğimiz hafta brent petrol, İran'ın üretimi artırması ile ABD'de aktif petrol kuyusu sayısının şubat ayından bu yana en yüksek seviyeye çıkması ve buna bağlı olarak küresel arz fazlasının devam edeceği beklentilerinin sürmesi ile birlikte değer kaybetti. Ayrıca OPEC’in üretimi kısma anlaşmasının uygulanması konusunda başarısız olacağına dair oluşan algı nedeniyle petrol fiyatları baskılanmaya devam etti. Güçlenen dolar nedeniyle en düşük 43,55 dolar seviyesine gerileyen brent petrol OPEC'in eylül ayında gerçekleştirilen Cezayir'deki toplantısında vardığı üretimin düşürülmesine ilişkin anlaşmayı sonuçlandırmaya yönelik çabalarını artırması ile birlikte son yedi ayın en hızlı yükselişini gösterdi. Haftayı 46,79 seviyesinden tamamlayan brent petrolde 30 Kasım tarihinde Viyana’da gerçekleştirilecek olan resmi OPEC toplantısına yönelik beklentilerin ön plana çıktığı görülmektedir. Ons altın küresel piyasalarda Fed’in aralık ayında faiz artışına gideceğine dair olan beklentilerin %100’e yaklaşması ve küresel piyasalarda doların değer kazanması nedeniyle satıcılı bir hafta geçirdi. Seçimi Trump’ın kazanması sonrasında yaşanan şok fiyatlaması ile 1337,49 seviyesine kadar yükselen ons altının piyasaların normale dönmesi ile tekrar 1300 doların altına gerilediği görülmüştü. Ancak geçtiğimiz hafta doların yukarı yönlü hareketini sürdürmesi nedeniyle satış baskısı ile karşılasan ons altın haftayı %1,59 oranında bir düşüşle 1208,20 seviyesinden tamamladı.

Yeni Haftada Ne Konuşacağız?

Yeni haftada yurtiçi ekonomi takviminde öne çıkan en önemli gelişme Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) perşembe günü gerçekleştireceği kasım ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı olacak. Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısının ardından daha önemli hale gelen PPK toplantıısndan sürpriz kararlar çıkma ihtimalinin arttığını düşünüyoruz. Toplantı sonrasında yayınlanacak karar metninde verilecek mesajlar başta kurun seyri olmak üzere piyasalar üzerinde etkili olabileceğinden yakından takip edilmeli. Ayrıca, pazartesi günü kasım ayı TCMB Beklenti Anketi ve ekim ayı Merkezi Hükümet Borç Stoku; salı günü kasım ayı Tüketici Güven Endeksi; Perşembe günü kasım ayı Reel Kesim Güven Endeksi ve İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı hafta boyunca yurtiçi ekonomi takvimde yer alan diğer veriler olarak sıralanabilir. Hafta boyunca siyasi ve jeopolitik gelişmeler ile küresel piyasalardaki genel seyrin gündemin önemli bir bölümünü oluşturmaya devam etmesi beklenebilir. Ayrıca, Salı günü Avrupa Parlamentosu'nda yapılacak görüşmelerde Türkiye'ye yönelik gelebilecek olası mesajları daha yakından takip etmekte fayda var. Küresel ekonomik takvime baktığımızda, perşembe günkü Şükran Günü nedeniyle kısalacak olan yeni haftanın bir tatil haftasına göre oldukça yoğun bir veri akışına sahip olduğu söylenebilir. ABD tarafında salı günü Varolan Konut Satışları; çarşamba günü Haftalık İşsizlik Maaşı Başvuruları, Dayanıklı Mal Siparişleri, Tüketici Güveni, Öncü İmalat PMI, Yeni Konut Satışları ve FOMC toplantı tutanakları; cuma günü Dış Ticaret Dengesi verileri takip edilecek. Varolan Konut Satışlarında önemli bir artış beklenmezken; Yeni Konut Satışlarının yeniden satışlara kıyasla daha güçlü seyretmesi bekleniyor. Çarşamba günü açıklanacak olan İşsizlik Maaşı Başvuruları, Dayanıklı Mal Siparişleri ve PMI verilerinin güçlü gerçekleşmesi beklenirken; özellikle 8 Kasım seçimlerinin etkilerinin gözlenmesi açısından Tüketici Güveni verileri yakından takip edilecek. Ayrıca, pazartesi günü Fed Başkan Yardımcısı Fischer'ın açıklamalarını takip etmekte de fayda var. Avrupa Bölgesi'nde salı günü Euro Bölgesi Tüketici Güveni; çarşamba günü Euro Bölgesi öncü İmalat, Hizmet ve Bileşik PMI verileri; perşembe günü Almanya 3. çeyrek nihai ekonomik büyüme rakamları ve Ifo Anketi; cuma günü İngiltere 2016 yılı 3. çeyrek ekonomik büyüme 2. tahmini verileri takip edilecek. Asya tarafına baktığımızda Japonya Dış Ticaret Dengesi, öncü İmalat PMI ve TÜFE verileri izlenecek.

