Gündem

Meral Akşener'den sert sözler: Affetmeyeceğim!

İYİ Parti’nin 3. Olağan Kurultayı başladı. “Rotamız net, pusulamız millet” sloganıyla yapılan kongrede genel başkan ve genel idare kurulu seçimi yapılacak.

Meral Akşener'den sert sözler: Affetmeyeceğim!
24-06-2023 11:40
24-06-2023 11:44

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in tek aday olması beklenen kongrede partinin genel idare kurulunda kapsamlı bir yenilenme bekleniyor. Akşener’in kurultay konuşmasında önemli mesajlar vereceği ifade edilirken genel seçimlerdeki ittifak stratejisinin devamına ilişkin net bir tutum ortaya koyması bekleniyor.

PARTİ YÖNETİMİ BLOK LİSTE İLE SEÇİLECEK

Gazete Duvar'da yer alan habere göre, İYİ Parti kongresinde 50 kişiden oluşan Genel İdare Kurulu ve 11 kişilik Merkez Disiplin Kurulu, blok liste ile seçilecek. 

Kongrede konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Bundan 5,5 yıl önce bu partiyi kuramazsınız dediklerinde demiştik ki kuracağız, kurduk. Bu parti yaşamaz dediklerinde, yaşatacağız dedik. Yaşattık. 

Milletimizin sesine kulak vermek için il il, ilçe ilçe, köy köy gezdik. Kapıları çalarak, milletimizin derdini dinleyerek, bu partiyi büyütmek, milletimizin sesini dinlemek için, sokakları, mahalleleri, dükkanları, evleri dolaştık. 

Dedikodu etmek yerine, hakaret etmek yerine, milletimizin sesini taşıdık. 

Yapılamaz denilen her şeyi yaptık, aşılamaz sanılan engelleri aştık. İYİ Parti kişisel ihtiraslara mahkum edilen milletimiz için çıkış kapısıdır. İYİ Parti mücadele ruhudur. Mücadeleyi kendi içimizdekileri itibarsızlaştırmak yerine bu ülkenin üzerine kabus gibi çöken, herkesi korkutan, bugünkü nobran yönetime karşı verilen bir mücadeledir. Kolayı değil, zoru seçendir! Birbirine hakaret eden, iftira atan değil, ben varsam her şey var, ben yoksam yansın bu dünya yıkılsın Türkiye diyen değil, nefsinin peşinden giden değil, nobranlara karşı buradayım, varım diyenlerin partisidir! Esarete karşı müdafa-i hukuk diyendir. Ben olayım da Türkiye ne olursa olsun diyen mandacı ruhlular için değil, mandacılığa hayır diyenlerin partisidir. İYİ Parti cumhuriyet birikimidir. Zor zamanlarda güneşi bulmak için karanlık yollara düşen Mustafa Kemal Atatürk'ün evladıdır. Kılıç kullanan kol yorulur fakat saban kullanan kol her gün daha çok kuvvetlenir. 

İYİ Parti'yi milletimiz kurdu. Bizler sadece tabelayı astık. İşte tam da bu nedenle İYİ Parti'nin yolculuğu aslında milletimizin yolculuğudur. Biz bugünlere hiç kolay gelmedik. Yolumuz doğru olduğu için nice çileye katlandık. Davamız doğru olduğu için nice zorluğa direndik. Sözümüz doğru olduğu için nice iftiraya göğüs gerdik. Hele ki bir şey olamadığına öfkelenip, bizatihi içimizden yapılan iftira, hakaret ve çirkinliklere göğüs gerdik. Şahsen hiçbir düşmanın, hiçbir rakibin beni hapse atmayı isteyenler dahil, benimle ilgili asla iddia etmedikleri, söylemedikleri pis iftiralara şahit oldum. Allah bana bunu gösterdi ama affetmeyeceğim. 

Biz bu yolculuğa çıkarken hanginizden para istedim. İşte hepiniz buradasınız. Milletvekilleri, genel merkeze para mı istedik sizden? Genel merkez yapıldı muhteremler, 15 liralık çöp kutularını aldım ben. O gün bana bu parayı nereden buldun diye neden sormadınız? Nasıl buldun bu parayı, nereden buldun niye demediniz? Çünkü sorumluluk almanız gerekiyordu, kaçtınız. Ama bugün Meral Akşener'i düşmanlarının suçlamadığı iftiralarla suçladınız. Kahrolun, kahrolun, kahrolun! İşte bu yüzden bizim siyaset anlayışımızın yönü de yolu da pusulası da aziz milletimizin ta kendisidir. 

Kurultaylar hesaplaşma yeridir. Ben hesap vereceğim siz de hesap vereceksiniz! Herkesin hesap verme yeridir. Öyle çirkinlikler yapıldı ki günlerce uyuyamadım. Burada söyleyemeyeceğim öyle pislikler oldu ki tekrar edemeyeceğim. Sonra gördüm ki olmuyor. Herkes her şeyi istiyor, yetmiyor. Milletvekili olunuyor, yetmiyor. GİK üyeliği isteniyor, oluyor, yetmiyor. Genel başkan yardımcılığı isteniyor. Kardeşim kadrolarımız sınırlı. Bırakın da birileri de o görevleri yerine getirsin. Hayır, yok!

Sonra Altılı Masa meselesi ortaya çıktı. Şimdi biz fedakarlık yapan insanlarız ya, genel başkanınız her türlü feragatı yapan insan ya. Dolayısıyla biz önce bu parti seçime girebilsin diye CHP'den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Savaşmalıydık, bileğimizin gücüyle o seçime girmeliydik. Girmiyorsak da gereğini yapmalıydık. Savaşmadık! 15 milletvekili istedik, Sayın Kılıçdaroğlu'na bir kez daha teşekkür ediyorum ama o gün bugün 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik. Ömer Seyfettin'in diyetine döndü bu iş. Biz psikolojik olarak kendimizi çok kötü hissettik. Ben kendimi çok kötü, aşağılanmış, çaresiz hissettim. Asla hayatımın hiçbir döneminde hissetmediğim kadar çaresiz hissettim. Çünkü savaşmadım. Ben savaşı severim, mücadeleyi severim. Ben canımla, kafamla, kellemle top oynamayı severim. Yapamadık. 28 Şubat'ta oynadım şu kadar umurum olmadı. Tayyip Erdoğan'la ters düştük mücadele ettim şu kadar korkum olmadı. Her hafta benim tutuklanacağımı söyleyenler oldu. Şu kadar umurum olmadı. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER