İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı’nda görevli Prof. Dr. Alper Şener, Omicron varyantının alt türevi olan Eris’in (EG.5.1), Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletlerinde yaygın olarak görülmeye başladığını belirterek, “Türkiye’de ise bu süreç biraz daha uzayacak gibi görünüyor. Eylül ayı içerisinde belki 3’üncü, 4’üncü haftasından sonra karşı karşıya kalacağımız yada göreceğimiz vaka sayılarında artış olabilir” dedi.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı’nda görevli Prof. Dr. Alper Şener, İngiltere’de Covid-19’un Omicron varyantının alt türevi olan Eris’e (EG.5.1) ilişkin değerlendirmede bulundu. Omicron varyantının alt türevi olan Eris’in (EG.5.1), Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletlerinde yaygın olarak görülmeye başladığına dikkate çeken Prof. Dr. Alper Şener, Türkiye’de Eylül ayı sonlarında doğru Eris varyantı vakalarının görülmeye başlanabileceğini dikkat çekti. Prof. Dr. Alper Şener, Omicron varyantının alt türevi olan Eris’in (EG.5.1), Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletlerinde yaygın olarak görülmeye başladığını belirterek, “Birleşik Devletlerde yüzde 17’ye varan bir başvuru artışı ve hasta yatış oranlarında bir artış var. İngiltere’de yüzde 40’larda bir rakamlar telaffuz ediliyor. İrlanda’da da birkaç gün içerisinde yatış oranlarında bir artış oranı ön plana çıktı. İspanya yine İngiltere kaynaklı vaka sayılarında kısmi bir artışı Sağlık Bakanlığı aracılığıyla duyurdu. Avrupa Birliği ülkeleriyle çok seyahat olduğu için bu varyant havuzundan etkilenmeme şansımız yok gibi görünüyor. Ama bizim bir avantajımız var. Hali hazırda iklim anlamında baktığımızda dışarıda vakit geçiren gruplar içerisindeyiz. Uzmanlar bu ülkelerdeki vaka sayılarındaki artışı daha çok konserlerde kalabalıklaşmaya ve ağırlıklı olarak sinemalara bağladılar. Türkiye’de ise bu süreç biraz daha uzayacak gibi görünüyor. En azından Eylül ayı içerisinde belki 3’üncü, 4’üncü haftasından sonra karşı karşıya kalacağımız yada göreceğimiz vaka sayılarında artış olabilir. Eylül ayından sonraki olan periyotta vaka sayılarının test pozitifleri yine artacaktır. Bu vakalarda ağır hastalık tablosu olup olmadığına göre değerlendirip, hibrit bağışıklamanın Türkiye’de vaka sayısı açısından bir avantaj, koruyuculuk yelpazesi açısından bir avantaj olup, olmayacağını göreceğiz” dedi.