Ankara
SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar, AA muhabirine, Türkiye'nin büyük oranda dışa bağımlı bir savunma sanayisinden her geçen yıl ihracatıyla rekorlar kıran bir savunma sanayisine kavuştuğunu söyledi.
Sektörün parlak bir yılı daha geride bıraktığına işaret eden Bayraktar, "Savunma sanayisinde ithalat rakamları 2 milyar doların altına inerken ihracat yüzde 36,9 artışla 4 milyar 395 milyon dolar seviyesine çıkarak sektör bu yıl da kendi rekorunu kırmıştır." dedi.
2021 yılında kilogram başına 48,4 dolar olan ihracat değerinin 2022 yılında 55,9 dolara yükseldiğine dikkati çeken Bayraktar, şöyle konuştu:
"İlerleyen süreçte bu artışın doğrusal olmaktan ziyade üssel (exponential) bir artış göstermesi beklenmektedir. Çünkü Türkiye savunma sanayisinde çok çeşitli yerli ve milli ürün yelpazesine sahip, bunun yanı sıra çok miktarda platform üretip ihraç edebilen bir ülke haline gelmiştir. İhraç ettiği ürünlerin aynı zamanda oyun değiştiren teknolojileri içeren, gerçek muharebe koşullarının geri beslemeleriyle güncellenip geliştirilen, başarısı kanıtlanmış sistemler olması nedeniyle uluslararası arenada her geçen gün daha fazla ülkenin yakın ilgisini üzerine toplamaktadır. Halihazırda montaj ve test süreçleri devam eden çok önemli stratejik platformların da bu süreçleri tamamlaması, onların da muharebe sahasının bir oyuncusu haline gelmesini müteakip ihracatımızın önümüzdeki yıllarda çok daha hızlı bir şekilde artış göstermesi beklenmektedir. Özellikle insansız sistemlere ilişkin ülkemizin dikkati çeken üstünlüğü ve muharebe konseptlerinin bu yönde değişiyor olması savunma sanayimizin vizyon güncelliğini yakaladığını, hatta bazı konularda dünya vizyonunu şekillendirdiğini göstermektedir."
Bayraktar, 1 milyar doların üzerindeki insansız hava aracı ihracatının sektörün toplam ihracatının yüzde 24,5'ini oluşturduğuna işaret ederek, "Bu da umudumuzu haklı kılan önemli göstergelerden birisi olmaktadır." ifadesini kullandı.
KOBİ'lere ihracat kapısı açıldı
Diğer taraftan, savunma sanayisi ürünlerinin ihraç edildiği ülkeler arasında Türk coğrafyası, Orta Doğu, Uzak Asya, Afrika, Avrupa, NATO gibi çok homojen bir pazar dağılımı olmasının sürdürülebilirlik açısından da güven verdiğini vurgulayan Bayraktar, platform satışlarının beraberinde mühimmat, yer ekipmanları, yedek parça, bakım ve onarım malzemeleri, eğitim, simülatör gibi pek çok unsurun sürekli satışını tetikliyor olmasının beklentileri artırdığını bildirdi.
Bayraktar, sektördeki büyük oyuncuların açtığı ihracat kapısından dünya pazarlarına açılma imkanına ulaşan birçok KOBİ'nin ilk kez ihracat fırsatı yakaladığını belirterek, SAHA Expo gibi uluslararası buluşmaların ihracat çabalarına katkı sağladığını kaydetti. Haluk Bayraktar, şu değerlendirmede bulundu:
"İlerleyen süreçte geniş bir ürün yelpazesiyle uluslararası pazarlara çıkacak olan Türk savunma sanayisi ürünlerinin bu pazardan hak edeceği payı alabilmesi için algı yönetimi, lobi, pazarlama, fuarlar ve tanıtım süreçleri gibi ihracatı destekleyecek bütün unsurların sistematik bir şekilde değerlendirilmesi ve eş güdüm içinde kalıcı bir artış trendinin yakalanması gerekmektedir. Bir taraftan kamu kurumları, bir taraftan kamu firmaları, vakıf firmaları, diğer taraftan da özel sektör ve üniversiteler bilinçli bir şekilde üzerine düşen her türlü görevi hassasiyetle yapmalı, kamu bu konuyla ilgili gerekli orkestrasyonu hatasız sürdürmelidir."