Konya/Diyarbakır/Muş
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının kadın üyeleri ile vatandaşlar, ellerinde bayrak ve pankartlarla Mevlana Meydanı'nda, "Kefenli Direniş" etkinliğinde bir araya geldi.
Burada grup adına açıklama yapan Konya İHH Kadın Kolları Başkanı Erengül Karabağ, İsrail'in Filistin'e yönelik sürdürdüğü saldırıları lanetlediklerini söyledi.
Artık söylenecek kelimenin kalmadığını aktaran Karabağ, "Dilin sustuğu, kelimelerin tükendiği bir zamanda, ancak sessizlik birçok şeyi anlatabilirdi. Bugün yaptığımız bu eylemle, tüm dünyaya mesaj vermede, kelimelerin kifayetsiz kalışını, kefenlere sarılmış binlerce minik bedeni anlatamamamın çaresizliğini söz olmadan duyurmak için toplandık." dedi.
Karabağ, tüm vicdanlı anneler adına bu direnişin yanında olduklarını dile getirdi.
İsrail'e yönelik protestolarını sürdüreceklerini anlatan Karabağ, şöyle devam etti:
"Sadece vicdanlarla iletişim kurulan bu destansı direnişte, teorilerinin çöküşüne şahitlik için buradayız. Sadece duruşun anlattıklarına kulak veren, vicdanın kulakları hala sağır olmamış tüm kadınlar adına, sessizliğe sessiz kalmadığımızı haykırmak için buradayız. Tüm vicdanlı anneler adına, bu direnişin yanındayız ve aydınlığın zaferini ilan edinceye kadar, ateş böcekleri kadar da olsa ışık taşımaya devam edeceğiz."
Konuşmaların ardından, Gazze'de ölen bebekleri sembolize eden "kefene sarılı cenazeler" meydana bırakıldı. Bazı kefenlerin üzerine Gazze'de hayatını kaybeden çocukların fotoğraflarının olduğu ve isimlerinin yazıldığı görüldü.
Program, şiir dinletisi ve yapılan duanın ardından sona erdi.
Diyarbakır
Diyarbakır'ın merkez Kayapınar ilçesindeki Hazreti Hamza Camisi'nde kılınan cuma namazından sonra Peygamber Sevdalıları Vakfı öncülüğünde toplanan grup, İsrail aleyhine slogan attı, sık sık tekbir getirdi.
Memur-Sen İl Başkanı Ramazan Tekdemir, yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'de masum insanları katlettiğini söyledi.
İsrail'in dünyanın gözü önünde savaş suçu işlediğini, Gazze'de yapılanın katliam ve soykırım olduğunu belirten Tekdemir, sonuna kadar Mescid-i Aksa ve Kudüs'e sahip çıkacaklarını ifade etti.
Tekdemir, Mescid-i Aksa'nın sadece Filistinlilerin değil tüm Müslümanların kutsalı olduğunu dile getirerek, "Tüm İslam ülkelerine bu işgale ve vahşete karşı caydırıcı adımlar atılması için çağrımızı yineliyoruz." dedi.
Mardin
Kentte 56 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Mardin STK Platformu öncülüğünde Fuat Yağcı Camisi önünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına tepkilerini dile getirdi.
İsrail aleyhine slogan atan grup, sık sık tekbir getirdi. STK platformu adına açıklama yapan Mustafa Çelik, Gazze'ye yönelik zulmün bir an önce sona ermesini istediklerini belirtti.
Çelik, İsrail'in yaşlı, kadın, genç, çocuk, engelli, hasta ayırt etmeksizin sivilleri katletmeye ve soykırıma devam ettiğini kaydetti.
Şırnak
Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) öncülüğünde bazı sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle Şehit Güvenlik Korucusu Abdullah Avcı Camisinin avlusunda toplananlar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etti.
Ellerinde Filistin bayrakları taşıyan katılımcılar, İsrail ve ABD karşıtı slogan attı, tekbir getirdi.
Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından gazetecilere açıklama yapan parti üyesi Osman Ertaş, İsrail'in Gazze'ye saldırılarına "dur" demek için bir araya geldiklerini söyledi.
Ertaş, saldırılarda sivillerin, görevlerini yapmaya çalışanların da katledildiğini ifade ederek, "Hastaneler, ambulanslar, camiler, okullar ve konutlar ile altyapı tahrip edildi. Un fabrikaları, ekmek fırınları, su depoları, yardım taşıyan kamyonlar bombalandı." dedi.
Açıklamanın ardından Filistin'de hayatını kaybedenler için dua edildi.
Muş
Belediye önünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile vatandaşlar, saldırılarda yaşamını yitirenler için dua etti.
Grup adına basın açıklaması yapan HÜDA PAR İl Başkanı Mehmet Şirin Çağlayan, 77 gündür Gazze'de bir soykırımın yaşandığını söyledi.
Saldırılarda çocuk, kadın ve masum insanların katledildiğini belirten Çağlayan, şunları kaydetti:
"7 Ekim'den bu yana 200'den fazla doktor, 97 gazeteci, 35 sivil savunma görevlisi ve yine yüzlerce sağlık çalışanı şehit edildi. Yine 10 binlerce kardeşimiz yaralandı. Yıkılan binalardan ve tahrip edilen altyapıdan, temiz su ve gıdaya erişememekten dolayı salgın hastalıklar baş göstermeye başladı. Yüz binlerce kardeşimiz de hasta durumda."
Dünyanın gözleri önünde savaş suçu işleyen terör şebekesinin, 53 hastaneyi, 102 ambulansı, 312 camiyi, 3 kiliseyi, 282 okul ve üniversiteyi ve 306 bin konutu kısmen veya tamamen tahrip ettiği aktarılan açıklamada, "Altyapı tahrip edildi, un fabrikaları, ekmek fırınları, su depoları, yardım taşıyan kamyonlar bombalandı. Bu, vahşettir, katliamdır ve soykırımdır. Dünyada ve uluslararası metinlerde savaş suçu ve insanlığa karşı suç olarak tarif edilen fiillerin tamamı bu katiller sürüsü tarafından işlenmiştir." ifadesine yer verildi.