Şirket Haberleri

VAKIFLAR BANKASI / VAKBN 18.11.2016 16:47:47: Banka, 1.000.000.000 TL nominal değerli bonoların nitelikli yatırımcılara satılmak üzere ihracı kapsamında gerekli başvuruların yapılması için Genel Müdürlüğe yetki vermiştir. ASELSAN / ASELS 18.11.2016 15:57:37: Aselsan ile Milli Savunma Bakanlığı arasında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı olan Lazer Hedef İşaretleme Sisteminin tedarikine ilişkin olarak toplam bedeli 62.077.000 TL tutarında sözleşme imzalanmıştır. ENKA İNŞAAT / ENKAI 18.11.2016 18:43:16: Şirket kendi payları ile ilgili olarak 4.64-4.73 TL fiyat aralığından 500.000 adet alım işlemi gerçekleştirmiştir. FORD OTOMOTİV / FROTO 18.11.2016 13:29:39: Şirket, ortaklara 312.309.900 TL tutarında nakden temettü dağıtılmasına, vergi mevzuatı uyarınca yapılan hesaplamalara göre, dağıtılacak 312.309.900 TL temettünün 1 TL nominal değerli pay için brüt 89,00 Kr (%89,00), net 75,65 Kr (%75,65) olarak ödenmesine karar vermiştir. BAGFAŞ / BAGFS 18.11.2016 17:03:32: 2015 yılının 3.çeyreğinden itibaren devreye alınmaya başlanarak üretime geçen CAN/AN kimyevi gübre üretim tesisinin kurucu ThyssenKrupp Industrial Solutions AG firması tarafından garanti testleri mukavele şartları çerçevesinde yerine getirilmediğinden tesellüm edilemediği ve ThyssenKrupp Industrial Solutions AG firmasının bu sebeple ICC International Court of Arbitration - Uluslararası Tahkim Mahkemesi'ne yaptığı başvuru ile ilgili süreç devam etmektedir. GÜBRE FABRİKALARI / GUBRF 18.11.2016 20:22:24: Şirket, %40 pay sahibi olduğu Tarkim Bitki, %17 pay sahibi olduğu Tarnet Tarım, %15 pay sahibi olduğu İmece Tahmil Temizlik'deki ortaklık paylarının korunarak mezkur şirketlerdeki ortaklığın devam ettirilmesine karar verilmiştir. 18.11.2016 20:09:25: Şirketin Negmar Denizcilik Yatırım'daki payların Asyagaz Enerji'ye, Negmar ve bağlı şirketler lehine şirketin banka ve diğer 3. şahıslar nezdindeki tüm yükümlülüklerinin alıcı şirket tarafından devralınması şartıyla 21.050.000-TL bedelle satışına karar verilmiştir. ZORLU ENERJİ / ZOREN 18.11.2016 17:15:07: Şirketin %100 bağlı ortaklığı olan Zorlu Osmangazi Enerji’nin Osmangazi Elektrik Dağıtım ve Osmangazi Elektrik Perakende Satış’ın %100 hisselerinin, bu şirketlerin mevcut hissedarları olan Dedeli Yatırım İnşaat, Sebahattin Yıldız, Vahip Yıldız, Cihan Yıldız, Musa Yıldız, Sinan Yıldız ve Hilal Yıldız'dan satın alınmasına karar verilmiştir. TSKB GAYRİMENKUL / TSGYO, ISGYO 18.11.2016 18:12:29: Şirketin, mevcut kira gelirlerinin artırılması ve portföyün çeşitlendirilmesi kapsamındaki yatırım stratejisi doğrultusunda ve