Çelik, canlı bombaların üzerlerinde yaklaşık 5'er kilogramlık bomba taşıdığını belirterek, "Bir tanesi bombanın patladığı yerde duruyor, ötekisi de planlı bir şekilde, bomba patladığı zaman insanların doğal olarak kaçacağı hattın üzerine yerleşmiş ki ikinci kademede tekrar daha büyük bir katliam olsun diye. Dolayısıyla ikinci bombanın durduğu yer de kaçış hattı üzerinde olduğu için daha büyük bir katliamı hedeflemişler. Kaybettiğimiz vatandaşlarımızın, yaralı vatandaşlarımızın sayısı bütün bunlar açısından bakıldığında hakikaten fevkalade ağır bir tablo" diye konuştu.
Çelik, başkentin göbeğindeki bu saldırıya ilişkin araştırmaların çok yönlü yapıldığını belirterek, "Başbakan bizzat yönetiyor krizi. Hemen her gün uzun soluklu toplantılar yapıyor güvenlik birimleriyle" diye konuştu.
Psikolojik savaş
"Gezi'den bu yana defansa dönük bir Ak Parti görünüyor. Buna karşı farklı birtakım enstrümanları ortaya koyma düşünceniz var mı" sorusuna Çelik, "Tipik bir örneği, bu olay oldu, Sayın Cumhurbaşkanımızın hiçbir yerde söylemediği, 'Tren garı zarar gördü' gibisinden bir ifadeyi televizyonda söylemiş gibi ekrana monte ederek birtakım gruplar yaydı. Bu tabii açık bir psikolojik savaş taktiği, biçimidir. Hem Cumhurbaşkanlığı makamına karşı hem Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı bir psikolojik savaş biçimidir. Böyle insanlık dışı bir şey söylenip bu Cumhurbaşkanı'na yakıştırılabilir mi, böyle bir şey dolaşıma sokulabilir mi?" yanıtını verdi.