Ankara Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı, etkin piÅŸmanlık hükümlerinden yararlanarak FETÖ itirafçısı olan Burak Akın ile Akın’ın itirafları doÄŸrultusunda isimlerine ulaşılan 4 kiÅŸi hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan iddianame hazırlanmıştı. Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk celsesine tutuksuz yargılanan sanıklar Burak Akın, Fuat Söylemez, AyÅŸe Söylemez, Hüseyin Çetinkaya ve Mustafa ÇopuroÄŸlu katıldı. Kimlik tespitinin yapılması ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından sanık savunmalarının alınmasına geçildi.
"NE YAPARSAN YAP BU YAPIDAN KURTULAMIYORSUN"
Akın, daha önce savcılıkta verdiÄŸi ifadelerini kabul ettiÄŸini belirterek, 1996 tarihinde ortaokul üçüncü sınıftayken FETÖ ile tanıştığını söyledi. Ücretsiz ders çalıştırma bahanesiyle ismini Ali olarak bildiÄŸi bir kiÅŸi sayesinde yapı içerisine girdiÄŸini, askeri okuldan mezun olup görev yaptığı dönemlerde FETÖ ile irtibatının kopmadığını anlatan Akın, her dönemde farklı kiÅŸilerin kendisiyle ilgilendiÄŸini kaydetti. Akın, mezun olduktan sonra isteyerek özel kuvvetlere girdiÄŸini ve görev yaptığı farklı yerlerde örgütün kendisiyle irtibata geçtiÄŸini söyledi. Bu dönemde FETÖ ile irtibatını koparmak istediÄŸini, zaman zaman kendisiyle ilgilenen sivil imamlarla tartıştığını belirten Akın, "Ancak beni mesleÄŸimle tehdit ettiler. MesleÄŸimi kaybetme korkusu ile devam ettim. Bu yapıda kaldığım sürece öÄŸrendim ki, ne yaparsan yap bu yapıdan kurtulamıyorsun. Telefonunuzu da deÄŸiÅŸtirseniz size ulaşıyorlar. Özel kuvvetlerde çalıştığım dönemde çok sevdiÄŸim bu görevden alınma korkusu ile devam ettim" dedi.
"ÜSTÜ KAPALI MESLEĞİMÄ° KAYBETME Ä°LE TEHDÄ°T ETTÄ°LER"
EÅŸiyle niÅŸanlı olduÄŸu dönemde örgütün eÅŸinden ayrılması noktasında kendisini uyardığını anlatan Akın, "NiÅŸanlım bu yapıdan deÄŸildi ve onunla görüÅŸmemem gerektiÄŸini, örgüt içinden biri ile evlenmemi istediler. Ben bunu kabul etmedim ve örgütten uzaklaÅŸmaya baÅŸladım. Beni bu dönemde de üstü kapalı mesleÄŸimi kaybetme ile tehdit ettiler" dedi.
Darbe giriÅŸiminden sonra FETÖ ile bağını kopardığını öne süren Akın, "Bilerek ve isteyerek terör örgütü içinde bulunmadım. Tamamen dini duygularla ve bize yardım ettikleri için bulundum. Ancak 15 Temmuz’da gerçek yüzlerini gördüm. Darbe giriÅŸiminden sonra benimle tekrardan irtibata geçmeye çalıştılar. Ama ben onlarla bir iÅŸimin olmadığını söyleyerek bir daha beni aramamaları istedim" ifadelerini kullandı.
"HALA ORTAYA ÇIKMAYAN Ä°LETİŞİM YÖNTEMLERÄ° VARDIR"
Mahkeme BaÅŸkanı Sebahattin SarıdoÄŸan, Akın’a, "Peki TSK içinde halen FETÖ ile irtibatlı kiÅŸiler var mı? Senin bildiÄŸin isimler var mı?" ÅŸeklinde soru yöneltti. Akın, daha önceden bildiÄŸi isimleri ilgili mercilere verdiÄŸini anımsatarak, "TSK içinde bu yapıdan kiÅŸiler çıkmaya devam edecektir. Ama benim ÅŸu an bildiÄŸim bir kiÅŸi yok. Bu örgütün kullandığı ve hala ortaya çıkmayan iletiÅŸim yöntemleri vardır. Benim söyleyeceÄŸim tek ÅŸey; samimi itirafçılığın teÅŸvik edilmesidir. Bu sayede çok daha etkili bir ÅŸekilde bu yapının çözüleceÄŸine inanıyorum" ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Akın, 15 Temmuz darbe giriÅŸimi sırasında Genelkurmay BaÅŸkanlığında bacağından vurulduÄŸunu belirterek, "15 Temmuz’da komutanımı korumak isterken bu hainler tarafından vuruldum. ’FETÖ üyesi olduÄŸu için ayağından vuruldu’ ÅŸeklinde yorumlar yapıldı. Bunları kabul etmiyorum, görüntülerde mevcut, başıma doÄŸru ateÅŸ ediyor. Ben yerde yatarken Halit Kazancı belimdeki tabancayı alarak, Adnan Arıkan’a veriyor. Arıkan da öldürülmek kastıyla başıma doÄŸru ateÅŸ ediyor. Ancak kurÅŸun sekerek bacağıma isabet ediyor" diye konuÅŸtu.
"BANA MADALYA VERÄ°LMEDÄ°"
Vurulduktan sonra kendisine madalya verildiÄŸi yönündeki haberleri yalanlayan Akın, ÅŸunları kaydetti:
"Yaralanmamdan dolayı madalya almadım. Ancak Ocak 2018’de tarafıma devlet övünç madalyası tevdi edilecekti. Ben bu madalyanın verilmesini beklemeden adli makamlara gittim. Madalya yerine bildiklerimi anlatarak yargılanmayı tercih ettim."
Sanık AyÅŸe Söylemez, FETÖ ile üniversiteye hazırlandığı sıralarda baÄŸlantı kurduÄŸunu, üniversite döneminde de örgütün EskiÅŸehir’deki bir yurdunda kaldığını anlattı. FETÖ’yü o dönemlerde bir "örgüt" olarak nitelendiremediÄŸini belirten Söylemez, milliyetçi duygular nedeniyle FETÖ içinde yer aldığını söyledi. Söylemez, 2015 yılı baÅŸlarında örgüt ile bağını kopardığını öne sürerek, "Örgüt içerisinde en son görüÅŸtüÄŸümüz ’Recai’ olarak bildiÄŸim kiÅŸi ve onun eÅŸi dini konulardan çok siyasi konulardan konuÅŸmaya baÅŸladı. Hükümeti kötüleyen konuÅŸmalar yapmaya baÅŸlamışlardı. Bundan dolayı biz yavaÅŸ yavaÅŸ soÄŸumaya baÅŸlamıştık. EÅŸimle birlikte örgüt ile bir daha görüÅŸmeme kararı aldık ve bir daha görüÅŸmedik" diye konuÅŸtu.
"EŞİMÄ°N ÖRGÜT Ä°ÇERÄ°SÄ°NDE OLDUÄžUNU SÖYLEDÄ°LER"
Mahkeme BaÅŸkanı Sebahattin SarıdoÄŸan, sanık Söylemez’e "eÅŸinle katalog yöntemiyle evlendiÄŸiniz belirtiliyor. EvliliÄŸiniz nasıl oldu?" ÅŸeklinde soru yöneltti. Söylemez, "EskiÅŸehir’de okuduÄŸum sıralarda örgüt içinde tanıştığım bir kiÅŸinin yönlendirmesiyle eÅŸimle tanıştım. Bana eÅŸimin fotoÄŸrafı gösterilmedi. EskiÅŸehir’deki kiÅŸi, Ankara’da bulunan Melek adlı bir kiÅŸinin numarasını verdi. O kiÅŸi bana eÅŸimden bahsetti, bizi tanıştırmak istediklerini, evlilik düÅŸüncem varsa bunu deÄŸerlendirebileceklerini söylediler. Bu ÅŸekilde tanıştık ve 1 yıl sonra da evlendik. Bizi tanıştıranlar eÅŸimin örgüt içerisinde olduÄŸunu söylediler" dedi.
