Antalya Serbest Bölge’de faaliyet gösteren ARES Tersanesi ve Ankara merkezli METEKSAN Savunma’nın, birkaç yıldır devam eden araştırma-geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleri neticesinde İnsansız Deniz Araçları (İDA) alanında, Türkiye’nin ilk insansız muharip deniz aracının prototip üretimi tamamlandı. ULAQ adı verilen SİDA’ya Roketsan tarafından sağlanan 4 adet Cirit ve 2 adet L-UMTAS füze sistemleri eklenerek, bu ay sonuna doğru deniz testlerine başlanacak.
NERELERDE KULLANILABİLECEK?
400 kilometre seyir menziline, saatte 65 kilometre sürate, gündüz/gece görüş kabiliyetine, milli kriptolu haberleşme altyapısına sahip ve gelişmiş kompozit malzemeden üretilen SİDA, keşif, gözetleme ve istihbarat, su üstü harbi, asimetrik harp, silahlı **** ve kuvvet koruma, stratejik tesis güvenliği gibi görevlerin icrasında karadan mobil araçlarla ve karargah komuta merkezinden veya uçak gemisi, fırkateyn gibi yüzer platformlardan kullanılabilecek.
YAPAY ZEKA
SİDA, farklı operasyonel harekat ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde füze sistemlerinin yanı sıra, elektronik harp, jamming (parazit bozma) gibi farklı tiplerde faydalı yükler ve farklı haberleşme ve istihbarat sistemleriyle donatılabilecek. Bununla birlikte, kendisi ile eş veya farklı yapıya sahip diğer SİDA’larla operasyon yapma, İHA, SİHA, TİHA’lar ve insanlı hava araçları ile müşterek harekat kabiliyetine sahip olabilecek. SİDA uzaktan kontrol edilen insansız deniz aracı olmanın yanı sıra, yapay zeka ve otonom davranış özellikleriyle üstün ve çağın ilerisinde yeteneklerle donatılacak.
ÜÇ YIL ÖNCEKİ HAYAL
Türkiye’nin ilk SİDA’sının üç yıl önce kurulan bir hayal sonucu olduğu belirten ARES Tersanesi Genel Müdürü Utku Alanç, "Tabi sadece silahlı ile kalmadı, üç yıl önce gördüğümüz hayalin üzerine çok yoğun ön tasarım çalışmaları gerçekleştirdik, yaklaşık 2 yıl sürdü. Bir prototiple yürümeye karar verdik, füze sistemleriyle donatılmış prototip silahlı insansız deniz aracı geliştirdik. ULAQ serisinin ilk ürünü oldu. Farklı silahsız tasarımlarımızda, mevcut İHA’larda olduğu gibi İDA’larımız mevcut. Bunları da yakın zamanda denize indirmeyi planlıyoruz" dedi.
MİLLİ VE YERLİ SİSTEM
İhracat odaklı askeri gemi ve performans botlarında uzman bir tersane olarak gövde formu ve tekne tasarımında çok hızlı ilerlediklerini anlatan Alanç, "Millilik ve yerlilik ilk önceliğimizdi. Özellikle uzaktan komutalı sistemlerde bu sistemin muharebe sisteminde karıştırmaya dayanıklı olması lazım, düşman kuvvetlerinin eline geçmemesi ve size dönmemesi lazım. En büyük özelliği bu. Savunma sanayimizin bir diğer güzide firması METEKSAN Savunma firmasıyla tanıştık. Çok verimli bir işbirliğine dönüştü. Her iki firma da kendi öz sermayeleriyle bu taşın altına elini koydu ve bu Ar-Ge projesi hayata geçti" diye konuştu.
DENİZDEKİ TESTLERİ İKİ AY SÜRECEK
11 metrelik SİDA’nın gemi fırkateynleri, uçak gemilerinden denize atılıp görevlendirilmesi için daha küçük boyutlarda olmasını tercih ettiklerini kaydeden Alanç, "Sürati 65 km, bu rahatlıkla iki katına çıkarılabilir. Gövdesi saatte 120-130 km hıza dayanabilecek bir gövde, çok dayanıklı. Menzil 400 km yakıtla sınırlı ve rahatlıkla iki katına çıkarabilir. Önceliğimiz bu prototipin kendini ispat etmesi, başarılı bir füze atışı gerçekleştirmesi ve denizdeki görevlerini başarıyla ifa edebilmesi. Prototipte sona gelindi ve bu ay sonunda denize indireceğiz. Yaklaşık iki ay süren yoğun test tecrübe faaliyetine girişeceğiz. Özellikle uzaktan komuta ve otonom sistemlerini deneyeceğiz" dedi.
OTONOM SİSTEMLER
İHA’lar ve füze mühimmat sistemleri gibi birçok platformda ana alt sistemlerinin kullanıldığını belirten SİDA projesinin ortak firması METEKSAN Genel Müdür Yardımcısı Dr. Erdal Torun, "Bugün bunları gururla sahada görmekteyiz. Bu yeteneklerimizi insansız deniz araçlarında da uygulamak ve mavi vatanın savunmasında ortaya ürün koymak için ARES Tersanesi’yle birlikte yola çıktık. Esasen bu deniz aracı içindeki haberleşme seri sefer sistemleri, görev bilgisayarları, komuta kontrol yazılımları ve otonom algoritmaları gibi birçok uygulamayı deniz aracı üzerine donatmaktayız" diye konuştu.
SÜRÜ HALİNDE KULLANILABİLECEK
Sahilden bu deniz aracını sevk ve idare eden sahil komuta kontrol istasyonunda da benzer donanımları oluşturduklarını anlatan Dr. Erdal Torun, "Kaptan ve nişancı konsolları, görev bilgisayarları, gemi ve kontrol istasyonu arasındaki haberleşmenin kesintisiz ve dayanıklı yapılması için kendi ürünümüz veri linklerini kullanarak bu çalışmada yer almaktayız. Otonom sistemler sadece uzaktan kontrol edilen sistem değil. Kendisinin birçok algoritmayı üzerinde barındıran ve zor koşullar, zor coğrafya ve adalar bölgesinde özellikle bir görevi icra edecek şekilde gücümüze güç katacaktır. Birden fazla SİDA’nın aynı anda sürü biçiminde sevk ve idare edilebilmesi bize mavi vatan ve adalar bölgesinde büyük üstünlük sağlayacaktır" dedi.