Çalışan Gazeteciler Bayramı nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, basın sektöründe yaşanan sorunlar nedeniyle 10 Ocak’ı bayram değil “dayanışma günü” olarak kutladıklarını ifade eden TGK Genel Başkanı Kolaylı, “Öncelikle basın sektöründe mesleki düzenleme” yapılması gerektiğini vurguladı.
Medyada faaliyet gösteren kuruluşların ve basın çalışanlarının 2025 yılına birçok sorunla girdiğini belirten Kolaylı, bu sorunların zaman geçirilmeden çözülmesinin, demokrasinin gelişimi için büyük önem taşıdığını kaydetti.
Kolaylı, medya kuruluşları ve bu kuruluşlarda çalışan medya emekçilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çektiği açıklamasında şunları söyledi:
“Medya sektörü olarak zor bir dönemden geçiyoruz ve basın özgürlüğünden internet yasasına kadar birçok alanda yasal düzenleme bekliyoruz. Sektörümüzdeki sorunların bir an önce çözümlenmesi, sürekli itibar kaybeden basın mesleğinin gelişmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu olarak her fırsatta vurguladığımız gibi ülkemiz, medya alanında kapsamlı bir değişime, yenilenmeye ihtiyaç duymaktadır. Basın özgürlüğünden basında çalışma koşullarına, internet yasasından mesleki standartlara kadar bir dizi yenilik zaman geçirilmeden uygulamaya konulmalıdır.
Sektörümüzde mesleki düzenleme olmaması; tehdit ve şantaja dayalı etik dışı haberlerin yapılmasına, birikimine, eğitimine bakılmaksızın dileyen herkesin gazeteci maskesi altında sektörümüzde boy göstermesine neden olmaktadır. Meslektaşlarımız, meslek onurlarını korumak adına mücadele etse de, yasal boşluktan yararlanan çıkarcıların medya sektöründe boy göstermesine engel olamamaktadır. Bu nedenle basın sektöründe öncelikli olarak mesleki düzenleme yapılmalıdır. Basın bayramını gerçek anlamıyla kutlayabileceğimiz günlere elbirliğiyle ve en kısa zamanda ulaşmak umuduyla meslektaşlarıma saygı ve sevgilerimi sunarım.”
10 OCAK’IN TARİHÇESİ
5953 sayılı basın çalışanlarının haklarını düzenleyen yasa, 10 Ocak 1961 tarihli 212 sayılı yasa ile getirilen değişikliklerle basın sektöründe çalışanların özlük haklarında çok önemli kazanımlar sağladı. Bu kazanımlar, dönemin Türkiye Gazeteciler Sendikası ve basın örgütleri tarafından “bayram” olarak kabullenildi.
Ne var ki, basın işverenleri yasayı protesto etti ve gazetelerini çıkarmama kararı aldılar. 3 gün süre ile 5 büyük gazete, işverenlerin kararı ile yayınlanmadı.
Gazeteciler, okuru gazetesiz bırakmamak amacıyla Türkiye Gazeteciler Sendikası çatısı altında kenetlendiler ve “Basın” adı altında gazete yayınladılar.
Gazete yöneticisinden, üretimin her aşamasında görevli emekçiye kadar tüm basın çalışanlarının sendika çatısı altında kenetlenmeleri, gazete sahiplerinin direnişini kırdı. 212 sayılı yasa böylece yürürlüğe girdi ve yaygın uygulama alanı kazandı.
Ancak, özellikle 1990 sonrası dönemde ve basından medyaya dönüşüm sürecinde, sermayenin sektöre girmesiyle bu kazanımlar “uygulamada” tek tek elden çıktı.