TBMM Başkanı İsmail Kahraman başkanlığında açılan Genel Kurul’da 24 Kasım Öğretmenler Günü tartışması yaşandı. İsmail Kahraman’ın Genel Kurul’da 24 Kasım Öğretmenler günü nedeniyle gruplara söz vermesini eleştiren HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, 24 Kasım tarihinin 12 Eylül darbesini yapanlar tarafından belirlendiğini söyleyerek, “Özellikle darbe anlayışına karşı mücadele ettiğini söyleyen bir iktidar partisi döneminde de hâlen darbe mirası olan bu anlayışın devam ettiriliyor olmasını kabul edilemez buluyoruz. Bizim açımızdan bütün öğretmenlerin evrensel olarak öğretmenler gününü kutlamış olduğu tarih esastır” dedi.
İdris Baluken’in ifadelerine cevap veren Meclis Başkanı Kahraman, “Güzellik kimin tarafından ne zaman yapılırsa yapılsın güzeldir” diye konuştu.
“FAŞİST BİR CUNTAYI BU KÜRSÜDEN OLUMLADIĞINIZ İÇİN SİZİ KINIYORUZ”
Daha sonra HDP grubu adına söz alarak kürsüye gelen HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Meclis Başkanı Kahraman’ın ifadelerine tepki göstererek, “Siz Sayın Başkan, bu ülkenin tarihinde en kanlı, en zalim, en faşist cuntaya ‘canım onlarda güzel bir şey yapmışlarsa anmayalım mı?’ diyerek olumladınız, ilk işi parlamentoyu feshetmek, halkın iradesini yere sermek olan faşist bir cuntayı bu kürsüden olumladığınız için sizi kınıyoruz, sözlerinizin tutanaklardan çıkartılmasını talep ediyoruz. Bu çatının altında bu çatıyı yıkan bir diktatör olumlandırılamaz. Üstelik bu Türk sağı, riyakârlık konusunda dünyadaki bütün sağcılara tur bindirir. Siz daha düne kadar İskilipli Atıf Hoca’ya burada ağıtlar yakıyordunuz. Siz 24 Kasım’ın hangi gün olarak seçildiğine de bir bakın. Bence mürtetliğe kadar gider, tebliğ vazifemi de yapayım haşa, dinden çıkmış olabilirsiniz” şeklinde konuştu.
“KINAMANIZI SİZE İADE EDİYORUM”
Sırrı Süreyya Önder’in açıklamalarına tepki gösteren ve Meclis’in ikili polemiğe girme yeri olmadığını söyleyen Meclis Başkanı İsmail Kahraman, “Şimdi, bir Aristo mantığı var, ‘güneş doğudan doğar, batıdan batar.’ Küba’da da böyledir. O hâlde, Küba Türkiye’ye eşittir. Şu mantığa bakın. Ne biçim mantık. Kınamanızı size iade ediyorum. Yani, 1980’de doğanlar suçlu mudurlar? ‘Siz darbe yılında doğdunuz, suçlusunuz.’ İkili polemiklere girme yeri değil yüce Meclis ama ben rica ediyorum, böyle ‘kınama’ gibi, ‘utanç’ gibi birbiriyle bağdaşmayan, ‘hatasız teşbih olmaz’ derler ama bu kadar büyük hatalı teşbihleri ve benzetmeleri yapmamanızı tavsiye ediyorum bir arkadaşınız olarak. Ben bir güzel günü kurdular diye, böyle bir şey ihdas edildi diye bunu yok sayamam” ifadelerini kullandı.
“HAKİR GÖRÜCÜ İFADELER KONUŞANI KÜÇÜLTÜR”
Sırrı Süreyya Önder’in sataşmasına cevap vermek için söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı ise, “Sırrı Bey sadece bir partinin sözcüsü olarak değil, âdeta, affedersiniz, Meclisin orkestra şefi gibi her şeyi düzenlemeye kalkıyor, kendisi konuştuğu gibi, başkalarının da nasıl konuşması gerektiğini ifade ediyor. Türk sağının riyakârlık meselesine gelince, ‘Türk sağı’ dediğiniz geniş bir coğrafya, Türkiye’de çok çeşitli istatistiklerde yüzde 65 ile yüzde 70 civarında halk desteği olan bir sosyal ve politik mecradan bahsediyoruz. Siz elinizdeki hangi kılıçla buradaki insanları şu veya bu şekilde riyakârlıkla bağdaşır bir siyasetin arkasında görüyorsunuz? Ben şimdi desem ki Türk solunun riyakâr sureti gibi bir genelleme yapsam bu ne kadar akla ters bir yorum olur, yaklaşım olur. O yüzden, bu tür genelleyici, küçümseyici, hakir görücü ifadeler karşıdakine bir şey yapmaz ama konuşanı küçültür” açıklamasında bulundu.