Van’ın Edremit ilçesinin Van Gölü kıyısında Dilkaya Tepesi’nin dik yamacına binlerce kır kırlangıcı yuva yaptı.
Van Gölü Havzasına ilkbahar aylarında göç eden kır kırlangıçları, sineklerle beslenmelerinden dolayı ekolojik dengede önemli bir yere sahip oldukları biliniyor. Edremit ilçesine bağlı Dilkaya Mahallesinde dik tepenin yamacına yuva yapan binlerce kırlangıç, güzel bir görsel sunuyor. Van Gölü kıyısındaki sazlık alanda sinek avlayarak yaşamını sürdüren kırlangıçlar, eylül ayının sonlarında ise bölgeden göç ediyor. Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan ise ekolojik dengede büyük bir rol üstlenen kırlangıçların üreme alanlarının koruma altına alınması gerektiği çağrısında bulundu. “Kırlangıçlar çamur ustalarıdır”
İHA muhabirine konuşan Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslan, Van Gölü Havzasının yaban hayvanları çeşitliliğinde zengin olduğunu belirtti. Kırlangıçların ekolojik dengeye en faydalı olan kuş türlerinden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Aslan, “Dünya genelinde 100’e yakın kırlangıç türü mevcuttur. Bu kırlangıç türleri Afrika’dan, Asya’ya ve Avrupa’ya kadar sıcak olan her bölgede yaşarlar. Ülkemizde en çok kır kırlangıcı türü görülmektedir. Van Gölü çevresinde de mart ayından eylül ayının sonlarına kadar kırlangıçları görmek mümkündür. Kırlangıçlar çamur ustalarıdır ve çamurdan çok güzel yuvalar yaparlar. Kayalık ve kum tepelerinde yuva yaparak, buralarda yavrularını üretirler” dedi. “Kendi ağırlığınca sinek tüketirler”
Kırlangıcın göç etmediği bölgelerde tarımın yapılmasının zor olduğunu dile getiren Aslan, “Bu durum ise kıtlığa neden olabilir. Bu kuşlar günlük 8 saat civarında uçuş yapabilirler. Sadece üremek için yuvalarına gelirler. Uçma esnasında da kendi ağırlıkları kadar sinek tüketirler. Böylece bitkilerin korunmasını sağlamış olurlar. Sadece böceklerle beslendikleri için bitkilere bir zararı olmaz” diye konuştu. “Kırlangıçlar ekolojik dengenin en büyük dostlarıdır”
Kırlangıçların ekolojik dengenin en büyük dostları olduğunu ifade eden Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kırlangıçların olduğu yerde yaşam tehlikeye girmez. Kırlangıçların olmadığı yerde yaşam tehlikeye girer ve kıtlık başlar. Kırlangıçlar, sinekler için biyolojik ilaçtır. Son zamanlarda şehirdeki ortama bağlı olarak bazı tehlikeler var. Alışmış oldukları ortamların bozulması ve yol yapımları kırlangıçları rahatsız etmektedir. Kırlangıçların büyük üreme alanlarının koruma altına alınması gerekiyor. Bu bölgede toprak almanın ve yuvalarının bozulmasının önlenmesi gerekiyor.”
