Sarayan yaprakların sonbahar depresyonun habercisi olduğunu belirtti. Dr. Yavuz, “Sonbahar denince insanların aklına gelen ilk kelime “hüzün” dür. Doğanın tazelendiği, tatillerin yapıldığı, açık havada uzun saatler geçirilen güneşli günlerin ardından sonbaharın gelmesiyle birlikte gündüzler kısalmaya, hava sıcaklığı düşmeye ve yapraklar dökülmeye başlıyor. Doğadaki bu değişim insanları da etkiliyor ve mevsimsel depresyona davetiye çıkarıyor” dedi.
Vücudun biyolojik saatini ve ritmini ayarlayan melatonin hormonu güneş ışınları azaldığında, geceler uzun gündüzler kısa olduğunda daha çok salgılandığını anlatan Dr. Mehmet Yavuz, “Gün ışığı azaldıkça beyinde yüksek miktarda üretilmeye başlayan melatonin hormonu insan vücudunda enerji düşüklüğü, yorgunluk ve isteksizliğe neden oluyor. Ayrıca beyindeki kimyasal maddelerden birisi olan serotonin(mutluluk) hormonu sonbaharda güneş ışınlarının azalması nedeniyle düşer ve bu durum da depresyona neden olabilir. Aynı mevsimsel depresyon kış aylarında da görülür. Ancak yaz mevsiminin hemen sonrasında olduğu için sonbahar depresyonuna kış depresyonundan daha sık rastlanır. Enerji düşüklüğü kişinin günlük hayatını sekteye uğratmaya başladığında mevsimsel depresyondan bahsedebiliriz” diye konuştu.