Son durumla Bursa’nın barajlarındaki su sıkıntısı, bugünlerin gidişatıyla da endişe yaşatıyor. Betonlaşma, yer altı sularını dahi kurutuyor.
Su meselesi açılınca…
Evliya Çelebi’nin ünlü seyahatnamesindeki “Velhasıl Bursa, sudan ibarettir” sözü akıllara geliyor.
Suyun bolluğu, yüzyıllar önceydi.
Artık…
Bu söyleme takılı kalmak yerine, su sıkıntısının nedenleriyle yüzleşebilmek ve insan odaklı özeleştiri yapmak gerekiyor.
Bursa;
Bugün, 3 milyonluk kent.
Sosyal hayatı, ticaret ve sanayisi, gayrimenkul piyasasıyla büyük bir kentli olmanın ayrıcalığı ve nimetleri kadar, bedeli de oluyor.
Kentsel sorunlar!
Nüfus arttıkça…
Suya ihtiyaç, tüketim artıyor.
Bursa’nın çifte barajı bulunuyor, ama böyle bir avantaja rağmen, potansiyel bir su sıkıntısı, baki duruyor.
Nitekim…
Şu an;
Barajların su seviyeleri, endişeyi gösteriyor.
Özellikle…
Baraj havzalarının, yağmura ihtiyacı var.
Bursa’da, halen ‘yeraltı barajı’ özelliğine sahip çok sayıda kuyudan da, kente su veriliyor.
Farkında değiliz, ama...
Bu kaynaklar da, tehlikede!
Bursa Ovası’nda;
Yer altı su rezervi, yayılan plansız, planlı konutlaşmanın, sanayileşmenin etkisiyle ağır darbe aldı.
Yani…
Yerin altındaki barajda da, su rezervi düştü ve barajların aksine de, bir çırpıdaki yağmurla telafisi de yok.
Bursa’dan görülen dağın ardında, ardı ardına açılan maden ve taş ocaklarını da dikkate alırsak, yağmuru çeken ormanlar da zarar görüyor.
Kentin 2 tarafındaki büyük ölçekli enerji santralleri de, neden olduğu ısınmayla ekolojik dengeyi olumsuz etkiledi.
Su kaynaklarında…
Tehlike üstüne tehlike!
Suyun çok tüketilmeye başlandığı Bursa, ayrıca su kaynaklarının da tüketildiği noktaya geldi.
Eski fotoğraflardaki Bursa da yok.
Evliya Çelebi de, “Velhasıl Bursa, sudan ibarettir” derken, kenti saran dereler ve çeşmelerden ilham almıştı.
Bursa’da, her taraf yine çeşmelerle dolu, ama dereleri de, baraj havzaları da, yer altı suları da kurudu.