Akraba, eş, dost birlikteliği ve aile bağlarının güçlenmesi açısından büyük önem arz eden bayramlarımız, zengin yemek kültürümüz ile birleşince çeşit çeşit lezzetlerin ortaya çıktığını dile getiren Dyt. Demir, “Kurban Bayramı süresince aşırı yemek yemek, kavurma, şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer tatlıları aşırı tüketmek mide, kalp ve bağırsak sisteminde çeşitli rahatsızlıklara ve kilo alımına yol açabilmekte, özellikle kurban bayramı boyunca kırmızı et tüketim miktar ve sıklığı da artmaktadır. Bayram ziyaretlerinde ikram olarak sunulan şerbetli tatlılar yerine sütlü ve meyveli tatlılar tüketilmesi ve porsiyon miktarlarının daha az olması ile aşırı çikolata ve şeker tüketimi yerine kuru meyvelerin tüketimi sağlıklı bir seçim olacaktır” dedi.
GÜNE HAFİF BİR KAHVALTI İLE BAŞLANMALI
Kalp ve damar sağlığı için güne hafif bir kahvaltı le başlanılması gerektiğini vurgulayan Demir, “Aşırı miktarda yemekten kaçınılmalı, et yemeklerinin yanında mutlaka sebze yemekleri, salatalar, yoğurt, cacık gibi süt ürünleri de tüketilmeli, az az ve sık sık yemek yenmelidir. Kurbanlığın iç organları yani sakatatlar, doymuş yağ ve kolesterol miktarları çok yüksek olduğu için özellikle kalp-damar hastalığı riski olan bireyler bunları tüketmekten kaçınmalıdır” şeklinde konuştu.
ETİ PİŞİRME VE SAKLAMA YÖNTEMLERİ
Kurban etinin pişirilmesi ve saklama yöntemlerinin önemli olduğunu belirten diyetisyen Demir, “Taze kesilmiş etler hemen tüketilmemelidir. Kurban eti kesiminden hemen sonra tüketmek yerine bir gün buzdolabında bekletilmelidir. Kesimden hemen sonraki et, lezzetsiz ve sert olur, dolayısıyla sindirimi de zordur. Bekleyen et ise lezzetli olur ve kolay pişer, sindirimi kolaydır. Kurban bayramının klasik yemeği olan kavurma, içine tereyağı ve kuyruk yağı konulmadan kendi suyu ile kısık ateşte pişirilebilir. Etin içinde bulunan yağ, yemeğin lezzeti için yeterlidir. Tereyağı, iç yağı, kuyruk yağında kolesterol miktarının çok yüksek olduğu unutulmamalıdır. Etler pişirilirken yağda kızartma veya kavurma yöntemleriyle pişirme yerine ızgara, haşlama yöntemleri tercih edilmelidir. Kesilen etlerin poşetler içinde veya yağlı kâğıda sarılarak buzdolabında 2-3 gün, buzlukta 7 gün, derin dondurucuda ise 3 ay süreyle muhafaza edilebilir, dondurulmuş etler, akan soğuk su altında, mikrodalga fırında veya buzdolabında çözdürülmelidir. Kalorifer üzerinde veya açık havada çözündürme mikroorganizma üremesini hızlandıracağı için besin zehirlenmelerine yol açabilir. Bu yöntemlerden kaçınmak gereklidir. Çözünmüş etlerin tekrar dondurulması besin zehirlenmesi riskini artırmaktadır” şeklinde açıklama yaptı.
Herkesin sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir bayram geçirmesini dileyen Demir, bayram boyunca fiziksel aktivitenin unutulmaması gerektiğini, hiçbir aktivite yapılmıyorsa en azından günlük 30-45 dk tempolu yürüyüş yapılması ve gün içerisinde 2-2,5 litre su tüketilmesi gerektiği mesajını da iletti.