birleşme sonucu yaratılacak sinerji dikkate alınarak, İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile birleşme görüşmelerine başlanmasına karar verilmiştir. PARK ELEKTRİK / PRKME 18.11.2016 09:06:04: Şirketin Siirt'in Şirvan ilçesinde bulunan Madenköy bakır madeni sahasında ilk belirlemelere göre aşırı yağışlar nedeniyle heyelan meydana gelmiştir. Kurulan kriz masasının çalışmaları devam etmektedir. Bölgede toprak kayması riskinin devam ettiği de dikkate alınarak üretime ara verilmiştir. DOĞAN ŞİRKETLER GRUBU / DOHOL 18.11.2016 18:03:29: Şirketin doğrudan bağlı ortaklığı Trend Motosiklet Pazarlama ile Piaggio Group arasında 3 yıl süre ile ve süre sonunda tekrar yenilenme imkanı dahilinde, "Münhasır Türkiye Distribütörlük Sözleşmesi" imzalanmıştır. SERVET GAYRİMENKUL / SRVGY 18.11.2016 19:47:17: Şirket, İstanbul/Beylikdüzü'deki 30.186 m2 büyüklüğündeki arsa üzerinde kat karşılığı yöntemiyle proje geliştirilmesine, projede sanayi, ticari veya depolama amaçlı yapılar inşa edilmesine, inşa edilecek yapıların %41'inin arsa payı karşılığında arsa sahiplerine verilmesine, kalan %59'unun ise Şirket uhdesinde bırakılmasına, bu amaçla arsa sahipleri ile taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmasına karar vermiştir. BAKANLAR MEDYA / BAKAN 18.11.2016 18:18:30: Şirketin Ofen Enerji'nin yönetimde kontrol sağlayan hisselerinin devir alınmasına ilişkin olarak Şirkete devredilmesi öngörülen hisselerin devir işlemine ilişkin olarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'na ön izin başvurusu yapıldığı bilgisi verilmiştir. MAKİNA TAKIM ENDÜSTRİSİ / MAKTK 18.11.2016 18:34:19: Şirket'in mülkiyetindeki Kocaeli/Gebze'de yer alan taşınmazların, muhammen bedel olan 93.080.000-TL'den daha az olmamak kaydıyla en yüksek teklifi veren gerçek veya tüzel kişilere ihale yoluyla satışına karar verilmiştir. 18.11.2016 18:33:25: Şirketin 100.000.000,-TL olan çıkarılmış sermayesinin tamamı nakden karşılanmak suretiyle bedelli olarak 200.000.000 TL'na artırılmasında ihraç edilecek 100.000.000,-TL nominal değerli paylar 23/11/2016 ile 07/12/2016 tarihleri arasında kullandırılacaktır.

YASAL UYARI

Burada yer alan bilgiler Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan fiyatlar, veriler ve bilgilerin tam ve doğru olduğu garanti edilemez; içerik, haber verilmeksizin değiştirilebilir. Tüm veriler, Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan alınmıştır. Bu kaynakların kullanılması nedeni ile ortaya çıkabilecek hatalardan Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. sorumlu değildir

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER