Adana
Bir şirkette satış elemanı olarak çalışan 27 yaşındaki Karatopak, dezavantajlı grupları desteklemek ve çocukların sosyal gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla 2016'da " Yüzde Gülücük Yüzde Mutluluk Topluluğu"nu kurdu.
Adana ve Eskişehir'de ihtiyaç sahipleri için faaliyetlere başlayan topluluk, gönüllü sayısının 250'ye ulaşmasıyla Muğla, Balıkesir, Van, Mersin, Ankara, Kütahya ve Bilecik'te de yardım etkinlikleri düzenledi.
Tadilatını yaptıkları köy okullarına kütüphaneler kuran, çocuklar için kostümlü doğum günü organizasyonları, eğitim çalışmaları, oyun etkinlikleri, palyaço gösterileri ve balon dağıtımı gerçekleştiren gönüllüler, çalışmalarını Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen şehirlerde sürdürdü.
Adana'nın yanı sıra Osmaniye, Gaziantep ve Hatay'a giden topluluk üyeleri, barınma alanlarında gerçekleştirdikleri eğitici ve eğlendirici etkinliklerle afetzede çocukların yüzünü güldürdü.
"Deprem bölgesinde ayda 5-10 etkinlik yapar hale geldik"
Karatopak, AA muhabirine, 7 yıl önce satın aldığı 100 balonu çocuklara dağıtması sırasında aldığı tepkilerin kendisini motive ettiğini söyledi.
İnsanlara yapılan manevi katkıların daha kalıcı olduğunu belirten Sadiye Karatopak, "Çocukların maddi ihtiyaçlarının yanı sıra manevi ihtiyaçlarını da giderebilmek amacıyla kurulmuş bir topluluğuz. Çünkü biz, maddi olan her şeyin geçici olduğunu düşünüyoruz. Ancak manevi mutlulukların, şu ortamda yaptığımız etkinliklerin ve onlarla oynadığımız oyunların kalıcı olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
Çocukların yüzünü güldürmek için çalışmalara deprem bölgesinde devam ettiklerini anlatan Karatopak, şunları kaydetti:
"Biz, geçmişte ayda bir etkinlik yapabilirken şu anda deprem bölgesinde ayda 5-10 etkinlik yapar hale geldik. Onlara moral aşılamak için kostümler giydik, yüz boyama etkinlikleri yaptık. İhtiyaçlarını giderebileceğimiz eşyaları temin ederek yüzlerini güldürmeye çalıştık. Oradaki ailelerden çok güzel tepkiler aldık. Tüm ilçelere, mahallelere ulaşmaya çalıştık. Her ne kadar bizler de depremzede olsak da bizden daha zor durumda oldukları için günlerini dolu dolu geçirtmeye çalıştık."