HSYK 2. Dairesi, MİT TIR’larının Hatay ve Adana'da durdurulması ve aranmasında görev alan Cumhuriyet savcıları Süleyman Bağrıyanık, Ahmet Karaca, Aziz Takçı, Özcan Şişman ve Yaşar Kavalcıoğlu'nun son savunmalarının alınmasını ve haklarında kovuşturma izni verilmesini kararlaştırdı.
HSYK 2 Dairesi, üç komutan için de kovuşturma izni verildiğini duyurdu: HSYK 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, "Yasa dışılığa, adalet ülküsü dışında hareket eden, hukuk zemininde kalmayan eylemlere göz yumulduğunda neler yaşandığını yakın bir geçmişte Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, İzmir-İstanbul Casusluk, Hanefi Avcı, İlhan Cihaner, Ahmet Şık, Nedim Şener soruşturma ve davalarında hep birlikte gördük, izledik ve ders aldık" dedi.
Yılmaz, "Bizler, verilen kararın siyasi sonuçlarını değil, adalet, doğruluk, dürüstlük, yasallık ve hakkaniyeti gözetmekle mükellefiz. Tarihe ve millete karşı sorumluyuz. Adliyelerimizi Müslim ve gayrimüslim, inanan, inanmayan, her görüşten kişinin güvenle girdiği, huzur içinde çıktığı yerlere dönüştüreceğiz" diye konuştu.
BAŞSAVCI’NIN AVUKATLARINDAN AÇIKLAMA
Öte yandan, soruşturma kapsamında eski Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık'ın avukatları Aziz Erbek, Mustafa Kökten ve Alp Değer Tanrıverdi, Çukurova gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı düzenledi.
Avukatlar adına konuşan Erbek, müvekkillerinin MİT'e ait TIR’ durdurulması soruşturması kapsamında 8 Mayıs 2015'de tutuklanarak Adana F Tipi Kapalı Cezaevine gönderildiğini hatırlattı.
Hakimler ve Savcılar Kanununun 88. maddesine göre müvekkillerinin tutuklanamayacağını savunan Avukat Aziz Erbek, "Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi, müvekkillerimizin sorgulamasını yapmaya yetkili ve görevli değil. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) başmüfettişi, yakalama talebini nöbetçi ağır ceza mahkemesine göndermesi gerekirken talebi yerine getireceğinden emin olduğu HSYK tarafından özel olarak seçilmiş Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermiştir. Bu mahkeme de başmüfettişi hayal kırıklığına uğratmayarak hukuka aykırı talebi yerine getirmiştir" diye konuştu.
Erbek, müvekkillerinin tutuklanmasının ardından yaşanan hukuki süreci eleştirerek, tutuklamadan sonra başlayan hukuki mücadelede karşılaştıkları sorun ve çıkarılan engellerin, birilerinin müvekkillerinin tutuklu kalması için her şeyi göze aldığını gösterdiğini söyledi.
Erbek, müvekkillerinin yasal haklarını sonuna kadar kullanacaklarını belirterek, "Müvekkillerimiz, örgütlü suçlarla görevlendirilmiş savcılar olarak güvenlik güçlerinin kendilerine verdiği bilgiye göre görevlerini ifa etmişlerdir. Kaldı ki ne müfettiş tarafından savunmaları istenirken ne de tutuklanmalarına karar veren mahkeme tarafından sorgu sırasında müvekkiller aleyhinde bir tek delil gösterilmemiştir. Kendilerinden ve yaptıkları işten emin olan müvekkillerimiz, aleyhlerinde tek bir delil gösterilmesi halinde her türlü cezaya razı olduklarını açık şekilde beyan etmiştir" dedi.