Bakanlar Kurulu toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani son haftalarda artan diplomatik hareketliliğe işaret ederek, "Hükümetimizin iş başına geldiği ilk andan itibaren izlediği yol haritası, siyaset alanındaki çıkmaz sokakları açmak oldu. İktidara gelerek vadettiğimiz gibi 100 gün içerisinde Cenevre Anlaşmasını yaparak ilk çıkmaz sokağı açmış olduk. Bu anlaşma ile birlikte İran hesaplarından dondurulmuş olan 700 milyon dolar, tekrar İran’a verilmiş oldu” dedi.
İsrail ve Suudi Arabistan’ın İran ile yapılacak anlaşmalara karşı olduklarını belirten Ruhani, “İsrail Başbakanı ve Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı sürekli Avrupa ve Cenevre’ye giderek bu anlaşmayı engellemeye çalıştılar” ifadelerini kullandı.
İran’ın nükleer anlaşma ile birlikte önemli kazanımlar elde ettiğini kaydeden Ruhani, petrol satışlarının anlaşma ile birlikte 1 milyon varilden 2 milyon 800 varile çıktığını söyledi.
ABD’nin tek taraflı ve yasal olmayan bir şekilde anlaşmadan ayrıldığını belirten Ruhani, "İran’ın da anlaşmadan ayrılacağını düşünüyorlardı. ABD’nin anlaşmadan çekilmesine karşılık İran olarak 1 yıl sabır politikası izledik. Elbette bu zaman içerisinde istediğimiz miktarda yine petrol satabildik” ifadelerini kullandı.
İran’ın artan ABD yaptırımları ve nükleer anlamayı ihlali karşısında bazı taahhütlerini askıya aldığını hatırlatan Ruhani, AB ülkelerine 60 günlük süre tanıdıklarını söyleyerek, ”Müzakere fırsatını kaçırmadık. İktidarda olduğum sürece sorunların çözümü için adil, yasal ve onurlu müzakereye tam hazırlıklıyız. Ancak müzakere adına hiçbir zaman teslim olmayacağız” dedi.
AB’ye verilen 60 günlük sürede İran’ın sunduğu taleplerinin istenilen şekilde karşılanmadığını söyleyen Ruhani, “Daha önce söylediğimiz gibi taahhütleri askıya almamız geçici bir durum. Eğer onlar taahhütlerine uyar ve anlaşamaya dönerse biz de döneriz. Ekonomi savaşının sonlanması halinde karşılıklı konuşma fırsatını buluruz. İran’a gelen ve bu konuda aracı olan tüm ülkeler, müzakere fırsatını kaçırmadığımızı bilmelidirler” dedi.
İran’ın İngiltere’ye ait petrol tankerini alıkoymasına ilişkinde değerlendirmede bulunan Cumhurbaşkanı Ruhani, Devrim Muhafızlarını tebrik ederek, "İran Basra Körfezi ve Hürmüz Boğazı’nın güvenliğini sağlarken, Hind Okyanusu ve Ba’bül Mendep Boğazı’ndaki istikrarı da korumaya çalışıyor. Hürmüz Boğazı önemli ve hassas bir noktadır. Ciddiye alınmayacak ve uluslararası kuralların çiğneneceği bir yer değil. Hiçbir ülke Hürmüz Boğazı’nın güvenliğinden sorumlu olan Devrim Muhafızlarının uyarılarını görmezden gelerek bu boğaza giriş yapamaz” dedi.
İran’ın bölgede hiçbir zaman askeri gerginlikten yana olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Ruhani, İran’ın bu zamana kadar angajman kuralları içerisinde karşılık verdiğini hatırlatarak, "ABD’nin İran hava sahasını ihlal eden casus uçağına bu çerçevede yerinde ve doğru bir karşılık verdik. Eğer tekrar hava sahamız ihlal edilirse, aynı karşılığı yine veririz” dedi.
(İHA)
