Görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde kurulması gerektiğini vurgulayarak "İş alemi olarak bu Meclis'in içinden çıkacak bir koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde kurulması gerektiğine inanıyoruz; çünkü seçimler öncesinde 'Milli iradeye saygı duyacağız' demiştik. Bu saygının bir gereği de bugün güçlü şekilde temsili çıkan partilerin bir çözümü kendi içlerinden bulabilmeleridir. Bunun görevi de elbette siyasi partilerimizin liderlerine düşmektedir" dedi.
"UZUN SÜRECİN TÜRKİYE'NİN ÇOK YARARINA OLMAYACAĞI KANAATİMİZ VAR"
MÜSİAD olarak Milletvekili Genel Seçimi'nin ardından siyasi parti liderleriyle görüşmeye devam ettiklerini belirten MÜSİAD Başkanı Olpak, liderlere herhangi bir koalisyon senaryosu ifade etmediklerinin altını çizerek "Seçimlerin sonuçları itibarıyla yüksek katılımlı ve yüksek meclis temsilinin olmasının bir kazanç olduğunu ifade etmek istiyoruz. Bundan sonra yapacağımız görüşmelerimizin bir başka önemli noktası ise iş alemi olarak bu meclisin içinden çıkacak bir koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde kurulması gerektiğine inanıyoruz çünkü seçimler öncesinde 'Milli iradeye saygı duyacağız' demiştik. Bu saygının bir gereği de bugün güçlü şekilde temsili çıkan partilerin bir çözümü kendi içlerinden bulabilmeleridir. Bunun görevi de elbette siyasi partilerimizin liderlerine düşmektedir. Ancak, bunu yaparken bir koalisyon senaryosunu biz ifade etmiyoruz. Kendi içimizdeki görüşlerimizi, eğilimlerimizi elbette ifade etmek bunun dışındadır. Bu noktada baktığımız zaman elbette sandıktan tek başına güçlü bir iktidar çıkmamakla birlikte güçlü temsilin Türkiye'nin önünde önemli bir fırsat olduğunu, biraz önce bahsetmiş olduğum özeleştiri dahil olmak üzere farklı alanlarda da değerlendirilebileceği kanaatimizi söylemek istiyoruz. Ulusal ve uluslararası yatırımcıyı kaygılandıracak, ekonomik veya sosyal ortamı bozacak şekildeki yaklaşımlara izin verilmemesi çok önemlidir. Çalışmalarda iyi niyetin çok önemli olduğu kanaatindeyiz. Siyasi partilerimiz, koalisyon görüşmelerini yaparken masaya sonuçtan çözüm çıkarmak amacıyla, bir koalisyon almak amacıyla oturmalıdılar ki milli iradeye saygı tam anlamıyla gösterilebilsin diye düşünüyorum. Elbette erken seçim bir araçtır ama bütün iyi niyetli çabalar ortaya koyulduktan sonra böyle bir seçeneğin değerlendirilebileceğini ve böylesi bir uzun sürecin de Türkiye'nin çok yararına olmayacağı kanaatimiz var. Bunları siyasi partilerimizin liderleriyle paylaştık, paylaşmaya da devam ediyoruz" diye konuştu.
"SÜREÇ UZARSA EKONOMİMİZ VE SOSYAL ALANLARIMIZ OLUMSUZ ETKİLENEBİLİR"
Açıklamalarının ardından basın mensuplarını sorularını yanıtlayan Olpak, yapılan görüşmelere dayanarak 'AK Parti-CHP koalisyonu olabilir mi?' yönündeki soru için "Bugün Meclis'te 4 tane siyasi parti temsil edilecek. Daha küçük olan iki tanesinin bile 80'er milletvekili var. Yani tablo farklı olabilirdi, belki çok daha az sayıda milletvekiliyle temsil edilen, daha fazla parti de olabilirdi. O anlamda hakikaten güçlü bir temsil var. Dolayısıyla kimsenin 'Ben oyunun dışında kalayım' demeyeceği bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu düşünüyoruz. Bugünkü iki temastan aldığım izlenimlerle söyleyebilirim, şu ana kadar CHP Genel Başkanı ve Ak Parti Genel Başkanı ile yaptığımız görüşmelerden, her iki taraf da son derece uyumlu ve sorumluluğu alacak bir yaklaşım içerisinde olacaklar gözüküyor. Neden hızlı diyoruz? Hızlı demek, elbette her şey çok detaylandırılmadan ortaya koyulsun demek değil ama ülkenin kaybedilecek zamanı yok. Geçen yıl iki seçim yaşadık. Ekonomi etkilenmeden devam etti. Seçim sonuçlarından hala ciddi şekilde etkilenmedik ama bu süreç uzarsa uluslararası konjonktür iyi değil, ekonomimiz ve sosyal alanlarımız olumsuz etkilenebilir" ifadelerini kullandı.
"KOALİSYONUN İSMİNİ ZİKRETMEYİ ÇOK DOĞRU BULMUYORUZ"
Sivil toplum kuruluşu olarak 'koalisyon' ismini zikretmeyi doğru bulmadıklarını vurgulayan Olpak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir sivil toplum kuruluşu olarak açıklamalarımız içinde bir koalisyonun ismini zikretmeyi çok doğru bulmuyoruz. Bir televizyon programında yapmış olduğumuz şube başkanları ve yönetim kuruluyla istişarenin eğilimini ifade etmiştik. Eğilimde AK Parti ile MHP koalisyonunun daha öne çıktığını, ama CHP ile AK Parti'nin yapacağı bir koalisyonun da ciddi şekilde karşılık gördüğünü, HDP ile bir koalisyon ihtimalinin de dışlanmadığını, bunun da seçenekler içinde olduğunu ifade etmiştik ama bu eğilimi ifade etmek ile bizim bir koalisyon senaryosu ile bu ziyaretleri yapmamız tamamen farklıdır. O zaman siyasetin iç dinamiklerine müdahale etmek veya böyle bir çaba içerisinde olduğumuz anlaşılır. Asla böyle bir düşünce içerisinde değiliz"