"DARBE SONRASI EŞİMLE BAÄžLANTI KURMAYA ÇALIÅžTILAR"
Örgüt içerisinde bulunmasını bir "hata" olarak nitelendiren Söylemez, kendisini ve eÅŸini "örgüt" noktasında suçlu bulmadığını söyledi. Söylemez, 15 Temmuz darbe giriÅŸiminin ardından örgütün eÅŸi ile irtibata geçmeye çalıştığını, örgüt mensubu kiÅŸilerin birkaç kez eÅŸini aradığını bildiÄŸini anlattı.
"ASKERÄ° LÄ°SE SINAVI MÜLAKATINDA BENÄ° YÖNLENDÄ°RDÄ°LER"
Sanık Fuat Söylemez, 1996 tarihinde Selim Demirkaya isimli arkadaşının vasıtası ile örgüt ile Tokat’ta tanıştığını ifade etti. Örgüt mensubu "Sebahattin" kod adlı kiÅŸi ile pastanede buluÅŸtuÄŸunu kaydeden Söylemez, bu ÅŸahsın kendisine ders vermeye baÅŸladığını dile getirdi. 1997’de askeri lise sınavlarına girdiÄŸini ifade eden Söylemez, daha öncesinde örgüt üyelerinin kendisini mülakata iliÅŸkin yönlendirdiÄŸini söyleyerek, "Askeri lise sınavlarını kazandım. Lise boyunca biraz da korkmamdan dolayı örgütle pek görüÅŸmemiz olmadı. Ä°rtibatı koparmak için sürekli telefonla arıyordu. Harp Okuluna baÅŸladığım zaman beni baÅŸka birine devretti. Bu devirden sonra da yine 1 ve 2’nci sınıfta benden sorumlu örgüt abisiyle pek görüÅŸmedim. 3’üncü sınıfta Nurettin Kaya ve Murat Uyan’la tanıştırdı. Ümitköy’deki bir evde birkaç kez sohbetlerde bulunduk. Sohbeti veren ÅŸahsın ismini hatırlamıyorum. 2005 yılında mezun oldum. Nurettin Kaya ile aynı evde kaldım. Daha sonra Özel Kuvvetler seçmeleri oldu ve orayı kazandım. Özel Kuvvetlere gitmeye müteakip ’Sadık’ kod isimli birine devredildim" ÅŸeklinde konuÅŸtu.
"MAL MI DEVREDÄ°YORSUNUZ?"
Mahkeme BaÅŸkanı SarıdoÄŸan, sanık Söylemez’in baÅŸka bir "örgüt abisi"ne baÄŸlanmasına sürekli "devretti" kelimesini kullanmasına tepki gösterdi. BaÅŸkan SarıdoÄŸan, "Bu ’devretti’ kelimesi de nedir? Mal mı devrediyorsun?" dedi.
"TEDBÄ°R AMAÇLI KOD ADI KULLANMAMIZ GEREKTİĞİNÄ° SÖYLEDÄ°LER"
Söylemez, savunmasına ÅŸöyle devam etti:
"Burak Akın ve Serdar Tekin ile aynı gruba dahil oldum. ’Ekrem’ kod isimli bir kiÅŸi ile görüÅŸmeye baÅŸladık. Bu, 2013-2014 tarihleriydi. 2014-2015 tarihleri arasında da ’Recai’ kod isimli bir kiÅŸiyle görüÅŸtüm. Askeri liseye baÅŸladığım tarihlerde 28 Åžubat dönemi olmuÅŸtu ve o dönem dini duyguları olan askerlerin okuldan atıldığını, bizim gibi vatansever insanların orduya alınmadığını, kod adı kullanmamızın sebebinin de bu olduÄŸunu, tedbir amaçlı kod adı kullanmamız gerektiÄŸini söylediler. Bu nedenle kod adı kullanılmasını o zamanlar çok yadırgamamıştım."
2015’de örgütle baÄŸlantısını kopardığını öne süren Söylemez, Recai kod isimli ÅŸahsa örgüt ile bir daha görüÅŸmek istemediÄŸini söylediÄŸini belirterek, "Beni ankesörlü telefonda birkaç kez aradı. Üçüncüsünde ’sizinle görüÅŸmek istemiyorum, irtibatımı koparıyorum’ dedim. Ankesör numaralarının tespit edilememesi nedeniyle oradan arıyorlardı" dedi.
Sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, duruÅŸmayı 11 Temmuz 2018’e erteledi.
(Ä°HA)