15 Temmuz darbeye teşebbüs soruşturmasının daha hızlı ve etkin şekilde yürütülebilmesi için KHK ile bazı değişikliklere gidildi. Buna göre hâkim kararı gereken birçok işleme savcılar karar verilebilecek. Savcılar gecikmesinde sakınca bulunan hallerde arama, el koyma ve teknik takip kararı verebilecek. Savcılara geniş yetki tanıyan o düzenlemeler şöyle:
- Cumhuriyet savcısı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yakalama emri düzenleyebilecek.
- Tahliye talepleri, en geç 30’ar günlük sürelerle tutukluluğun incelenmesiyle birlikte dosya üzerinden karara bağlanacak. Şüpheli veya avukatı dinleme şartı aranmayacak.
- Konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda savcının yazılı emriyle arama yapılabilecek.
- Askeri mahallerde ve avukat bürolarında hâkim kararıyla veya savcının yazılı emriyle, adli kolluk görevlileri tarafından arama ve el koyma yapılabilecek. Savcının aramaya katılması şartı aranmayacak.
- İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması, gizli soruşturmacı görevlendirilmesi ve teknik araçlarla izleme tedbirlerine hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcı tarafından karar verilebilecek. Cumhuriyet savcısı, kararını 5 gün içinde görevli hâkimin onayına sunabilecek.
- Avukatların içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise savcının kararıyla kısıtlanabilecek.
- Gözaltındaki şüphelinin avukatı ile görüşme hakkı savcının kararıyla 5 gün süreyle kısıtlanabilecek. Bu zaman zarfında ifade alınmayacak.
-Şüpheli ve sanığa ait taşınmazlara, banka veya diğer mali kurumlardaki her türlü hesaba, ortağı bulunduğu şirketteki ortaklık paylarına, BDDK, SPK ve MASAK’tan rapor alınmaksızın sulh ceza hâkimliğince verilecek karar üzerine el konulabilecek.
- Tutuklu ve hükümlüler, zorunlu görülen hallerde yetkili savcının talebi ve sulh ceza hâkimliğinin kararıyla geçici sürelerle ceza infaz kurumundan alınabilecek. KHK ile darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında karar alan, karar veya tedbirleri icra eden, her türlü adli ve idari önlemler kapsamında görev alan kişiler ile OHAL süresince yayımlanan KHK kapsamında karar alan ve görevleri yerine getiren kişilere “zırh” getirildi. Bu kişilerin yerine getirdiği görev ve fiillerinin hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluk doğurmayacağı hüküm altına alındı.
(Haberturk)