Mobil, kurumsal ve internet alanlarında hizmet veren bir GSM şirketinin Diyarbakır’daki bayilerinden faturalarını yatıran binlerce vatandaş, bağlı bulundukları operatör şirketinden kendilerine gönderilen borç bilgisi ile neye uğradıklarını şaşırdı. Müşteri hizmetlerini arayan vatandaşlar, yaklaşık 5 aydır borçlarının ödenmediğini ve hatlarının iletişime kapanacağını öğrenince kentte resmi olarak hizmet veren faturalarını yatırdıkları bayilerin yolunu tuttu. Sayıları on binleri bulan mağdurlar, fatura yatırdıkları bayilerin kepenk kapattıklarını görünce dolandırıldıklarına kanaat getirip avukatların yolunu tuttu. Yaşadıkları şokun ardından 3 abone bireysel olarak suç duyurusunda bulunurken, olayla ilgili Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü ekipleri de inceleme başlattı. Yapılan ilk incelemede resmi bayilerin şirketin sisteminde bulunan bir açığı fark ederek, abonelerden aldıkları paraları kendilerine ait kredi kartı ile yatırıp müşterilere yatırdıklarına dair belgeleri verdiği belirlendi. Bayi görevlileri, müşteriler çıktıktan sonra işlemi iptal ederek paranın kendi hesaplarında kalmasını sağladı. Bu durumun ortaya çıkmasının ardından kentte bulunan 21 bayi, 20 milyonu bulan vurgunla ortadan kayboldu.
BAYİLER VATANDAŞLARIN FATURALARINI KENDİ KREDİ KARTLARI İLE ÖDEYİP,SONRA İŞLEMİ İPTAL ETMİŞ
Yaşananlarla ilgili mağdurların başvurularını alıp onlara yol gösteren avukat İmran Gökdere, bu konu ile ilgili vatandaşların dönüşleri arttıkça işin içinde bir şey olduğunu anladıklarını söyledi. Birçok mağduru dinlediklerini kaydeden Gökdere, “İnsanları dinledikten sonra konunun özü şu şekilde ortaya çıkıyor; GSM şirketinin yazılımında olan bir açık nedeni ile bayiler bundan faydalanıyor. Siz bayiye gidip nakit ödeme yapıyorsunuz, ardından bayi kendi kartı ile geçiyor, daha sonradan nasıl bir şey yapıyorlar bilmiyoruz tam ama belli bir noktadan sonra yatırılan paranın kendi kartları olduğu için iadelerini sağlıyorlar. Bu merkeze ödeme olarak geçiyor, ancak bu durum çok sonra fark ediliyor. Bu fark edilince vatandaşlara geçmişe yönelik borç olarak yansıtılıyor, problemin özü bu” dedi.
250 VATANDAŞ EMNİYETE KOŞTU
Mağdurların ellerindeki belgelerle hak iddia edeceklerinin altını çizen Gökdere, şöyle devam etti:
“Fakat birçok vatandaş kredi kartı sliplerini yanlarında barındırmıyorlar. Hatta sliplerin özelliği nedeni ile mürekkeplerin çoğu silinmiş, okunmuyor. Bu noktada mağduriyet var. Emniyete 250 civarında vatandaşın müracaatı söz konusu, emniyetin bu yönde çalışmaları var. Hatta GSM operatörünün de bu konu ile ilgili başvurusu var. Muhtemelen ilgili bayilerin banka ekstreleri çıkartıldığında yapılan ödemeler, ardından geri alışlar bulunur. Bunlar olursa konu açıklığa kavuşur. Burada vatandaşların bilmesi gereken olgu şu; bayiler ilgili GSM operatörünün resmi bayisi, GSM operatörünün bayilerinin yapmış olduğu bu işlemlerle alakalı olarak vatandaşların sorumlu tutulması doğru olamaz. Bunun külfetini GSM operatörü çekmek zorunda. Bu noktada çoğu zaman özellikle cihaz alımları ile ilgili olarak yüksek meblağlar olduğu için belki tüketici heyetleri bu noktada yetersiz kalabilir ama faturalar itibari ile en azından meblağlar buna uygunsa vatandaşların özellikle tüketici hakem heyetlerine başvurup borçlu olup olmadıklarını tespit edebilirler veya haksız bir ödeme yapmışlarsa bunun iadesi için talepte bulunabilirler.”
BAŞKA İLLERDE DE MAĞDURLAR VAR
Bu durumun sadece Diyarbakır ile sınırlı olmadığını vurgulayan Gökdere, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bingöl, Gaziantep ve birkaç ilden daha arayanlar oldu. Biz de bulundukları yerde avukatlara müracaat etmelerini, özellikle il dışında olanlara bu şekilde tavsiyelerde bulunduk. Bize göre bu mağduriyet ileride elbette giderilecektir. Nihayetinde bu banka ekstreleri geldiğinde, kolluğun soruşturmaları tamamladığında, gerekli kriminal incelemeler yapıldığında muhakkak konu giderilecektir ama GSM firmasının şu anda vatandaşları ödemeye zorlama gibi bir durumu var. Çünkü bu noktada birçok müracaat var hem iletişime kapatılması hem icra tehdidi olarak. Çünkü insanlara icra takibi başlatılacağı yönünde iletişime geçilmiş. Bu noktada vatandaşlar ödeme yapmak istemezse, icra takibi başlarsa gidip itirazlarını sunabilirler, muhtemelen de netice alacaklardır.”
(Aydın Yorat - Murat Başal /İHA)
